Hiçbir şeye yetişemiyorum!
Elif Zorcan
Senin de aklının içinde ne yapsam yetişemiyorum, ya da yapılacak öyle çok işim var ki ve ben hiçbir şey yapmadan duruyorum düşünceleri dönüp duruyor mu?
Kendimi sokağa çıkma kısıtlamalarının da olduğu geçen pazar günü, bu düşünce içinde buldum. Yazmam gereken yazım, hazırlamam gereken sunumum, cevaplamam gereken maillerim, pişirmem gereken yemek, çocuklarla geçireceğim vakit, okumak istediğim kitap derken liste uzadı da uzadı.
Ayrıca buna ek olarak, bir de tam enerji kaçakları teriminin hakkını veren, satmak istediğim ürünlerin çekilmesi gereken fotoğrafları ve onların o uygulamaya yüklenmesi meselesi var ki, önümde resmen Everest Dağı kadar büyüdü de, büyüdü.
Bir de, ailevi bir gündemden dolayı, yaptığımız bir araştırma var. Bir anda çözüme ulaşacak bir konu olmasa da, onunla uğraşıp sonuç alamamış olmak beni bunaltınca, en sevdiğim şeylerden biri olan yemek pişirmeye girdim mutfağa. Sağlıklı bir kurabiye yapayım dedim. O stresle nasıl bir tarif uydurduysam, o da olmadı vesselam.
Ama bir an durdum ve dedim ki, Elif neden hemen ve anında çözüm bekliyorsun? Bırak bakalım, aradığın şey sana gelsin. Olacak olan da ne olursa olsun gerçekleşmiyor mu sonuçta? Bu kısa vadedeki bir gündemi rafa kaldırmak rahatlattı beni.
Sonra, bugün neler yaptım diye düşündüm. Sabah sporum da dahil olmak üzere bir sürü iş yapmıştım. Diğer işlerin de o an için aciliyeti yoktu zaten, peyder pey yapmaya devam ediyordum. E öyleyse neden kendimi hiçbir şey yapmıyor gibi hissediyordum?
Meğer yazının başında saydığım o liste, benim ne kadar şey yaparsam yapayım asla kendime yeterli gelmediğimi düşündürecek kadar kabarıkmış. Ve yapamadığım her bir madde ise, benim enerjimi çalan vampirlere dönüşüyormuş.
Yaptığım şeyleri şöyle bir gözden geçirmek bile beni çok rahatlattı. Bir liste yaptım. Aklımdan gitsin diye yapılacak her şeyi yazdım. Sonra da yaptıklarımın üzerini çizdim. En kısa sürede yapacaklarım için de tek tek niyet etmeye karar verdim. Sadece yapacağım işe odaklanarak, diğerlerini beklemeye alarak. Ve beklemeye aldığımı onlara da bildirerek kendimi sıkıştırmamaya karar verdim.
Bu aşırı eril olan bu davranışımı ve yaklaşımımı, dişil enerji ile dengelemem aslında. Eğer bunu ben, iradî olarak yapmasaydım, denge yasası bunu dengelemek adına bana daha sarsıcı bir şey yaşatacaktı. Çok eril olan davranışlarımız, bizi durduracak ve yavaşlatacak eylemleri- durumları kendimize çekmemizi sağlar. Plan yapmak iyidir, güzeldir ancak her adımını planlamak değil.
Ufak ve kısa vadeli planlarla ilerlemek, yaptıkça fark etmek. Durmak ve şükretmek en güzelidir.
Şuan üstümden çok ağır bir yük kalkmış gibi hissediyorum. Evet o yapılacak listem yok olmadı ama bak bu yazımı bitirdim bile. Demek diğerleri de bitecek. Yavaş ve telaşsız..
Dilerim sen de kendine aldığın yükleri ve sorumlulukları ayrıştırabilir ve kendini sıyırıp alabilirsin.
Sevgimle
Elif Zorcan