Hangi tiroid nodülleri biyopsi gerektirir?

Tiroid nodülleri, tiroid bezinde oluşan küçük kitlelerdir ve oldukça yaygın görülürler. Ancak her tiroid nodülüne biyopsi yapılması gerekmez. Biyopsi gerekip gerekmediği, nodülün büyüklüğüne, yapısına ve bazı risk faktörlerine bağlı olarak belirlenir.

Biyopsi, genellikle "ince iğne aspirasyon biyopsisi (İİAB)" olarak yapılır ve tiroid nodülünün iyi huylu (benign) mu, yoksa kanser riski taşıyan bir yapı mı olduğunu anlamaya yardımcı olur. Ancak her nodüle biyopsi yapılması gerekmez. Biyopsi gerektiren durumlar şunlardır: Nodülün çapı 1 cm'den büyükse ve ultrason bulgularında şüpheli özellikler taşıyorsa, ultrason görüntüsünde düzensiz kenarlara, mikro kalsifikasyonlara (küçük kireçlenmeler) veya kanlanmaya sahip bir nodül varsa, hızla büyüyen bir nodül söz konusuysa, ailede tiroid kanseri öyküsü varsa, hastada ses kısıklığı, yutma güçlüğü veya nefes darlığı gibi belirtiler ortaya çıkmışsa. Bu özellikleri taşıyan nodüllerde kanser ihtimalini dışlamak için biyopsi önerilir.

Hangi Nodüllerde Biyopsiye Gerek Yoktur?

Bazı nodüller kanser riski taşımadığı için biyopsi yerine sadece düzenli takip edilir. Biyopsi gerekmeyen nodüller genellikle şunlardır: Çapı 1 cm'den küçük, şüpheli bulgu içermeyen nodüller, tamamen sıvı dolu (kistik) nodüller, fonksiyonel nodüller (tiroid sintigrafisinde fazla hormon ürettiği belirlenen sıcak nodüller). Bu tür nodüller genellikle belirli aralıklarla ultrason ile takip edilir ve şikayet oluşturmadıkça biyopsi yapılmaz.

Tiroid nodüllerinin çoğu iyi huyludur ve biyopsiye ihtiyaç duyulmaz. Ancak belirli kriterlere uyan nodüller, kanser riskini değerlendirmek için biyopsi ile incelenmelidir. Bu yüzden, tiroid nodülünüz varsa en doğru yaklaşımı belirlemek için bir mutlaka doktorunuza danışmanız önemlidir.