Mülkü doğru anlasak da Adalete Kavuşsak
Yusuf Emir Ceran
Biri, bir bürokratın babası olmaktan öte hiçbir vasfı olmadan gelip de ülkenin en kilit kurumlarından birinde, Merkez Bankasında oda sahibi olup çalışanlara mobbing uygular. Dilediğini işten kovdurur.
Öteki okulun bahçesine, çocukların oyun alanına makam aracını park etmesine izin vermedi diye 60 yaşındaki 35 yıllık bir eğitim emekçisini, müdürü, görevinden aldırıp 100 kilometre öteye başka bir okulun beden öğretmenliğine sürgün eder.
Bir diğeri babası Cumhurbaşkanı olunca, bir insanın hayatına mal olmuş olsa bile ve mahkeme taksirle adam öldürmekten suçlu bulmuş olsa da, 27 bin lira gibi komik bir para cezasıyla alıp başını gider evine.
Deva Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Mersin Milletvekili Emin Ekmen, hukukçu kimliğinin gereği sosyal platformlarda gösterdiği sert tepki ile iyi özetlemiş durumu.
Ekmen paylaşımında "Cezaevinde adalet bekleyen on binler var, yargılama için 5 yıl bekleyen insanlar var, hakkına 10 yıl ulaşamayanlar var ama Türk yargı tarihinin en hızlı adli yargılama kararını almak Somali vatandaşı bir sanığa nasip oldu. Başka ülke vatandaşı olan Türk vatandaşlarının özel ilgi ile tahliye edilmesinden sonra bu örnek, sadece Türk vatandaşı olmanın resmen dezavantaja dönüştüğünü bir kez daha ortaya koydu. Oysa vatandaşlık bizim için en büyük korunak ve sığınak olmalıydı"
Eskilerin bir lafı var. İltimas geçilen biriyle muhatap olduklarında "Baban muhtar mı?" derlerdi. O zamanlar geri kaldı sansak da biz maalesef durum öyle gösteriyor ki çok da geride kalmamış o zamanlar.
O bir tarafa Ekmen'in vurgu yaptığı dezavantajlı Türk vatandaşlığı da düşünmeye ve sorgulamaya değer bir tanımlamadır. Ki bunun altını da boş bırakmıyor Ekmen ve hem Türk hem Alman vatandaşı Deniz Yücel, Nasa çalışanı Serkan Gölge ve hepinizin malumu Rahip Brunson örneklerini hatırlatıyor.
Yok eğer sadece Türk vatandaşıysanız, bununla gurur duyun tabi ama o gururun içini neden dolduramıyoruz diye de düşünün.
Ekmen'in dediği gibi 5 yıl yargılanmayı bekleyenler var. Ama bir Somali vatandaşı taksirle adam öldürse de jet hızıyla yargılanıp bir günlük tatil bedeliyle serbest bırakılıyor. Tabi onun babası muhtar. Pardon Cumhurbaşkanı.
Kimileri Atatürk'ün, kimileri de Hz. Ömer'in sözü olduğunu söyledikleri güzel bir söz var. Nerdeyse her Adliye binası her duruşma salonunda asılıdır bu söz: Adalet Mülkün Temelidir. Mülk öyle ilk akla geldiği gibi mal mülk anlamını değil, Arapça kökenli bu kelime; ülke, düzen, egemenlik, devlet anlamını taşır.
Bu sözü doğru anlayıp doğru anlatamadıkça, her zaman, her yerde, herkes için ihtiyaç duyduğumuz adalete biraz zor kavuşuruz.