Obezite cerrahisinin uzun dönem riskleri
Prof. Dr. Barış Öztürk
Obez bireylerde kilo vermeyi hedefleyen çeşitli prosedürler için kullanılan bariatrik cerrahi, şiddetli obezite ile mücadelede etkili bir yöntemdir. Hem fiziksel hem de psikolojik uzun vadeli sonuçlarını anlamak zorunludur, ancak acil avantajları arasında şiddetli kilo kaybı ve obezite ile ilgili durumların çözülmesi gibi durumlar yer alır.
Uzun vadede kilo kaybı, bariatrik cerrahinin en önemli avantajlarından biridir. Diyetler ve egzersiz rejimleri gibi geçici sonuçlar veren yöntemlerin aksine, bariatrik cerrahi daha tutarlı bir kilo kaybı sağlar. Hastalar tipik olarak ameliyattan 10-14 yıl sonra fazla kilolarının %50-60'ını kaybederler.
Obezite cerrahisi, kilo vermenin yanı sıra obezite ile ilişkili sağlık sorunlarını da ele alır. Uzun vadede, tip 2 diyabet, hipertansiyon, dislipidemi ve obstrüktif uyku apnesi gibi durumların tamamen çözülmesine veya önemli ölçüde iyileşmesine yol açabilir. Örneğin, New England Journal of Medicine'de yayınlanan 2012 tarihli bir araştırmaya göre, bireylerin yaklaşık %75-95'inde ameliyat sonrası diyabet remisyonu görüldü. Benzer şekilde, hipertansiyon vakaların yaklaşık %38-68'inde çözüldü.
Yaşam beklentisi de obezite cerrahisi ile olumlu yönde etkilenir. JAMA Surgery'de 2017'de yayınlanan bir çalışma, bariatrik cerrahi geçiren kişilerde beş yıllık ölüm oranında %33'lük bir azalma olduğunu gösterdi. Bu bulgu, ameliyatın ciddi derecede obez hastaların uzun vadeli sağlığını önemli ölçüde iyileştirme yeteneğinin bir kanıtıdır.
Potansiyel riskler ve komplikasyonlara rağmen, bariatrik cerrahi sayısız avantajlara sahiptir. Ameliyatın malabsorptif yönü nedeniyle beslenme eksiklikleri, özellikle B12, D vitaminleri ve demir, kalsiyum ve protein meydana gelebilir ve bu da anemi ve osteoporoz gibi durumlara yol açabilir. Hastalar, bu eksiklikleri önlemek için sıkı beslenme kurallarına ve takviye rejimlerine uymalıdır.
Özellikle tatlılar olmak üzere yedikten sonra mide bulantısı, bayılma ve ishal ile karakterize edilen 'dumping sendromu', gastrik bypass ameliyatı geçiren hastalarda uzun vadeli yaygın bir etkidir. Diğer bir fiziksel risk, hastaların sağlıklı bir yaşam tarzı sürdürmezlerse kilo alma potansiyelidir.
Bariatrik cerrahinin psikolojik etkisi, başka bir hayati uzun vadeli husustur. Birçok hasta, yaşam kalitesinin ve özgüveninin arttığını bildirirken, bazı hastalar da depresyon, anksiyete ve yeme bozuklukları dahil olmak üzere yeni veya şiddetlenen zihinsel sağlık sorunları yaşayabilir. Ayrıca, yaşam tarzı değişiklikleri ve hızlı, şiddetli kilo kaybıyla başa çıkma ile ilgili zorluklar vardır ve bu da genellikle vücut imajı ve öz kimlikle ilgili beklenmedik sorunlara yol açar. Bu nedenle, ruh sağlığı, düzenli taramalar ve gerektiğinde terapötik destek ile ameliyat sonrası bakımın ayrılmaz bir parçasını oluşturmalıdır.
Sonuç olarak, bariatrik cerrahi, sürekli kilo kaybı, iyileştirilmiş komorbid durumlar ve artan yaşam beklentisi dahil olmak üzere çok sayıda uzun vadeli fayda sunarken, aynı zamanda potansiyel fiziksel ve psikolojik riskleri de beraberinde getirir. Bu nedenle, hasta için mümkün olan en iyi sonucu sağlamak için kapsamlı ameliyat sonrası bakım, diyet yönetimi, düzenli tıbbi kontroller ve psikolojik destek gereklidir.