Avrupa'da Türk mutfağı alarm veriyor! Büyükelçilik ve Konsolosluk Destek Olmalı!

Türk mutfağı, dünya çapında en köklü ve zengin mutfaklardan biri olmasına rağmen, Avrupa'da hak ettiği değeri göremiyor. Özellikle Paris gibi gastronomi başkentlerinde bile gerçek Türk lezzetlerine ulaşmak neredeyse imkânsız hale geldi. Döner kebap gibi yemekler kalitesiz etler, kötü sunumlar ve aslına uygun olmayan tariflerle sunuluyor. Bu durum, Türk mutfağının yurt dışındaki imajına zarar veriyor ve yabancı turistlerin Türkiye'ye bakış açısını etkiliyor.

Avrupa'dan Türkiye'ye gelen turistler artık sadece deniz ve güneş için değil, gastronomi ve kültürel miras için de seyahat ediyor. Bugün gastronomi, konaklama sektörünün bile önüne geçmiş durumda. Türkiye'nin mutfak kültürü, büyük emeklerle şefler tarafından bu seviyeye getirilmiş olup, bunun inkâr edilmesi mümkün değil. Ancak, Avrupa'da Türk mutfağını hakkıyla temsil eden restoranların eksikliği, turistlerin Türkiye'ye olan ilgisini ve beklentilerini doğrudan etkiliyor.

Bu noktada, yurt dışındaki Türk büyükelçilikleri ve konsolosluklarının devreye girmesi gerekiyor. Türk mutfağının Avrupa'da doğru bir şekilde tanıtılması ve temsil edilmesi için destek sağlanmalı. Kaliteli Türk restoranlarının açılması teşvik edilmeli ve yerel işletmeler denetlenerek aslına uygun yemekler sunmaları sağlanmalı. Aksi takdirde, Avrupa'da Türk mutfağının yanlış tanıtılması, turistlerin Türkiye'ye geldiklerinde büyük bir şaşkınlık yaşamasına neden olabilir.

Türk mutfağı, yalnızca Türkiye'nin değil, dünya gastronomi sahnesinin de önemli bir parçasıdır. Bu kültürel mirasın korunması ve doğru tanıtılması için devlet kurumları, şefler ve gastronomi sektörü iş birliği içinde olmalıdır. Avrupa'da gerçek Türk mutfağını yaşatmak ve dünya çapında hak ettiği değeri görmesini sağlamak hepimizin ortak sorumluluğudur.

Gastronomi yazarı danışman Chef Mehmet Kudat