Haberler

Bülent Ersoy ve Zombi Makyajıyla Kutsal Damacana 5 Galası: Popüler Kültürün Ölümsüz Divası

Fatma Ece Gödeoğlu

Fatma Ece Gödeoğlu

İletişimci& Psikolog& SinemaTv Uzmanı
17.01.2025 04:23

Bülent Ersoy... Türk müziğinin zamansız, efsanevi ismi. Öyle bir isim ki, her an adını duyduğumuzda ya divalığıyla ya da gündelik yaşamın absürt halleriyle karşılaşıyoruz. Peki, Türk sinemasının absürt komedi ikonu "Kutsal Damacana 5"in galasına zombi makyajıyla katılmak ne anlama geliyor? Hangi içsel dürtü, onu bu noktaya getirdi? Zombi makyajı, bir dönemin kültürel ikonunun toplumsal hayata en beklenmedik şekilde müdahale etmesi değil mi?

Galada zombi makyajıyla boy göstererek adeta 'ölümsüzlük' temasını kendi imajıyla birleştirdi. Zombi olmasına rağmen, her bir adımında sahnedeki enerjisinden hiçbir şey kaybetmeyen bu 'canlı ölü' figürü, bir sanatçının kariyerinin ölümsüzlüğünü ve popüler kültürün ona nasıl şekil verdiğini simgeliyor. Bu performans, sadece ölüleri anmıyor, aynı zamanda popülerliğin dirilişini de temsil ediyor.

Bugüne kadar birçok şey gördük ama bir galada zombi makyajıyla yer alan bir diva beklemiyorduk. Bu makyaj, klasik bir korku filmi karakterinden ziyade sinemadaki ölümsüz ikonların yeniden doğuşunu yansıtıyordu. Zombi olmak, sadece ölü bir yaratık gibi davranmak değil; aynı zamanda kültürel bir direnişti. Bu görünüm, yalnızca bir makyaj meselesi değil; aynı zamanda toplumsal normlara ve sinema klişelerine karşı güçlü bir başkaldırıydı.

Bir düşünün: Bir divadan her zaman beklenen parlak elbiseler ve görkemli makyajlar yerine zombi makyajıyla kırmızı halıya adım attı. Bu ne büyük bir kültürel şok! Sahneye her zaman ihtişamla çıkan Bülent Ersoy, bu kez gerçeklik ve ölümsüzlüğü simgeleyen bir zombi olarak farklı bir sanatsal dile başvuruyor. İşin ironik yanı ise, bu haliyle bile bir diva olarak varlığını sürdürmesi. Sanki "Ölüler bile bir araya gelmek istediklerinde, benim gibi bir divanın peşinden gelirler" mesajını veriyordu.

Bu makyajla adeta filmin parodisini yaptı. "Kutsal Damacana 5" gibi absürt komedinin zirvesine ulaşmış bir yapımda galaya katılması, yalnızca sinemaya değil, popüler kültüre de bir gönderme. Zombi kimliği, herkesin bir biçimde ölümle yüzleşmeye çalıştığı ama hiç kimsenin gerçekten ölemeyeceği gerçeğini simgeliyor. Popülerliğin de bir çeşit ölümsüzlük olduğunu kabul etmek gerekiyor.

Bu absürt ve ironik seçimin altında derin bir anlam yatıyor. Bu görünüm, sinemadaki rolünden öte, toplumsal rollerin, kimliklerin ve klişelerin sorgulandığı bir performans. Ayrıca, zombi makyajıyla bu gala, sinemadaki kimliklerin değişkenliğini ve popülerlik süresinin ne kadar geçici olduğunu hatırlatan bir yorum niteliğindeydi. Kısacası, bu performans hem bir sanatçı olarak "ölümsüzlüğü" pekiştiriyor hem de absürt bir eylemle zamanın geçiciliğini hatırlatıyor.

Bir galada zombi makyajıyla boy gösteren Bülent Ersoy, pop kültürün ve Türk sinemasının en beklenmedik, en cesur yorumlarından birine imza attı. Artık kimse bir galada zombi makyajıyla şıklık ve zarafeti dengeleyen bir diva beklemiyordu. Ancak o, her zaman olduğu gibi, en absürt haliyle "ölümsüzlük" kavramını ve popülerliği yeniden tanımlamayı başardı.

title