Fenerbahçe Beko... Avrupa'nın zirvesine adını altın harflerle yazdırdı. EuroLeague şampiyonluğu, sadece bir spor başarısı değil; yılların emeği, alın teri, strateji, takım ruhu, teknik akıl ve büyük bir inancın neticesi. Ancak gelin görün ki o tarihi gecenin en tartışmalı anı, ne üç sayılık atışlar, ne de koçun zekice hamleleri oldu… O an, sahaya kimliği tartışmalı bir "şov figürünün" inmesiyle başladı: Nusret Gökçe.
Hatırlayalım… 2022 Dünya Kupası finali sonrası, Katar'da düzenlenen törende de aynısını yapmıştı. Sahaya izinsiz girmiş, Messi'nin kupasıyla pozlar vermiş, futbol tarihinin en büyük gecelerinden birinde tüm odak onun "tuz serpme" şovuna kurban gitmişti. FIFA özür dilemişti, Nusret hakkında soruşturma başlatılmıştı. O geceye dair utanç vesikasıydı.
Ve şimdi… Aynı senaryo THY EuroLeague finalinde! Bu kez adres Birleşik Arap Emirlikleri'nin başkenti Abu Dabi'de, kupa Fenerbahçe'nin, ama sahnede yine Nusret! Elinde bir telefon, basketbolcuların arasında arı gibi dolaşıyor, kameraya oynuyor, kupayla pozlar kesiyor. Başkan Ali Koç ile kupa elinde rahat rahat pozlar veriyor. Üstelik Sayın Al Koç bunu hiç yadırgamıyor sanki önceden planlanmış gibi. Takım mı? Arka planda siluet gibi kalıyor.
Peki, asıl soruyu soralım: Bu adamın orada ne işi var?
Daha önemlisi: Ona bu alanı kim açtı?
Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Ali Koç, çok şey bilen, çok okuyan, kurumsal duruşa değer veren bir isim. Ancak bu "PR kazasını" nasıl açıklayacak merak konusu. Takım kaptanlarının, koçun, hatta oyuncuların dahi kupayı doğru düzgün tutamadığı törende, en net görüntü "tuz" şovmeniyle başkanın yan yana pozu oldu. Yakıştı mı?
Basketbolcuların, koçun, sağlık ekibinin, menajerlerin aylarca harcadığı emek; bir Instagram şovunun fonu olamaz. O kupa sadece bir metal parçası değil, alın terinin simgesi. Ve o gecenin spot ışıkları, emek sahiplerinin üstünde parlamalıydı; bir restoran zincirinin maskotunda değil!
Spor sahası, şov sahnesi değildir. Bu alan, sadece hak edenlere aittir. Nusret'in değil, Baş antrenör Sarunas Jasikevicius, Marco Guduric, Wade Baldwin ,Devon Hall, Nigel Hayes'in, Melih Mahmutoğlu,Tarık Biberoviç, Sertaç Şanlı, Wilbekin'in, Yam Madar'ın hakkı vardı o kupaya sarılmaya. Sahne onların, gözyaşı onların, alın teri onların…
Ve bu utancı düzeltmek için hâlâ geç değil. Fenerbahçe camiası, başkanından açıklama bekliyor. Çünkü kupa, sadece kazanmakla değil; onu nasıl sahiplenip neye alet ettiğinle de ölçülür. Bu dünya kupası ödül törenini katlettikten sonra basketbola da sıçrayan et virüsü Nusret Gökçe'ye kim dur diyecek. Bundan sonra hedef te voleybol mu var?
