Haberler

Jeotermal Enerji Yazıları 3 – Eleştiriler

Prof. Dr. Serhat Yüksel

Prof. Dr. Serhat Yüksel

İstanbul Medipol Üniversitesi
26.07.2021 03:17

Jeotermal enerji temiz enerji kaynağı olarak bilinmektedir. Bu bağlamda, ülkelerin bu enerji projelerine yatırım yapması uzmanlar tarafından tavsiye edilmektedir. Buna karşın, jeotermal enerjiye yönelik bazı eleştiriler de söz konusudur. Bu yazımızda da bahsi geçen bu eleştirilerin detaylandırılması hedeflenmektedir. Öte yandan, belirtilen bu problemlerin çözümüne yönelik öneriler de paylaşılacaktır. Yazımızın ileriki bölümlerinde de görülebileceği gibi, bu eleştiriler jeotermal enerjinin doğasında olan problemler değildir. Belirtilen bu eleştiriler jeotermal enerjinin kullanımı sırasında meydana gelen yanlış uygulamalardan kaynaklanmaktadır.

Jeotermal enerji ile ilgili önemli eleştirilerden biri tesisin aşırı derecede gürültülü olmasıdır. Belirtilen bu durum özellikle tesise yakın yerde yaşayan kişiler için önem arz etmektedir. Bu durum da jeotermal enerjiye yönelik karşıt görüşlerin oluşmasına yol açmaktadır.

Jeotermal suları taşıyan borular içerisinde belirli bir zaman sonra kireçlenme sorunu yaşanma ihtimali bulunmaktadır. Bu kireçlenme probleminin giderilebilmesi için çözüm olarak borular içerisine asit verilmesi tercih edilebilmektedir. Bahsi geçen bu boruların patlaması durumunda, boru içerisindeki su tarım arazilerine zarar verebilmektedir.

Jeotermal enerji elde edebilmek için yer altındaki sıcak su yer yüzüne çıkartılmaktadır. Bunun ardından, bu sıcak su daha sonra soğutularak yeniden yer altına gönderilmektedir. Bu süreçte sular bazı kimyasal maddeler ile temas edebilmektedirler. Dolayısıyla, bahsi geçen sudan elektrik elde edilmesi sürecinde, bu su buharlaşmaktadır. Kimyasal maddeler ile temas eden suların buharlaşması sürecinde atmosfere bazı zararlı gazlar salınabilmektedir. Bu durum hem kötü kokunun oluşmasına sebebiyet vermekte hem de canlıların sağlığını tehdit etmektedir.

Son olarak, jeotermal enerjinin elde edilmesi sürecindeki bazı yanlış uygulamalardan dolayı, bölgede su sıkıntısı meydana gelebilmektedir. Örnek olarak, jeotermal enerji çalışmaları sonucunda sudaki tuz miktarı artabilmektedir. Öte yandan, yer altından çekilen suyun bazı durumlarda tamamen yer altına gönderilmemesi de söz konusudur. Bu yanlış uygulamadan dolayı bölgede kimyasal içeren sular akmaktadır. Bu durum da tarım alanlarına önemli boyutlarda zarar vermektedir.

Yukarıda jeotermal enerji sürecindeki yanlış uygulamalardan dolayı meydana gelen dört farklı eleştiriden bahsedilmiştir. Aşağıda bu eleştirilerin çözümüne yönelik öneriler paylaşılmaktadır.

1) Gürültü probleminin çözülebilmesi için tesise ses bariyerlerinin kurulması önem arz etmektedir. Öte yandan, jeotermal enerji santrallerinin yakınında yerleşim yeri olmaması da tercih edilebilir.

2) Patlayan borulardan akan suların tarım arazilerine yarattığı sorunun önlenebilmesi için tesiste sağlam malzeme kullanılması gerekmektedir. Örnek olarak, kullanılan boruların sağlam olması durumunda, patlama riski de minimize edilebilecektir. Belirtilen bu durum yasal düzenlemelerle de güçlendirilebilir.

3) Jeotermal kaynak sularının kimyasal maddeler ile temas etmesi engellenmelidir. Bunun mümkün olmadığı durumda ise karbon yakalama teknolojisi gibi uygulamalar ile zararlı gazların atmosfere salınması önlenmelidir.

4) Yer altından çekilen suyun tamamen yer altına gönderilmemesi sonucu tarım arazilerinin zarar görmesi çok önemli bir problemdir. Bu sorunun önüne geçebilmenin en etkin yönü ise etkin bir denetim mekanizmasının varlığıdır. Devlet yetkilileri tarafından yapılacak olan periyodik denetimler sayesinde bu hususun sürekli kontrol edilmesi gerekmektedir. Bu kurala uymayanlara uygulanacak olan ceza miktarı da ciddi boyutlarda olmalıdır. Bu sayede, belirtilen bu problemin önüne geçebilmek mümkün olabilecektir.

title