Merhametin simgesi ay ve yıldız
Umut Nimet Ataş
Yazıma başlamadan önce 6 Şubat'ta meydana gelen merkezi Kahramanmaraş Pazarcık 7.7 büyüklüğünde, merkezi Kahramanmaraş Elbistan 7.6 büyüklüğünde ve on ilimizi vuran yıkıcı depremde şehit düşenlere Rabbimden rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum. Enkaz altında kalanların bir an önce çıkması için dua ediyorum. Tüm ülkemizin ve milletimizin başı sağ olsun.
Elbette ki bu yıkıcı depremden çıkartacağımız dersler vardır fakat ben bugün bunlara değil, ülkemizin ne denli birlik beraberlik içinde,sevgi ve merhametle el birliği yapıp afet bölgesindeki insanlara nasıl destek olduklarına değinmek istiyorum. Yaşanan bu sarsıcı acıyı her bir vatandaşımız yüreğinde hissederek, var gücüyle insan üstü bir mücadele veren bu aziz milletin merhametinden bahsetmek istiyorum.
Her insanın doğuştan getirdiği karakteristik özellikleri vardır, bunlara FITRAT denir. Fıtrat kişiden kişiye değişse de muhakkak ki her insanda vardır. Bunlardan bazıları; akıl, vicdan, sevgi, merhamet, tevhidi kabul etme yeteneği, beşeri ve ilahi aşk, hayrı benimsemek-şerden kaçınmak, güzel ve estetik şeyleri önemsemek, çirkin olanlardan kaçınmak gibi sıralayabiliriz…
VİCDAN kişiyi kendi davranışlarıyla ilgili olarak bir yargıda bulunmaya yönelten, kişinin kendi ahlak değerleri üzerinde dolaysız ve kendiliğinden yargılama yapmasını sağlayan, kişiye doğruyu ve iyiyi yapma sorumluluğuna da yükleyen içsel güçtür.
MERHAMET ise acıma duygusudur.
Merhamet ve vicdan birbirini tamamlayan ve fıtri olarak kalbimize yerleştirilen iki mükemmel özelliktir.
Merhamet, duygusal olmayı gerektiren bir duygu iken, vicdan adil olmayı gerektirir. Merhamet, başkasına karşı duyulan acıma duygusu iken, vicdan ise insanın kendisi ile olan muhakemesidir. Vicdan nesnel merhamet ise öznel bir kavramdır.
Yukarıda bahsettiklerimizi şimdi dilim döndüğünce somut olarak anlatmak istiyorum. Bu depremin büyüklüğünü anlatmak için bir örnek vermek istiyorum: Japonya'nın Hiroşima şehrine atılan atom bombasının enerjisi 15 trilyon yoğunluğunda iken ülkemizdeki bu depremin enerjisi 30 trilyon yoğunluk büyüklüğünde!
10 ilimizde yıkıcı bir etki yaratan, şehirlerimizi yerle bir eden, tüm halkımızı yasa ve göz yaşına boğan depremin sabahında tüm dünyanın ibretle izlediği bir şekilde bu aziz millet canı pahasına enkaz altında kalan vatandaşlarımıza yardım edebilmek için bölgeye akın etti. Hani sürekli "insanlık ölmüş" diyoruz ya, yok kardeşlerim insanlık ölmemiş; merhamet, sevgi, vicdan bizim milletimizde hiç olmadığı kadar dopdolu. Bunu yaşayarak gördük ve öğrendik. Bu aziz milletin fedakârlığını anlatmaya sayfalar yetmez…
-İneğini satıp depremzedelere gönderen teyzemiz,
-Tek geçim kaynağı olan yaşlılık maaşını bağışlayan ninemiz,
-Umre için biriktirdiği parayı bağışlayan dedemiz,
-Okul harçlığı için biriktirdiği kumbarasını açıp bölgeye gönderen minik yavrumuz,
-Deprem esnasında kendi canını düşünmeden hasta çocuklarını almadan dışarı çıkmayan hemşiremiz,
-Botunu çıkarıp depremzedeye veren özel harekât polisimiz,
-Tüm spor kulüplerimizin ve özellikle futbol kulüplerimizin taraftarlarının birbirleri ile olan dayanışması,
-Kendilerini tehlikeye atarak bir can daha kurtarabilmek için enkaz altlarına giren arama kurtarma ekiplerimiz,
-Depremzedeler yatsın diye çadırlara girmeyip -13'te soğukta yatan askerimiz,
-İhtiyacı olanları aldıktan sonra görevliye teşekkür edip daha bir şeye ihtiyacımız yok diyen depremzede çocuk...
Bunları saymakla bitiremeyiz, daha şimdiden bunun gibi elimizde binlerce hikâye var, çok fazla bu listeyi uzatmak istemiyorum. Biliyorum ki ülke olarak gözlerimizde yaş kalmadı. Bu aziz milletin merhametini anlatmaya ciltler dolusu kitaplar yazılır. Allah'a hamdolsun ki merhametimiz bir çocuk gibi hala yüreğimizde taze duruyor bu. Bu millette bu birlik ve beraberlik, bu merhamet, bu sevgi ve vicdan olduğu sürece bize kimse diz çöktüremez.
Yazıma bir dua ile son vermek istiyorum.
Her şeyin yaratıcısı olan yüce Rabbim;
Toprağa sakinlik,
Havaya yumuşaklık ver.
Enkaza kolay ulaşalım.
Altında kalanlara kuvvet, üstündekilere cesaret ver.
Katından görünür görünmez yardımlar ve yardımcılar gönder.
Mülk senindir.
Her şey senin elindedir.
Bizlere selamet ve kurtuluş ver.
Senin gücün her şeye yeter.
(âmin)