Geçtiğimiz hafta Kayserispor'u yenerek şampiyonluğunu ilan eden, bu hafta da deplasmanda hem de 10 as futbolcusunu oynatmadığı maçta Göztepe'yi mağlup eden sarı kırmızılılar dün akşam Yenikapı meydanında muhteşem bir kutlama ile hem 25. Şampiyonluk kupasını kaldırdı hem de formasının göğsüne 5. Yıldızı taktı.
Galatasaray Lisesi'nden başlayan, üstü açık otobüs ile kısa bir İstanbul turundan sonra tekne ile boğaza açılan Galatasaray adası önünden geçtikten sonra Yenikapı meydanına gelen sarı kırmızılı futbolcular, yoğun yağmur altında saatlerce şampiyonluk kupasının kalkmasını bekleyen taraftarları ile buluştu.
Buraya kadar her şey çok güzeldi ama sahne alan sanatçılar ve söyledikleri şarkılar için aynı şeyleri söylemem mümkün değil. İnsanlar eğlenmeye, şampiyonluk kutlamaya gelmişler ama o da ne, tam bir müzik eziyeti. Hele ki isim vermeyeceğim birkaç sanatçı için bunlar gerçekten müzik mi yapıyorlar, bu müziklerle bir de para mı kazanıyorlar diye geçirdim içimden.
İnanın bana oraya 2-3 tane kaliteli müzik yapan sanatçı getirilse, hadi onu da geçtim inanın davul zurna olsa hatta sadece Galatasaray marşları çalınsa dün akşam ki ses kirliliği yaşanmaz, kuru gürültü çekilmez, kupayı bekleyen taraftarlar çok daha fazla eğlenirdi. Tabii bunlar benim görüşüm ama Kenan Doğulu, Emir Can İğrek, Gökhan Kırdar, Atiye, Blok3, Aydilge, Betül Demir, Güliz Ayla, Altay gibi sanatçıların gösterdikleri performans ve seçtikleri parçalar şampiyonluk ve kupa gecesine hiç yakışmadı. Enbe Orkestrası ve Gripin kötülerin içindeki iyilerdi bana göre.
Bir de futbolcular sahneye çıkarken müzik sisteminin arızalanması olayı var. Yıllardır bu işleri yapan insanların müzik aletlerinin yağmurda arızalanacağını bilmemesi imkansız. Böyle bir organizasyon öncesi meteorolojiden bilgi alınmaması ise tam iş bilmezlik. Yağmura karşı en ufak bir tedbir alınmamış ne yazık ki.
Galatasaray'ın 25. Şampiyonluk ve 5. Yıldız kupa kaldırma gecesi müzik kısmı hariç oldukça kaliteliydi, hele ki futbolcuların sahneye çıktıklarında gördüğümüz mutluluk, gurur, sevinç yanında ayrılacak olanların hüznü yürekleri burktu. Mertenslerin ve Muslera'nın gözyaşları Galatasaray camiasının ve takımdaki arkadaşlığın, dostluğun, birlikteliğin, takımdaşlığın ne kadar ileri bir seviyede olduğunu gösterdi cümle aleme.
Galatasaraylı futbolcuların "Bizimle kal Osimhen" tezahüratı takımdaki mutluluğun resmi gibiydi. Bunun yanında bir de sezon içinde sonuçlar kötü olmasa da futbol olarak sallanan takım için kendilerini Galatasaraylı olarak gören birileri Okan hocanın istifasını istiyordu. Mertens'te buna atıfta bulunarak mikrofonu eline alıp "Okan Buruk istifa" diye bağırdı.
Sonrasında 25. Şampiyonluk kupası, unutulmayacak kaptan, unutulmayacak kaleci Muslera'nın ellerinde yükseldi. İşte tam da burada, saatlerce yağmur altında bekleyen, sırılsıklam olmuş taraftarların mutluluğu görülmeye değerdi.