Giresun'da Yeşile, Lezzete ve Kültüre Yolculuk: Kültür Yolu Festivali'nden Notlar
Turizm Bakanlığı'nın düzenlediği Kültür Yolu Festivali kapsamında Giresun'da üç gün süren çok özel bir yolculuğa çıktım. Türkiye'nin dört bir yanından gelen gastronomi profesyonelleri, akademisyenler, kültür ve medya dünyasından isimlerle birlikte bu eşsiz Karadeniz şehrinde buluştuk.
Bu deneyimin ev sahipliğini Ramada Otel Giresun üstlendi. Konforlu odaları, kaliteli hizmet anlayışı ve güler yüzlü ekibiyle bizi adeta evimizde hissettirdiler. Misafirperverlikleri için teşekkürlerimi sunuyorum.
Yaylalardan Sofraya: Doğanın İçinden Gelen Tatlar
Festival boyunca yalnızca şehir merkezinde değil, Giresun'un yemyeşil yaylalarında da zaman geçirdik. Yüksek dağların eteklerinde uzanan ormanlar, yoğun oksijen, tertemiz hava… Doğayla bütünleştiğimiz bu anlar ruhumuzu dinlendirdi, bedenimizi tazeledi.
Yaylalarda, yerel halkla birlikte geleneksel yemekler pişirdik. Onların mutfak kültürünü yerinde gözlemleyip bu kadim tarifleri birlikte tatma şansı bulduk. Yemeklerin tadım ve değerlendirme sürecinde gastronomi alanından birçok değerli isim de bizlerleydi. Sohbetlerimiz, paylaşımlarımız ve ortak sofralarımız en az yemekler kadar doyurucuydu.
Giresun'da Çay Topladık: Emekle Gelen Bir Fincan
Bu yolculuğun en anlamlı bölümlerinden biri de çay bahçelerine girerek bizzat çay toplamaktı. Herkes Rize'yi tanır ama Giresun da kaliteli çay üretiminde önemli bir merkez. Topladığımız çaylar üzerinde aroma, demlenme süresi ve yaprak kalitesi gibi kriterlerle tat testleri yaptık.
Bu deneyim, daha önce katıldığım BTA'nın Boran'daki çay etkinliği sırasında öğrendiğim birçok bilgiyi pekiştirdi. Çayın lezzetini etkileyen en önemli unsurların doğru demleme teknikleri ve su sıcaklığı olduğunu bir kez daha gördük. Bu tür etkinlikler, alışılagelmiş yanlış bilgileri düzeltme ve yerinden öğrenme açısından büyük fırsatlar sunuyor.
Bir Şefin Gözünden: Kültürel Kaynaşmaların Gücü
Bu festival yalnızca bir gezi değil; aynı zamanda kültürel bir kaynaşma, yerel üreticilerin desteklenmesi ve geleneksel tariflerin yaşatılması açısından önemli bir platformdu. Turizm Bakanlığı'nın düzenlediği bu oluşumun önümüzdeki yıllarda daha fazla bölgeye yayılması, daha çok üreticiyi ve yerel lezzeti görünür kılması gerektiğini düşünüyorum.
Bir mutfak şefi olarak bu tür etkinliklerin ülkemizdeki gastronomi turizmi için çok değerli olduğuna inanıyorum. Her şehirde benzer festivallerin düzenlenmesi, bölgesel ürünlerin ulusal ve uluslararası alanda tanıtımı açısından büyük bir potansiyele sahip.
Katılan Değerli İsimler
Bu yolculukta çok kıymetli isimlerle tanışma ve birlikte üretme şansımız oldu:
• Chef Mehmet Kudat (Gastronomi alanında deneyimli bir şef ve eğitmen)
• Rıdvan Turşak (TÜRES Genel Sekreteri ve iletişim uzmanı)
• Yıldız Öz Samaha (Gastronomi yazarı ve Lezizz köşe yazarı)
• Cüneyt Asan (Et ve kasaplık alanında Türkiye'nin önde gelen isimlerinden, Günaydın markasının kurucusu)
• Doğa Çiftçi (Genç yaşına rağmen geniş bir mutfak bilgisine sahip şef)
• Neslihan Durna (Seyahat ve gastronomi içerikleriyle tanınan sosyal medya fenomeni)
• Betül Tokpınar (Sosyal medya uzmanı, "Bakırköy Anneleri" platformunun temsilcisi)
• Ezgi Sertel (Yemek programlarıyla tanınan televizyon sunucusu)
• Nuran Demirel (Yaşam ve annelik içerikleri üreten dijital içerik üreticisi)
Ve ismini burada sayamadığım birçok kıymetli isim daha bu organizasyonda yer aldı. Her biri katkılarıyla bu deneyimi daha anlamlı ve zengin kıldılar.
Sonuç Olarak
Giresun, doğasıyla, insanıyla, lezzetiyle ve kültürel dokusuyla bir yeşil cennet. Bu tarz etkinliklerin sadece turizmi değil, üreticiyi, bölge halkını ve kültürel mirası da canlandırdığına inanıyorum. Bir şef olarak bu oluşumların içinde yer almak benim için hem bir sorumluluk hem de büyük bir gurur kaynağı.
