Ömer Aydın

Çalışan olarak zamanımızı nasıl harcıyoruz

15.10.2025 17:51
Haber Detay Image

İş hayatında en adil paylaşılan, ancak en çok israf edilen kaynak, hiç kuşkusuz zamandır. Her çalışan güne aynı süreyle başlar; ancak kimileri bu zamanı anlamlı sonuçlara dönüştürürken, kimileri farkında olmadan günü tüketir. Zamanın etkin kullanımı, yalnızca kişisel verimliliği değil, kurumların rekabet gücünü de doğrudan etkiler. Bu nedenle zaman yönetimi konusu, yüzyıllardır insanlığın gündeminde kalmış, farklı dönemlerde farklı yöntemlerle geliştirilmeye çalışılmıştır.

Bugün iş hayatında karşılaşılan birçok performans sorununun temelinde, zamanın yanlış kullanılması veya yönetilememesi yatmaktadır. Gelin, iş günlerimizde farkında olmadan nasıl zaman kaybettiğimize birlikte bakalım.

1. Yazılı İletişim: E-posta, mesaj, WhatsApp grupları ve kurum içi yazışmalar artık günlük iş akışının ayrılmaz bir parçasıdır. Ancak bu araçlar doğru yönetilmediğinde ciddi bir zaman tuzağına dönüşebilir. İlgisiz gruplarda yer almak, gereksiz yazışmalara cevap vermek veya yetki devri yapılmadığı için her iletiye bizzat yanıt vermeye çalışmak çalışanı yorar, verimliliği düşürür. Etkili bir delegasyon yapısı kurmak ve sadece sorumluluk alanıyla ilgili yazışmalara odaklanmak bu kaybı en aza indirecektir.

2. Misafir ve Ziyaretçiler: Bazı çalışanlar görevleri gereği çok sayıda misafir, tedarikçi ya da müşteriyle muhatap olmak zorunda kalır. Ancak bu görüşmelerin sınırları net çizilmediğinde, sohbetler gereksiz uzayarak iş akışını aksatır. Misafirleri nazikçe ama zamanında uğurlamak, sık sorulan sorulara kısa ve net cevaplar vermek gibi küçük alışkanlıklar, zamanın daha verimli kullanılmasını sağlar.

3. Telefon Görüşmeleri: Telefon, iş hayatının vazgeçilmez bir iletişim aracıdır; ancak kontrolsüz şekilde uzayan görüşmeler zaman yönetiminin en büyük düşmanlarındandır. Konuya doğrudan girerek, gereksiz detaylardan kaçınarak, konuşmayı planlı yürütmek iletişimi hem verimli hem de kısa tutar. Her iki tarafın da zamanı değerlidir, bu bilinçle hareket edilmelidir. Bazı kurumlar belirli alanlarda telefon kullanımı kısıtlamakta veya yasaklama yoluna gitmektedir.

4. Sanal Alem: Haber siteleri, sosyal medya platformları, oyunlar ve benzeri dijital mecralar, dikkat dağıtmanın en yaygın yollarıdır. Bazı çalışanlar, farkında olmadan mesai saatlerinin büyük kısmını bu alanlarda harcamaktadır. Bu durum yalnızca zaman kaybına değil, zihinsel yorgunluğa da neden olur. Kurumlar bu konuda sınır ve denetim mekanizmaları kurmalı, çalışanlar ise kendi öz disipliniyle bu tuzaklara karşı dikkatli olmalıdır.

5. İşyerinde Kahvaltı: Sabah mesaisinin başlamasından sonra yapılan kahvaltılar, genellikle güne iyi başlama bahanesiyle meşrulaştırılır; oysa çalışma temposuna geçişi geciktirir ve verimliliği düşürür. İşe başlamadan önce kahvaltı yapmak hem kişisel disiplinin hem de profesyonel yaklaşımın bir göstergesidir. Bu alışkanlığın mesai saatlerine taşınması doğru değildir.

6. Astların Hatalarının Düzeltilmesi: Yanlış yapılan bir işi düzeltmek çoğu zaman o işi baştan yapmaktan daha fazla zaman alır. Örneğin, kârlılık raporundaki bir hatayı düzeltmek için tüm hesapları tek tek kontrol etmek, yeni bir rapor hazırlamaktan daha zordur. Bu nedenle yöneticilerin işe başlamadan önce görevi net biçimde tarif etmesi, sürecin belirli aşamalarında ara kontroller yapması büyük zaman kazandırır.

7. Öğle Dinlenmesi: Öğle arası, çalışanların zihinsel ve fiziksel olarak yenilenmesi için gereklidir. Ancak bu molanın amacının dışına çıkması veya gereğinden uzun tutulması iş disiplinini bozar. Molaların çalışma düzenine uygun şekilde planlanması ve zamanında bitirilmesi, hem bireyin hem kurumun verimliliği açısından önem taşır. Bu alanda suistimal yaşanması durumunda gerekli takip sistemlerinin kurulması faydalı olacaktır.

8. Toplantılar: Toplantılar bilgi paylaşımı ve karar alma açısından gerekli olsa da, gereksiz konuların tartışıldığı, geç başlayan veya uzayan toplantılar büyük zaman kayıplarına yol açar. Toplantı gündeminin önceden belirlenmesi, zaman sınırının konulması ve katılımcıların dakik olması bu sorunu ortadan kaldırır. Unutmayalım, işi zamana yaymak kadar, verimsiz toplantı yapmak da işletmenin gizli bir maliyetidir.

9. Kaçış Faaliyetleri: Sigara molalarının uzatılması, zorunlu izinlerin gün ortasında kullanılması, dinlenme alanlarında grup sohbetleri veya erken çıkışlar, iş temposunu bölerek ciddi zaman kayıplarına yol açar. Kurumlar bu konudaki hassasiyetlerini net şekilde ifade etmeli, çalışanlar da iş disiplinine uygun davranmalıdır. Disiplinli zaman kullanımı, profesyonel iş ahlakının temelidir.

10. İş Tutuş Şekli: Çalışanın iş tutuş şekline göre de zaman hoyratça kullanılabilmektedir. Bazen hazırlanan raporun içeriğinden çok, formatına ve hatta harf karakterlerine kafa yorup, sürekli denemeler yaparak zamanı verimsiz kullanan iş arkadaşlarınıza rastlamışsınızdır.

Zamanı etkin kullanmak; yalnızca hızlı çalışmak değil, doğru işe doğru anda odaklanmak demektir. İş yerlerinde zaman tuzaklarını tespit etmek, bireysel ve kurumsal farkındalık oluşturmak, hem çalışan hem de işletme performansını doğrudan yükseltecektir.

Yazarın Tüm Yazıları

title