Haberler

Mikro şebeke enerji yönetim sistemleri

Prof. Dr. Serhat Yüksel

Prof. Dr. Serhat Yüksel

İstanbul Medipol Üniversitesi
20.09.2021 01:36

Enerji tüketimi sonucunda meydana gelen çevre kirliliği tüm dünyayı tehdit etmektedir. Bu yüzden, birçok farklı ülkede bu sorunun çözümüne yönelik doğru tedbirlerin alınabilmesine yönelik çok yönlü çalışmalar yapılmaktadır. Bu problemin en temel kaynağının fosil yakıtlar kullanılarak enerji elde edilmesi olduğu kabul edilmektedir. Fosil yakıtlar ile enerji üretirken ciddi ölçüde karbon gazı ortaya çıkmaktadır. Bu durum da canlıların sağlıklarına risk oluşturmaktadır.

Bundan dolayı, temiz enerji kavramı dünya genelinde ilgi çekmeye başlamıştır. Doğal kaynaklar yardımıyla enerji üretilmesi sonucunda bahsi geçen bu zararlı gaz meydana gelmeyecek ve çevre kirliliği problemi de daha yönetilebilir hale gelecektir. Buna karşın, temiz enerji kaynaklarından elde edilen enerji miktarı bazı zamanlarda farklılık gösterebilmektedir. Bu durum da elde edilen fazla enerjiyi depolama ihtiyacı ortaya çıkartmaktadır. Bunun sonucunda da enerji üretim sürecindeki maliyetler artacak ve bu da enerji yatırım projelerinin karlılığını azaltacaktır.

Mikro şebeke (Microgrid) enerji yönetim sistemleri temiz enerjinin daha etkin bir şekilde kullanılabilmesine önemli ölçüde katkı sağlamaktadır. Bu sistemde sadece bir ev değil bir grubun ortak bir şebeke kullanması söz konusudur. Bu grup, bir apartman, mahalle veya bir köy olabilmektedir. Bu sistem içerisinde, grup içerisindeki her kesim temiz enerji sistemleri ile elektrik üretmektedir. Başka bir ifadeyle, enerji tüketenler aynı zamanda enerji de üretmektedirler. Ayrıca, fazla enerjinin depolanması için ortak bir akü mevcuttur. Son olarak, bu hususlar da talep duyulan enerji için yeterli olamayacağı durumlarda, enerji ihtiyacının giderilebilmesi için bir şebeke bulunmaktadır.

Bu sistemin en büyük avantajlarından biri üretin fazla enerji etkin bir şekilde değerlendirilebilmektedir. Örnek olarak, bu grup içerisinde hem ürettiği enerjiyi kullanamayarak enerji fazlası olanlar hem de ürettiğinden daha fazla enerji tüketenler olabilmektedir. Böyle bir durumda, enerji fazlalığı olan kesimler bu fazlalığı, enerjiyi daha fazla tüketenlere satabilmektedirler. Başka bir ifadeyle, yüksek miktarda enerji kullananlar bu ihtiyaçlarını şebekeye başvurmadan diğer kesimlerdeki fazla enerji ile giderebilmektedirler.

Ayrıca, fazla üretilen enerjiye yönelik grup içerisinde tüketim talebi bulunmayabilir. Böyle bir ortamda, üretilen fazla enerji aküler yardımıyla depolanmaktadır. Akülerin de tamamen dolduğu durumda, üretilen fazla elektrik şebekeye verilmektedir. Öte yandan, temiz enerji sistemiyle üretilen tüm enerji grup içerisindeki kurumların ihtiyaçlarını karşılamıyorsa, şebekeden enerji talep edilebilmektedir.

Buradan anlaşılabileceği üzere, microgrid enerji yönetim sistemleri sayesinde temiz enerji kullanımı daha da yaygınlaşacaktır. Bu sistem sayesinde, temiz enerji yatırımlarının en önemli sorunlarından biri olan yüksek maliyet probleminin çözümü daha mümkün olabilecektir. Belirtilen hususlara ek olarak, enerji üreten kesimler fazla enerjilerini grup içerisindeki başkalarına satarak gelir elde edebileceklerdir. Diğer bir deyişle, enerji tüketicileri aynı zamanda bu sistem sayesinde enerji yatırımcıları da olabileceklerdir.

title