“Unutmak yok, affetmek yok, helalleşmek yok”
Muhammed Furkan Güneş
Tam bir yıl geçti üzerinden ama enkaz üstünde oy devşirmek çabasıyla tepinip dövüşmekten vazgeçmedik. Hala devasa bir enkazın altında, siyasi sloganlar ve birbirimizi bırakın kurtarmayı enkazın altına çekip gömecek politik naralarla yaşıyor ya da yaşamaya çalışıyoruz.
6 Şubat 2023 yılında biri 04.17 diğeri de 13.24'te olmak üzere iki büyük deprem yaşadık 11 ili etkilediği söylense de 81 iliyle bütün bir ülke sallandık, savrulduk, yıkıldık ve enkazın altında gömülü kaldık.
Resmi rakamlara göre 53 bin 537 kişi can verdi, 107 bin 213 kişi de yaralandı. Türk Tabipleri Birliği Genel Sekreteri Vedat Bulut resmi makamların verdiği ölü sayısını şüpheli bulduğunu söylüyor ama resmi makamlar da onu ve kurumunu şüpheli buluyor zaten. Ve böylece ödeşmiş oluyorlar.
Bulut, "Depremin ikinci günü Kahramanmaraş'ta 11 bin insan defnedilmişken resmi rakamlar 6 bin defin gösteriyordu" deyip bu örnekten hareketle, ölü sayısının belirtilenin iki katı olabileceğine dikkat çekiyor.
Cumhurbaşkanlığı raporu, 11 ili kapsayan bölgede bulunan 2 milyon 618 bin binadan, 1 milyon 712 bininde hasar kontrolü yapıldığını belirtiyor. Bunun sonucunda 35 bin 355 bina yıkılmış ve 17 bin 491 bina da acilen yıkımı bekliyormuş. Bunun yanı sıra 179 bin 786 bina ağır hasarlı diye belirtilirken, 40 bin 228'i orta ve 431 bin 421'i de az hasarlı diye ifade ediliyor.
Göç Politikaları Uygulama ve Araştırma Merkezi'nin raporunda ise tam bir yıl önce yaşadığımız afetin 14 milyon 13 bin 190 vatandaşımızı etkilediği ve bunun bütün ülke vatandaşımızın yüzde 16,43'ü olduğu vurgulanıyor. Ve depremden sadece bir ay sonra yapılan tespite göre 3,3 milyon insanın bölgeden göç ettiği söyleniyor. Bir yıl içinde bu rakam kaça çıktı acaba?
Sorumlular bulundu ve yargılandı mı? Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, 2825 kişi yargılandı, yaklaşık 350 kişi de anlamında açıklama yaptı. Peki kim bu 350 kişi; müteahhitler, yapı sorumluları, yapı sahipleri ve yapılarda sonradan izinsiz ve yetkisiz değişiklik yapanlar.
İmar Affını çıkarıp bunu reklam ve kamu spotlarıyla oya devşirenler yok. Denetimlerden sorumlu kamu görevlileri de yok. Rüşvet çarkının en çok döndüğü yapı ve imar izni veren Belediye birimleri, sorumlu memur ve amirleri de yok.
Gelin şöyle bir kıyaslama yapalım 1 Ocak'ta Japonya'da 7,6 şiddetinde bir deprem yaşandı ve depremde 161 insan öldü. Yok hayır ardında bin ifadesi var da ben unutmuş değilim. Sadece 161 kişi. Biz de kaç insan öldü? Resmi rakamlara göre…
Yeri gelmişken bir kıyas daha yapalım: Transparency International (Uluslararası Şeffaflık Derneği) birkaç gün önce 2022 yılı için 180 ülkenin yolsuzluk karnesini çıkardı.
Sınıfın en uslusu Danimarka en uslanmazı Somali. Bunu geçip deprem ve can kaybıyla kıyasladığımız iki ülkeye bakalım: Japonya 73 puanla en iyiler listesinin 19. Sırasında yer alırken maalesef Türkiye 101. sırada 36 puanla sınıfta kalıyor.
Şimdi tüm bunların yanına Üsküdar Belediye Başkanı'nın seçim çalışması kapsamında astığı afişte yazdıklarını koyun "Sevgili Mimar Sinanlılar CHP'nin 'hayır' oyuna rağmen mahallemize ilave 1 kat imar getirdik"
Bütün bir ülke enkaz altındayız ama bu öyle bir moloz enkazı ki kurtulmak mümkün mü bilmiyorum.