Trump Dönemi Ticaret Politikaları ve Federal Rezerv ‘in Para Politikası

Ersoy Toptaş

Ersoy Toptaş

Ekonomist- Gazeteci
10.03.2025 04:37

Trump'ın "Önce Amerika" politikaları ve FED'le arasındaki gerilim, önümüzdeki dönemde ekonomiyi nasıl şekillendirecek? Federal Rezerve Economic Data (FRED) veri tabanının sunduğu son veriler ve piyasalardaki ilk tepkiler ışığında, Amerikan ekonomisinin Trump'la birlikte nasıl bir rota izleyeceğine yakından bakmaya çalışalım.

İşgücü Piyasası: Büyüme Dinamikleri ve Potansiyel Yavaşlama

FRED veri setinden elde edilen Toplam Tarım Dışı İstihdam (PAYEMS, mevsimsel olarak düzeltilmiş) verileri, 2024 başından 2025 başına kadar istikrarlı bir artış trendi sergiliyor. Şubat 2025 itibarıyla 159.218 (bin kişi) olarak kaydedilen bu değer, ABD işgücü piyasasının genel olarak pozitif bir görünüm sunduğunu teyit etti. Ancak, büyüme oranındaki azalma, işgücü piyasasının gelecekteki performansı açısından potansiyel riskleri işaret ediyor.

İşsizlik Oranı (UNRATE, mevsimsel olarak düzeltilmiş) ise aynı dönemde hafif bir yükseliş trendi göstermiş olup, Ocak 2024 'te %3,7 olan oran Şubat 2025 'te %4,1 'e yükseldi. Bu durum, işgücü piyasasında bir miktar zayıflama olduğunu gösterse de genel resim hala nispeten güçlüdür ve literatürdeki doğal işsizlik oranı tartışmaları bağlamında değerlendirilebilir.

Trump Dönemi Ticaret Politikalarının İşgücü Piyasası Üzerindeki Etkileri

Trump'ın özellikle tarifelere dayalı ticaret politikalarının, ABD işgücü piyasası üzerinde karmaşık ve heterojen etkilere sahip olduğu düşünülmektedir. Teorik çerçevede, tarifeler bazı sektörlerde (örneğin, yerli çelik ve alüminyum üreticileri) istihdamı artırırken, ithal girdi kullanan sektörlerde (örneğin, otomotiv sanayi) istihdam kayıplarına neden olabilmektedir. Ayrıca, ticaret savaşları nedeniyle artan belirsizlik, işletmelerin yatırım kararlarını ertelemesine ve istihdam yaratma konusunda daha temkinli davranmasına yol açabilmektedir. Bu durum, özellikle küresel tedarik zincirlerine entegre olmuş sektörlerde daha belirgin hale gelebilmektedir. Washington eyaletindeki tepkiler, bu politikaların bölgesel etkilerini ve adaptasyon mekanizmalarını anlamak açısından önemli bir vaka çalışması sunmaktadır.

Federal Rezerv 'in Para Politikası Stratejisi ve Enflasyonla Mücadele

Federal Rezerv 'in (Fed) enflasyonla mücadele amacıyla uyguladığı sıkı para politikası (faiz artışları ve niceliksel sıkılaştırma- QT), ekonomik büyüme üzerinde aşağı yönlü riskler yaratmaktadır. Yüksek faiz oranları, işletmelerin yatırım yapma maliyetini artırarak yeni işçi alımını zorlaştırabilir ve dolayısıyla işsizlik oranının artması na neden olabilir. Ancak, Fed Başkanı Jerome Powell' ın 7 Mart 2025 tarihli konuşmasında vurguladığı gibi, Fed politika belirleme sürecinde aceleci davranmayacak ve gelen verileri dikkatle değerlendirecektir. Powell'ın, ekonominin güçlü kalması ancak enflasyonun %2 hedefine sürdürülebilir bir şekilde ulaşmaması durumunda, politika kısıtlamasının daha uzun süre korunabileceğini belirtmiştir. Bu durum, FED'in "data-dependent" (veriye bağlı) yaklaşımının bir yansıması olarak değerlendirilebilir.

Teknik Analiz ve Piyasa Sinyalleri: İşgücü Piyasası Beklentileri

Teknik analizler de ABD işgücü piyasası nın geleceğine dair bazı ipuçları sunmaktadır. Hareketli Ortalama Yakınsama Iraksama (MACD) çizgisinin sinyal çizgisini yukarı yönlü kesmesi, kısa vadeli yükseliş trendinin devam edebileceğine işaret ederken, Göreceli Güç Endeksi (RSI)'nin 70'in üzerine çıkması piyasanın aşırı alım bölgesinde olduğunu ve bir düzeltme yaşanabileceğini göstermektedir. Ancak, bu teknik göstergelerin yorumlanması, ekonomik temellerin ve makroekonomik koşulların dikkate alınmasıyla birlikte yapılmalıdır. İşgücü piyasasındaki büyüme oranındaki azalma ise, orta ve uzun vadede işgücü piyasasının büyüme hızının yavaşlayabileceğine dair bir sinyal olarak değerlendirilebilir.

Trump'ın ikinci döneminde ABD ekonomisi, bir dizi önemli değişimle karşı karşıya kalacak gibi görünüyor. Ticaret politikalarında daha sert bir yaklaşım uygulayacak gibi görünüyor, bu da küresel ticareti olumsuz etkileyebilir. FED'le olan gerilimin de tırmanması olası, bu durum FED'in bağımsızlığını zedeleyebilir. Vergi indirimleri yeniden gündemde, bu da kısa vadede büyümeyi destekleyebilir ancak uzun vadede bütçe açığını artırabilir. Son olarak, Trump'ın politikaları doların değer kaybetmesi ne de yol açma olasılığı bulunuyor.

Sonuç olarak, ABD ekonomisi Mart 2025 itibarıyla Trump dönemi ticaret politikalarının etkileri ve FED'in para politikası kararları arasında bir denge arayışında. İşsizlik oranındaki hafif yükseliş ve işgücü piyasasındaki büyüme hızının yavaşlaması, ekonomik büyüme üzerinde aşağı yönlü riskler yaratıyor. Ancak, işgücü piyasasının hala güçlü olması ve istihdamın artmaya devam etmesi, ekonomik büyümenin sürdürülebilirliğini destekliyor.

title