Zeynep Özcan

İznik’in renginin, kadim sanatının İzinde: İznik Kırmızısı Sergisi

15.08.2025 16:08
Haber Detay Image

Selçuklu ve Osmanlı'nın zaman çizgisinde, açık hava müzesi sayılabilecek İznik'te büyüleyici bir serginin açılışındaydım. İznik Belediye Başkanı Sayın Kağan Mehmet Usta,İznik Müzesi Müdürü Sayın Tolga Koparal, Doç. Dr. Sayın Belgin Demirsar Arlı ve Öğr. Gör. Sayın Senanur Gündoğdu Dodevski'nin anlamlı konuşmalarıyla; Yenişehir Belediye Başkanı Sayın Ercan Özel'in katılımıyla açılan İznik Kırmızısı Sergisi' nde İznik'in kadim sanatının izinde buluştuk. Âdeta bambaşka zamanlara tanıklık ettik.

Çini sanatı, yaşayan kültürel mirasımız. İznik Müzesi Müdürü Sayın Tolga Koparal açış konuşmasında: "İznik çinisi ve özellikle çinide kırmızı rengin gelişimine odaklanan bu sergiyle, Cumhuriyetimizin 102. yılı kapsamında -yüz artı iki dediğimiz- Türkiye'de düzenlenen etkinliklere biz de iki sergiyle katılmış olduk. Bu sayıyı artırmayı arzuluyoruz. Peyderpey gerçekleştirdiğimiz sergilerde, depolarımızda bulunan eserleri sanatseverlerle buluşturmaya devam edeceğiz," sözleriyle serginin hikâyesini paylaştı.

İznik çini ve seramik sanatı, süsleme sanatının güzide ve kıymetli dallarından biri. Önceleri mavi ve beyaz tonlarının hakim olduğu ardından yeşil, mor ve firuzeyle bezenen İznik çini ve seramiklerinde, 1550'li yılların ardından sır altı tekniğiyle elde edilen koyu kırmızı tonlar kullanılmış. Maviden beyaza, firuzeden yeşile ve nihayet kırmızıya uzanan yolculuğunun ardından Osmanlı seramiğinin gizemli rengi olarak anılan mercan kırmızısı-domates kırmızısı, İznik'i tanımlıyor ve şimdi İznik Müzesinde açılan sergiye de adını veriyor.

İznikli sanatçılar, diğer sanat dallarında da olduğu gibi ilhamını doğadan almış. Eserlerde lale, sümbül, karanfil, gül gibi doğadan esinlenerek var edilen motiflerin, geometrik desenler ve hat sanatıyla bezendiğini görüyoruz. Aynı zamanda yapıtlarda Rumi ve Hatayi süsleme motiflerinin izini sürebilmek mümkün.

Sergi açılışında Kıymetli Doç. Dr. Belgin Demirsar Arlı Hoca'nın anlatımıyla yüzyıllar boyunca yaşamda ve mimaride kullanılan çini ve seramik sanatının Selçuklu geleneğine uzandığını, Osmanlı'da, bilhassa Kanuni Sultan Süleyman Döneminde altın çağını yaşadığını; saraydan talep edilen eserlerin, cami, türbe ve sarayda kullanıldığını öğreniyoruz. Özellikle Mimar Sinan'ın yapılarında kullanılarak sergilenmesi; çini sanatının öne çıkmasına neden olmuş.

Saray siparişlerinin azalması ve ekonomik zorlukların artması sebebiyle on altıncı yüzyıl sonu itibarıyla İznik çini ve seramik sanatı kaybolmaya başlamış. Takvimler yirminci yüzyıla uzandığında Prof. Oktay Aslanapa'nın başlattığı kazılar, Prof. Ara Altun tarafından sürdürülmüş. 2007 yılından itibaren Doç. Dr. Belgin Demirsar Arlı'nın başkanlığında devam eden kazı çalışmaları, çini ve seramik sanatının anlaşılması, yeniden canlanmasında önemli rol oynamış. İznik Kırmızısı Sergisi'ni Doç. Dr. Belgin Demirsar Arlı Hoca'dan dinlemek büyük bir mutluluktu. Kıymetli hocamızın tezinden edindiğim bilgiye göre "çini" adı bu sanat dalında genel bir terim olarak kullanılıyor. Duvar kaplamasındaki levhalara çini (kaşî), kullanım malzemesi, pişmiş toprak kap kacağa ise seramik -keramik (evani)* adı veriliyormuş. (Sayfa15)

Aynı zamanda Öğr. Gör. Senanur Gündoğdu Dodevski küratörlüğünde, kıymetli sanatçıların katılımıyla hazırlanan Kırmızının İzinde Sergisi de çini sanatını geçmişten günümüze taşıyor. İznik Kırmızısı Sergisi'yle geçmişe uzanırken Kırmızının İzinde Sergisi'yle günümüz sanatçılarının çini eserlerini yakından izleme fırsatı buluyoruz.

Sergiyi İznik Müzesi Müdürü Sayın Tolga Koparal, Doç. Dr. Sayın Belgin Demirsar Arlı, Sanat Tarihçisi Sayın Musa Albayrak eşliğinde izledik. Ne kadar teşekkür etsek az… Büyük emekler ve çalışmalar sonucunda ilk kez sergilenen harikulade buluntuların ilk misafirleri olmak tarifsiz bir duyguydu.

Kültür Bakanlığının izni ve desteğiyle süren kazılar, hâlâ pek çok soruya yanıt ararken ve geçmişi aydınlatmaya devam ederken nice hikâyeyi motiflerinde taşıyan her bir eseri hayranlıkla izledim. 1963 yılında başlayan ve farklı tarihlerde devam eden kazılardan çıkan eserlerle İznik Müzesinde buluşmanın hissettirdiklerini tarif etmek güç…

İznik Kırmızısı ve Kırmızının İzinde Sergisi 7 Eylül'e dek ziyaret edilebilir.

Yazarın Tüm Yazıları

title