Haberler

Sahneden dijitale yuvarlanan sanat

Olcay Kutluca

Olcay Kutluca

28.07.2021 05:28

Pandemi ile birlikte kendimizi sadece yerel değil evrensel olarak küresel bir krizin içinde 1 yılı aşkın süredir hapsetmek hem mental olarak hem de fiziksel olarak hepimizi etkilemiş durumda. Bu süreci fırsata çeviren de var tamamen umutlarını kaybedenlerde. Psikolojik olarak kendimizi deşarj edebildiğimiz sanattan ise yavaş yavaş değil hızlı bir şekilde uzaklaşmış olduk.

Sanatın hayatta kalabilmesi için köklü bir değişim içindeyiz. Sanatçılar dijital etkinlikler ile bir araya geliyor. Pandemi ile birlikte başlayan değişim şüphesiz ki sanat dünyasında sürdürülebilir alışkanlıklar kazandıracaktır.

Pandemi ile birlikte hayatımızda birçok değişiklik yaşadık. Olumsuz değişikliklerin yanı sıra olumlu değişiklikler de göze çarpıyor. Olumsuz mecburi değişimlerimiz sanattan , sosyal yaşamdan uzaklaşmak gibi görünürken olumlu değişikliklerimizin başında ise tutumlu olmayı öğrenmek geliyor. Alışverişi telefondan yaptığımız , dizileri , dergileri , kitapları sanal ortamdan takip ettiğimiz bu süreçte sanattan biraz kopmuş olabilir miyiz ?

Peki sanat mı bizden uzaklaştı ? Biz mi sanattan uzaklaştık ?

Uluslararası en iyi sanat fuarları arasında gösterilen Art Basel Hong-Kong iptal edildi. Ülkemizde devlet tiyatrolarına ara verildi. Özel tiyatrolar ise pandemi şartlarında maliyetlerini karşılayamıyor. New York'taki Frieze Fuarı sanal ortamda online şekilde düzenlendi. Peki ülkemizde durum ne?

Online olarak düzenlenen birçok etkinlik izledik. Birbirinden ünlü oyuncuların sahnelerini telefonlarımızdan izleme fırsatı bulduk. Bu online sistem sayesinde sanat eserlerini ve sanatçıların gerçek hallerini birebir göremiyor olsak bile, telefonumuzdan performansları izleyebiliyoruz. Üstelik sanal olduğu için bilet fiyatları daha uygun .

Bu sanatın ve sanatçının kendisine yaptığı bir risk olabilir mi ?

Telefonumuzdan sanata daha uygun fiyatlar ile ulaşabildiğimiz bu zor süreci atlattığımızda sanatı yerinde izlemeye daha yüksek ücretler ödeyerek kim gider ? İzleyici azalır mı?

Hiç merak etmeyin... Hepimiz sanatı yerinde izlemek için can atıyoruz. Dünya'nın en tanınmış eseri Leonardo Da Vinci'ye ait Mona Lisa tablosunun yüzlerce sahtesi olmasına rağmen, orijinalinin sergilendiği Louvre Müzesinde kuyrukları görmek mümkün. Tiyatrolar içinde aynı durum geçerli. Sahnedeki sanatçının duygusunu hissetmek, alnındaki terini ve emeğini görmek, aldıkları alkışlarda ki mutluluklarını hissetmek ve izleyici olarak yerinde duygulanmak, gülmek hatta bazen sinirlenmek gibisi yok.

Her zaman sorulan ama net cevap alamadığımız bir soru. "Sanat toplum için mi? yoksa sanat sanat için mi?" Sanat evren için. Sanat iyileştirir. Sanatı kaybetmeyin.

title