İstanbul Ticaret Üniversitesi'ndeydim

Pandemi sürecinde canlı yayın kadar beni mutlu eden bir diğer yayın üniversite webinarlarıydı. Mart ayında İstanbul Ticaret Üniversitesi, İletişim Fakültesi, Dr. Öğr. Üyesi Berk Çaycı moderatörlüğünde "Şöhret Kültürünün Dönüşümünde Dijital İletişim Teknolojileri ve Sosyal Medya" yı konuşmuştuk. Pandemi sebebiyle evlerdeyken ürettiğimiz içerik kadar yeni tanışıklıklarımız hep dijital oldu. Oysaki yüze iletişim çok farklıdır. Geçtiğimiz salı günü İstanbul Ticaret Üniversitesi'ndeydim. İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Celalettin Aktaş ev sahipliğinde "İletişim Fakültesi"ni ziyaret ederek eğitim, öğretim ve yenilikler hakkında bilgi aldım.

Sektöre yeni iletişimciler katan üniversitenin; İletişim ve medya teknolojisi alanında ortaya çıkan hızlı ve kapsamlı gelişmeleri üniversite bünyesine adapte etmiş durumda. İletişim biliminin yeni araştırma ve öğrenim planlama süreçlerine yönelmesini gerekliliği kaçınılmaz. Dijital iletişimin, kişiler arası ve toplumsal iletişimin yanı sıra kültür, toplum, ekonomi ve politika alanlarını etkilediğini ve dönüştürdüğünü bizzat deneyimliyoruz. Pandemiyle birlikte yaşadıklarımız tarihe geçti. Dijital dünyanın dijital insanları olarak dijital iletişime sürekli maruz kalıyoruz. Haliyle de iletişim biliminin disiplinler arası bir perspektiften bilimsel araştırmalarla desteklenmesi gerekiyor.

Kahve sohbetimize eşlik eden İletişim Bilimi ve İnternet Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Füsun Alver ile tanıştığım için ayrıca mutluyum. Daha önce hiç duymadığım bu enstitünün alanında ilk olduğunu da Füsun Hanım'dan öğrendim.

Füsun Hanım; alanında ilk olan İletişim Bilimi ve İnternet Enstitüsü nedir? Neler yapmayı amaçlıyorsunuz?

İstanbul Ticaret Üniversitesinde 2020 yılında faaliyete geçen ve ülkemizde ilk ve tek olan "İletişim Bilimi ve İnternet Enstitüsü" nün amacı; ülkemizde İletişim Bilimi ve İnternet araştırmalarında eksikliği belirlenen yeni teorik perspektiflerin ve araştırma metodolojisinin geliştirilmesi, disiplinler arası araştırma formlarının ortaya konulması ve bilginin üretiminin geliştirilerek, uygulanması olarak belirlenmiş bulunuyor.

Üniversitemiz bünyesinde bulunan tüm bölümlerle organik ve tamamlayıcı bir yapılanma içinde faaliyetini sürdüren İletişim Bilimi ve İnternet Enstitüsü'nün farklılığı, hedefinin yenilikçi, uluslararası ve araştırma merkezli bir bakış açısıyla yüksek lisans ve doktora programlarını planlaması ve geliştirmesi.

Hangi bölümler bulunuyor?

Enstitü bünyesinde; Medya ve İletişim Çalışmaları Tezli ve Tezsiz Yüksek Lisans Programları, Kurumsal İletişim Tezli ve Tezsiz Yüksek Lisans Programları, Sinema Tezli ve Tezsiz Yüksek Lisans Programları bulunuyor. Enstitüde Yüksek Lisans Programlarının yanında Medya ve İletişim Çalışmaları, Halkla İlişkiler ve Reklamcılık ve Sinema Doktora Programları da yer alıyor.

Celalettin Hocam; enstitüyü ile ilgili siz neler söylemek istersiniz?

Türkiye'de ilk defa İletişim Bilimi ve İnternet Enstitüsü'nü tek bir çatı altında İstanbul Ticaret Üniversitesi'nde biz kurduk. Alanında hem akademik araştırmalar yapmak hem de akademisyen yetiştirmek için çaba harcıyoruz. Yaşıyoruz, dönüşüyoruz ama bilim ve interneti ve lisansüstü öğrenim süreçlerini yeniden planlamayı gerekli ve anlamlı kılıyor. Bu enstitü altında internet ve iletişim çalışmaları beraberce yürütülüyor.

Enstitü bölümlerinden mezun olanlar hangi iş alanlarında kendilerine yer bulabilecekler?

Lisansüstü Programlar, öğrencilerin karmaşık düzeyde araştırma ve analiz yapmayı öğrenmeleri için çok yönlü bir öğrenim süreci planlaması sunuyor ve araştırma yetkinliği kazandırılmasını hedefliyor. Yüksek lisans ve doktora programlarından mezun olanlar; akademisyen, ulusal ve uluslararası iletişim planlamacısı ve yöneticisi, geleneksel ve sosyal medya uzmanı, görsel iletişim tasarımcısı, online gazeteci, medya planlayıcısı ve yöneticisi olarak çalışabilecekleri gibi halkla ilişkiler, reklamcılık, pazar araştırmaları, kurumsal iletişim ve televizyon ve sinema endüstrisinde uzman olarak çalışabilecekler.

Prof. Dr. Celalettin Aktaş ile birlikte "Medya ve İletişim, Halkla İlişkiler ve Reklamcılık, Görsel İletişim ve Tasarım Lisans Bölümleri"ni dersliklerinden, televizyon stüdyosuna kadar gözlemledim. Hatta öğrencilerin dersine girdiğim anda kendi öğrencilik yıllarıma gittim. Bizim zamanımızda değil teknoloji bilgisayar ile yeni tanışmıştık. İlk kez word dosyasında yazı yazdığımda yaşadığım heyecan bugün gibi aklımda.

Akademik kadrosu ve eğitim kadar öğrenciye verilen değer, sunulan imkanlar ve işin içine katmak son derece önemli. Dijital dönüşümle birlikte değişimin gerektirdiği tüm enstrümanlarla yeniliği ve geleceği benzersiz bir teknolojiyle hayata geçiren üniversiteyi tebrik ederim.

Başta Prof. Dr. Celalettin Aktaş olmak üzere,Prof. Dr. Füsun Alver'e, İtalik her zaman yakın ilgisi ve benzersiz çalışmalarıyla İtalik Dergisi ve ekibi adına Emre Topçu'ya, derslerine katıldığımız öğrencilere teşekkür ederim. Füsun Hanım'ın farklı bir toplantısı olması sebebiyle fotoğraf karesinde yer alamadı. Ama enerjisini size ben iletmiş olayım.

Dijitalden gerçeğe taşınan buluşma çok değerliydi benim için. Katkı sağlayan herkese teşekkürlerimle.

Yeşim Mutlu