Siyaset üstü bir güzel insanın ölümünün ardından, paylaşılan o faşist ve iğrenç mesaj olmasa 3 Mayıs'ın Türkçülük günü olduğunu benim gibi birçok kişi bilmeyecekti.
Ama hayatının son demlerinde barış için, Türkiye halklarının, huzur ve selameti için sırtına aldığı yükle, aramızdan ayrılan ve istisnasız, neye inanıyorsa inansın, her kesimden insanı derin üzüntüye gark eden ölümüyle Sırrı Süreyya Önder'in ardından, kinini kusan bir insanın, iyiliğin aksine, İYİ Partili bir ismin, kin kusan ve kan kokan mesajı ile 3 Mayıs'ı anlamış ve anmış olduk.
Yine aynı gün yani 3 Mayıs Türkçülük gününde, babasının mezarını ziyaretinde, İYİ Parti Adana Milletvekili Ayyüce Türkeş Taş'ın koruma ve şoförleriyle saldırıya uğraması da yukarıda bahsi geçen, aynı kin ve nefretin sadece karşı cephedekini değil kendi cephesindekini de nasıl vurup hedef aldığının ironik bir göstergesidir.
Her zaman söylediğim gibi, nefret ve kin sahibini de yaralayan ve hatta öldüren bir duygudur. Kin ve nefrete karşı hayatı boyunca, gerek sanatı, gerek siyaseti, gerekse de doğrudan hayatıyla ve en çok esprileriyle mücadele eden, bir insan olan Sırrı Süreyya Önder'in "Bana kimin hakkı geçmişse helal olsun. Ben helallik konusunda çok zayıf bir insanım. Söyleyen hiç kimseye haram olsun demedim." demesine rağmen, kimin haddinedir hastane önünde başsağlığına gelmişleri yuhalamak.
Eğer biraz olsun, onun letafet ve nezaketinden ibret alıp bir şey öğrenseydiniz, onun aydınlığı ve ışığından biraz olsun feyz alıp, meşalenizi yakıp, yürüdüğü yolda yürüseydiniz, ölümünün ardından başsağlığı için hastaneye gelmiş hiç kimseyi, bu Mehmet Metiner dahi olsa hiç kimseyi yuhalamaz onu o kirli siyasetin kirli kuyularına gömmeye çalışmazdınız.
Ama yok belli ki o cephe ya da bu cephe fark etmiyor. Nefret, sahibini de kurbanını vurduğu gibi vuruyor.
Maalesef hepimiz aynı cehalet, aynı bağnazlık, aynı yobazlık ve faşistlikle zehirlenmişiz. Az buçuk, nadiren sahip olduğumuz, panzehirlerimizin her birini teker teker kaybediyoruz.
Onların kaybıyla bile, üzüntümüzü, kinimizi bulaştırmadan yaşamayı beceremiyoruz. Allah önce bizi sonra Önder'i affedip rahmet eylesin.