Küresel 2024 almanaklarında Türkiye hangi konumda olacak?
Uğur Eskier
2023 yılının son günlerinde yayınlanan almanaklar hiç iç açıcı değil! Politikacılar, ekonomi otoriteleri, sivil toplum kuruluşları ve topyekun küresel siyasi aktörler iyi bir sınav vermedi. Pandemiden kurtulan dünya, enflasyonist bir ortama düştü. Savaşlar acıları katlarken, 7 Ekim sonrası Filistin halkına yönelik saldırılar birkaç ülke dışında tüm dünyayı derinden etkiledi. Türkiye, tüm bu sorunların içinde 2023'te birçok konuda adından söz ettiren, stratejik rol alan bir ülke konumundaydı.
Peki, 2024'te Türkiye'nin global rolü, almanaklardaki yeri nasıl olacak?
Küresel ve bölgesel sorulara müdahale eden, elini taşın altına koyan bir ülke rolünü üstelenen Türkiye, 2024'te de bu rolünü sürdüreceğe benziyor. Dünya yeni bir uluslararası sürece evrilirken, Türk dış politikası, bu süreçte sağlam bir yerde duruyor.
İsrail'in Filistin'e saldırıları aralıksız devam ederken, Rusya-Ukrayna Savaşı gölgesi tüm dünyaya yayılmışken, 2024'te yeni bir süreç, dünyada yeni dinamikler ve yeni dengeler ortaya çıkacaktır. Türkiye, bu süreçte etkili bir dinamik, kritik bir aktör ve stratejik bir ülke olarak ağırlığını gösterecektir.
Peki, Türkiye 2024'te nasıl bir dış politika izleyecek?
2023 almanaklarını incelediğimizde Türkiye'nin dış politikası ile iç politikası arasında paralellik göze çarpıyor. Ticari ve ekonomik dengelerin dış politikada etkili olduğu görülüyor. Hükümet, iç politikada ticari ve ekonomik kalkınmaya odaklandı. Bunun etkileri dış politikaya da yansıdı. 2024'te de bunun yansımalarını göreceğiz. Bu sebeple ekonomi odaklı dış politika ve ticari diplomasi, 2024'te daha ön planda olacaktır.
Türkiye, ticari diplomaside agresif bir tutum sergiliyor. Körfez bölgesi başta olmak üzere birçok ülke ile ticaret anlaşmalar yapılıyor, ticari iş birlikleri kuruluyor. İş insanları ve şirketler, yurt dışında B2B (işletmeden işletmeye) iş birliklerine odaklanıyor. 2024'te bu ticari yayılmacılığın daha farklı coğrafyalara genişleyebileceğini öngörebiliriz.
Türkiye, 2023'te birçok konuda "lider diplomasisi" yürüttü. 2024'te bunun daha da görünür olacağını; kriz bölgelerinde elini taşın altına koyacağını; küresel sorunlara çözüm üretme çabası içinde olacağını düşünebiliriz. Ayrıca, dış politikadaki kritik ve stratejik rolü ile Türkiye, özellikle Filistin-İsrail ve Ukrayna-Rusya savaşlarında daha aktif rol alacaktır.
Bununla birlikte yerli ve milli savunma sanayi, Türkiye'yi caydırıcı bir güç haline getirdi. Özelikle insansız hava, kara ve deniz araçları, 2024'te de Türkiye'nin caydırıcılığında temel sacayağı olacaktır.
Peki, Avrupa Birliği?
2023'te Avrupa Birliği ile Türkiye arasında olumlu gelişmeler oldu; ancak çok olumsuz gelişmeler de oldu. Yaşanan krizlere rağmen Türkiye'nin NATO'daki rolü, AB ile ilişkilerde pozitif bir gündem oluşma ihtimali doğuruyor. AB ile ilişkiler ciddi bir değişim ve dönüşümün eşiğinde. 2024'te vize kolaylığı ile gümrük birliğinin güncellenmesi gibi adımlar atılabilir. AB'nin önyargıları kırıldıkça ilişkiler daha da iyi bir konuma gelecektir.
2024'te Türkiye-ABD ilişkiler ise, ABD'deki kritik başkanlık seçimi ve F-16 meselesi ile bağlantılı olacak. Biden yönetimi, Türkiye'nin F-16 filosunun modernizasyonuna verdiği desteği takdir ederken, Ankara'ya F-16 satışına ilişkin de yeni gelişmeler yaşanabileceğini söyleyebiliriz. İsveç'in NATO üyeliği ile Filistin meselesi de ABD ile ilişkilerde belirleyici rol oynayacaktır.
Bunlarla birlikte Türkiye, Orta Asya'daki Türk devletleri ile ticari, ekonomik ve kültürel anlamda yakın ilişkiler geliştiriyor. Türk devletleri ile enerji ve ulaşım anlaşmaları yapılıyor. Asya Pasifik bölgesinde Müslüman Endonezya ve Malezya ile Çin başta olmak üzere yeni ekonomik ilişkiler kuruluyor. Balkanlar'daki yüksek tansiyonun düşürülmesinde Türkiye garantör veya arabulucu ülke rolü üstleniyor. Rusya, Türkiye'nin bölgesel enerji üssü olması için yeni iş birlikleri öneriyor.
Orta Doğu ve Kuzey Afrika bölgelerinde Filistin meselesi dinamikleri değiştirirken, Türkiye bu bölgedeki lider ülkelerle çözüm odaklı politikalar geliştirmeye çalışıyor. Türk iş dünyası Körfez ekonomisine entegre oluyor. Mısır ile yeni ilişkiler kuruluyor. Suriye ile ilişkilere terörle mücadele odaklı yaklaşan Türkiye, bununla birlikte normalleşme için yeni köprüler kurmaya çalışıyor.
Tüm bunları üst üste koyduğumuzda Türkiye, 2024'te bölgesel mekanizmalarla ve dinamiklerle birlikte etkili rolünü sürdürecektir. Bölge sorunlarına çözüm üreten vazgeçilemez bir partner olarak, ticari ve lider diplomasisini 2024'te de devam ettirecektir.
Yani 2024 almanaklarına baktığımızda Türkiye'nin dış politikada daha da güçlü bir konum elde edeceğini öngörebiliriz!