İzzet Doğan

CHP’ye kayyım atanması

13.09.2025 10:03
Haber Detay Image

Gerek yürürlükte olmayan Türk Kanuni Medeni Medenisi'nin 376. maddesinde ve gerekse halen yürürlükte olan Türk Medeni Kanunu 426. maddesinde ayrıca Türk Ticaret Hukuku'nda, Kayyum değil "Kayyım" sözcüğü kullanılmıştır.

Hukuk kitaplarında örneğin 1979 basımlı Prof. Baki Kuru'nun "Hukuk Muhakemeleri Usulü" adlı yapıtında da "kayyım" sözcüğü yer aldığı gibi Ord. Prof. Dr. Hıfzı Veldet Velidedeoğlu'nun 1974 basımı "Medeni Hukuk" adlı yapıtında, Prof. Dr. Ejder Yılmaz'ın Hukuk Sözlüğü ile Av. Hüseyin Özcan'ın Ansiklopedik Hukuk Sözlüğü'nde de bu kavram "kayyum" değil, "kayyım" sözcüğü olarak yer almıştır.

Türk Dil Kurumu Sözlük Kolu Uzmanları sayın Ferit DEVELİOĞLU ile Neval KILIÇKINI tarafından hazırlanan " Büyük Türkçe Sözlük "adlı sözlüğün 683 maddesinde de "Kayyım" sözcüğü kullanılmış olup anlamı da; 1- Cami hademesi, 2- Veli, vasi olarak açıklanmıştır.

Yine 5. baskısı 1969 yılında, 6.baskısı 1974 yılında çıkan Türk Dil Kurumunun "TÜRKÇE SÖZLÜK" adlı yapıtının 470. sayfasında da "kayyım" sözcüğü kullanılmıştır. "Türkçe Sözlük" adlı 1974 tarihli 6. basım 9 dil uzmanı tarafından hazırlanmış ve bu basım Prof. Dr. Hasan Eren tarafından denetlenmiştir.

Yine bu sözlüklere göre "Hademe" sözcüğü de: İş yerlerinde temizlik ve ayak işlerine bakan görevli, hayrat dinsel kuruluşlarda temizlik ve ayak işlerine bakan görevliler olarak tanımlanmıştır.

Ayrıca İslam Ansiklopedisine göre, "kayyım" sözcüğünün, geniş anlamıyla, hâkim tarafından kısıtlı, gaip vb. kişiler adına hukuki tasarrufta bulunmak üzere tayin edilen kimseleri anlatmak üzere kullanılan bir sözcük olduğu belirtilirken"kayyum" için "Kendi zâtı ile kaim olan, varlığında ve varlığının devamında her şey kendisine muhtaç olduğu hâlde kendisinin hiçbir şeye ihtiyacı olmayan, bütün mahlûkatı var kılıp varlığını devam ettiren anlamında esmâ-i hüsnadandır" deniliyor..

Gerçek böyle olduğu halde bir kısımmedyada ve gazete yazarlarının makalelerinde hem de ısrarla "kayyım" yerine "kayyum" sözcüğünü kullanmasını doğru değildir.

İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 02.09.2025 tarihli ara kararıyla, İstanbul CHP il yönetimini görevden UZAKLAŞTIRMIŞ, yerine geçici bir kurul seçmişve bu kurul TEDBİREN CUMHURİYET HALK PARTİSİ İSTANBUL İL BAŞKANI, İL YÖNETİM KURULU ve İL DİSİPLİN KURULU YETKİLERİNİ KULLANMAK ÜZERE GÖREVLENDİRİLMİŞTİR.

1/07/2025 günlü bu köşede yayınlanan "CHP'nin 38. olağan kurultayının iptali" başlıklı yazımda da kayyım atamasını sulh hukuk ve ticaret mahkemelerinin yapabileceklerini açıklamıştım.

Siyasi Partiler Kanunu'na göre siyasi partilerin genel merkez, il ve ilçe organları ile il kongresi ve büyük kongre seçimleri yargı gözetiminde yapılır (m.21/1). Seçimlerde "seçim sonuçlarını etkileyecek ölçüde bir usulsüzlük veya kanuna aykırı uygulama nedeniyle seçimlerin iptaline" hâkim karar verir (m.21/11). Ancak seçimin iptaline karar verilebilmesi için tutanakların düzenlenmesinden itibaren iki gün içinde seçim sonucuna itiraz edilmiş olması gerekmektedir.

2 günlük itiraz süresi hak düşürücü süredir. Durdurulamaz, kesilemez (md. 21/10). "Hâkim, seçim sonuçlarını etkileyecek ölçüde bir usulsüzlük veya kanuna aykırı uygulama nedeniyle seçimlerin iptaline karar verebilir." denildiğine göre, asliye hukuk mahkemesinin kararı kamu oyunda özellikle görev yönünden eleştirilmekte ve tartışılmaktadır.

Danıştay, 16 Nisan 2017 tarihinde mühürsüz oyların geçerli sayılmasının iptali istemine ilişkin davada seçim hukukuna ilişkin uyuşmazlıkları çözme yetkisinin Yüksek Seçim Kurulu'na ve ilgili seçim kurullarına ait olduğunu kabul etmiştir.

Hiç kuşku yok kisiyasi partilere çeşitli yollardan müdahale demokrasiye gölge düşürür.

Yazarın Tüm Yazıları

title