Son bir yıldır...
Farklı rotalardayım. Bazen içime doğru, bazen hiç bilmediğim yollara.
Hayatımın en zor zamanlarını yaşadım.
Ama o anların içinde bile, bir yerlerden gelen küçük ışıklar vardı.
Bazen bir sözde, bazen bir bakışta…
Ve şimdi, doğum günüme sayılı gün kala geriye dönüp baktığımda…
Sadece bir cümle çıkıyor içimden:
Zordu. Ama geçti. Başardın.
Geçen yıl haziran ayında babamı kaybettim.
Benim rehberimdi. Mentorumdu.
Onun bakışı, sözü, duruşu bana hep yol oldu.
Vefat ettiği o gün elini tutuyordum.
Gidişiyle birlikte içimde koca bir boşluk açıldı.
Ama zaman geçtikçe fark ettim ki,
Beni hâlâ bir yerlerden koruyor.
Ve hayatıma, o gittiğinden beri, mucizeler gönderiyor.
Ben hep hissediyorum…
Bu yıl bana çok şey öğretti.
Kayıplarla birlikte gücümü de, sabrımı da yeniden keşfettim.
Köklerime tutundum, içimde yeniden yeşerdim.
Her şeye rağmen, içimden geçen en büyük duygu: Şükür.
Yeni yaşıma yürürken…
Kalbimde sükûnet, gözlerimde umut, ellerimde ise hâlâ onun bıraktığı güç var.
Ve içimden koca bir cümle geçiyor:
İyi ki beni dünyaya getirdiniz.
İyi ki inandım.
İyi ki sevgiyle yürüdüm.
İyi ki hâlâ hayal kuruyorum.
Benim hikâyem devam ediyor.
Yol bazen taşlı, bazen rüzgârlı.
Ama artık biliyorum; ben bu yolda yürümeyi öğrendim.
Hem de kalbimi kaybetmeden, kendimden vazgeçmeden.
Kalbimdeki kız çocuğuna, bugünkü kadına ve beni ben yapan her ana minnetle…