Tuğçe Ökçü

Bitcon neden ortaya çıktı?

23.07.2025 12:12
Haber Detay Image

Bitcoin günlerdir zirve rakamlarını görürken, gözler tekrar kripto para hareketlerine döndü. Yıllardır portföyleri %40-60 arasında eriyen yatırımcılar, bu yükselişi büyük bir heyecanla takip ediyor. 122.000 dolar seviyesini geçen Bitcoin'e dışarıdan da talep oldukça fazla.

Şu sıralar ortamlarda sık sık kripto parayı, özellikle Bitcoin'i duyacağız. Gündemden kopmamanız ve sohbete dahil olabilmeniz için, "Bitcon neden ortaya çıktı?" sorusuna kısa ve öz bir cevap verelim.

Bitcoin, 2008 yılında ana hatlarıyla Satoshi Nakamoto tarafından duyuruldu. Satoshi'nin kim olduğu bugün bile bilinmiyor. Bir kişi mi yoksa bir grup mu, hala muamma. Bu anonimliğin de stratejik bir sebebi var. Eğer Satoshi kimliğini açıklasaydı, devletler daha işin başında baskı kurup projeyi durdurabilirdi. Zaten önemli olan kim oldukları değil, ne yaptıkları...

Bitcoin; blockchain teknolojisini kullanan dijital bir para birimi. Blockchain'in tam olarak ne olduğunu ilerleyen yazılarımda anlatacağım. Şimdilik konumuz bu değil.

Aslında 1980'lerden itibaren eşten eşe ödeme sistemi farklı isimler tarafından defalarca denenmişti. Ancak tekrarlı ödeme gibi teknik sorunlar yüzünden, tam anlamıyla çalışmadı. Ta ki bu teknoloji Satoshi'nin vizyonuyla birleşene kadar...

Bitcoin'in ilk bloğu, yani Genesis Block'ta yazan mesaj aslında her şeyi özetliyor. Satoshi, The Times gazetesinin manşetini bloğa ekleyerek adeta "İşte bu yüzden dijital paralara dönmeliyiz, paramızın sahibi olmalıyız." dedi.

The Times 03/Jan/2009 Chancellor on brink of second bailout for banks" - "Şansölye, bankalar için ikinci kurtarma paketinin eşiğinde.

2007'de ABD konut kriziyle başlayan küresel kriz, kısa sürede tüm dünyayı sardı. Başta ABD olmak üzere, Avrupa'daki birçok ülkede ilk etkilenen sektör bankacılıktı. Üstelik bu, insanlığın ilk kez başına gelen bir şey değildi.

1929 krizinde tam 5.000 banka battı. 2008'de ise 20 banka kapandı. Borsa 1929'da %47, 2008'de ise %42 değer kaybetti.

İşte o dönemlerde insanların devlete, hükümetlere ve bankalara güveni sarsılmıştı. Satoshi ise kişisel özgürlüğü korumak için kriptografinin önemini vurgulayan Bitcoin'i ortaya koydu.

"Eşler arası elektronik nakit sistemi."

Yani, arada banka gibi bir aracı olmadan, doğrudan ağ üzerinden birebir para transferi…

Şimdi düşünün. Bankaların battığı, insanların parasız kaldığı o dönemi tekrar yaşama ihtimalimiz hiç mi yok? Maalesef yıllar geçtikçe bu güven zedelenmeye devam ediyor.

Düşünsenize, yeni bir kriz çıkıyor ve bir sabah kalkıyorsunuz... Bankanız yok! Dolayısıyla paranız da yok. Hatta banka, kredi için evinizi ipoteklemişse, eviniz bile yok...

Bu güvensizlik sürdüğü sürece, insanlar fiziki para ve altına alternatif aramaya devam edecek. Şu anda da en güvenilir, en yaygın ve en güçlü dijital para: Bitcoin.

Bitcoin'in sağladığı bir diğer avantaj ise eşitsizliği ortadan kaldırması. Siyasi ya da politik sebeplerle, dünyadaki herkes aynı finansal hizmetlere ulaşamıyor. Ancak kripto paralar sayesinde, sadece bir telefonla finansal sisteme dahil olabiliyorsunuz. Bu da eşitsizliği büyük ölçüde azaltıyor.

Bitcoin'in bu kadar konuşulmasına, merkezi otoritelerin bile artık onu tanımasına bakınca sanki tamamlanmış bir proje gibi duruyor. Oysa daha tam anlamıyla günlük hayatta bile kullanıma geçmedi.

Özellikle Türkiye'de Bitcoin ile alışveriş yaptığımız günleri görmeyi umut ediyorum.

Peki Bitcoin'e neden güveneceğiz? Onu da bir sonraki yazıda konuşalım.

Yazarın Tüm Yazıları

title