Yaza fit girin
Reşat Aydın
Baharın gelmesiyle beraber aklımızda hep "Bu yaza nasıl fit ve sağlıklı bir vücut ile girerim?" sorusu dolaşmaya başladı ve vücuttaki yağlardan kurtulmanın yolunu aramaya başladık.
Peki, kışın alınan veya verilemeyen kilolar da böylece gün yüzüne çıktı. Peki bu üç ay içinde aldığımız bu kilolardan nasıl kurtulabiliriz ve yaşamımızda ne gibi değişiklikler yaparsak yaza daha rahat ve fit girebiliriz? Sizler için, spor yapan bir şef olarak bu yazımda birkaç tüyo yazdım.
Her Gördüğünüze, Her Duyduğunuza İnanmayın!
Baharın gelmesiyle birlikte birçok yerde hızlıca kilo verdirme vaadinde bulunan listeler görmeye başladık. Bu tarz diyet listeleri sayesinde hızla kilo verilse de, aynı zamanda vücudumuzun yağlarından değil kaslarından kaybettiğimizi unutmayalım. Kasların erimesi tüm hastalıklara davetiye çıkarır. Bu sebeple spor yapmadan ve sağlıklı beslenmeden vücudumuzdaki fazla yağlardan kurtulmamız imkansızdır. Bu nedenle sağlıklı yiyecek ve içeceklerimize dikkat edip hayatımızın her gününe hafif sporu adapte edelim. Her beslenme programı kişinin yaşam biçimine ve sağlığına uygun değildir. Komşunuzun uyguladığı diyet size uymayabilir. Mutlaka bir beslenme uzmanı yardımıyla size ve sağlığınıza uygun bir beslenme programı oluşturun ve spor akademisyenlerinden ve hocalarından yardım alarak aylık bir program oluşturun.
İçeceklerinize Dikkat Edin!
İçecekler çoğu zaman kalorisiz olarak düşünülür ama tükettiğiniz latte gibi kahveler, çayın aşırı tüketilmesi, gazlı içecekler, alkol ve meyve suyu ekstra kalori almanıza sebep olur. Çayın aşırı tüketilmesi vücuttaki demir eksikliğine, kahvenin aşırı tüketilmesi ise kas seğirmesine, uykusuzluğa ve sindirimin düzensizliğine yol açmaktadır. Aşırı kahve ve çay tüketimi vücudunuzda ödem oluşmasına sebep olur. Bu ödemleri atabilmek için bol bol su içmeye özen göstermeliyiz. Günlük su ihtiyacınızı öğrenmek içinse; Kilonuz x 0.30 = Su ihtiyacı (ml) yöntemini kullanabilirsiniz.
Spor Mutlaka Yapın!
Beslenme, kilo vermenin %70'lik dilimini kapsar ve asla göz ardı edilmemesi gereken bir yüzdedir. Ancak bu tabloyu %100'e tamamlayabilmek ve fit bir görünüm elde edebilmek için sporu da ihmal etmemek şarttır. Bunun için haftada beş gün yürüyüş, üç gün karın ve basen bölgesini eritecek egzersizler ve üç gün hafif ağırlık antrenmanı yapabilirsiniz. Eğer sporu engelleyecek bir sağlık sorununuz varsa kesinlikle ağırlık çalışmayın ve uzman bir fizik doktorundan yardım almayı unutmayın.
Karbonhidrat Deyip Geçmeyin!
Karbonhidratların içeriğindeki lif ve proteinler sizi daha uzun süre tok tutacaktır. Bol miktardaki Omega-3 ise kötü kolesterolünüzü azaltacaktır. Üstelik kahvaltıda karbonhidrat, yumurta ve Omega-3 tüketenlerin gün içinde daha az kalori aldığı araştırmalarla onaylanmıştır. Bu yüzden günlük yemek rutinlerinize bu yiyecekleri dahil etmekte fayda olacaktır.
Sık Sık Yemelere Dikkat!
Yemekten hemen sonra açlık hissediyor musunuz? Aslında toksunuz ama yine de yemek mi yemek istiyorsunuz? En ufak bir duygu değişiminde eliniz hemen tatlıya mı gidiyor? O zaman duygusal yeme sendromu yaşıyor olabilirsiniz. Yaza az kalmışken ve kilo vermeye çalışırken sizi en çok zorlayacak durum budur. Öncelikle kendinizi dinleyin. Gerçekten aç mısınız? Eğer değilseniz bunun önüne geçebilmek için kendinizi başka işlerle meşgul edebilirsiniz. Kitap okuyun, bir bardak kırmızı pancar ve çiğ brokoli ile bir bardak smoothie yapıp için ve yürüyüşe çıkın.
Bitki Çayları Çok Önemli
Özellikle uyku bozukluklarında ve stresin yoğun olduğu günlerde yatmadan birkaç saat önce içeceğiniz papatya veya bitki çayları size iyi gelecektir. Uyku kalitenizi arttıracak ve böylece daha rahat kilo verebileceksiniz.
Baharatlardan Destek Alın
Pul biber, zencefil, zerdeçal, kırmızı pancar, çörek otu ve karabiber gibi baharatlar metabolizmayı güçlendirmede yardımcıdırlar. Yoğurt veya sütlerinize karıştırarak tüketebilirsiniz.
Her Şeyi Kararında Yiyin
Birçok yerde "onu yemeyin, bunu yemeyin" diye uyarılarla karşılaşırız ve bizler de diyet programları adı altında birçok vitaminden ve proteinden mahrum kalırız. İnsan vücudunun aslında her şeye ihtiyacı olduğunu unutmayın. Dengesiz beslenip vücudumuzdaki tüm kasların tahrip olmasına, zayıflamasına ve birçok hastalığa davetiye çıkardığımızı unutmayalım. Vücudumuzun her vitamine ve enerji
ye ihtiyacı olduğunu unutmayalım. Yapmamız gereken sadece düzenli spor yapmak ve vücudumuza aldığımız tüm besin değerlerini sporla destekleyerek kas yapımızı koruyarak oluşacak yağlardan arındırmaktır. Vücudumuzu ve bedenimizi iyi tanımak ve her zaman fit kalmak çok önemlidir. Örneğin, vücudunuz yeterli protein almadığında kolajen eksikliği yaşarız ve bu da kas yapısının zayıflamasına ve cildimizin daha erken yaşlanmasına neden olur. Bu nedenle alacağımız proteinlere özen göstermemiz kaçınılmazdır.
Doğal Kolajen Hangi Besinlerde Bulunur?
Tavuk, hindi, dana eti gibi hayvansal proteinden zengin et ürünleri,
Sardalya, somon, uskumru gibi soğuk su balıkları,
Kolajen üretimine yardımcı olan ve amino asit içeren yumurta,
Yoğurt, süzme peynir, lor peyniri ve süt gibi süt ve süt ürünleri,
Ispanak, pazı, lahana, brokoli ve kara lahana gibi yeşil yapraklı sebzeler,
Portakal, greyfurt, mandalina ve limon gibi narenciye meyveleri,
Çilek, böğürtlen, ahududu ve yaban mersini gibi kırmızı meyveler,
Badem, ceviz, soğan, biber, fasulye ve bezelye gibi doku oluşumunu destekleyen biotin içeren besinlerde bulunur.
Sağlıklı ve güzel kalın, sevgilerimle.