Rahmetli Barış Manço'nun her bayram her mekânda çalınan, her paylaşıma eklenen şu meşhur şarkısını unutmak mümkün değil.
Bugün bayram/ Erken kalkın çocuklar/ Giyelim en güzel giysileri/ Elimizde taze kır çiçekleri/ Üzmeyelim bugün annemizi.
Nakaratını ezberden okur birçoğumuz ama şarkının o mahzun, o buruk ve kırık girişi var ki yerini hiçbir söz tutamaz, anneye duyulan özlemi ifade etmekte.
Sen gittin gideli/ İçimde öyle bir sızı var ki/ Yalnız sen anlarsın/ Sen şimdi uzakta/ Cennette meleklerle/ Bizi düşler ağlarsın.
Her bayram sabahı, bir sütlaç kokusunda annesini özleyen, mezarlıklarda teselli bulmaya çalışan nice insan tanırım. Şekeri elinden alınmış çocuk misali, kırılmış özlemleriyle mezar taşlarına uzanır elleri.
Her bayram o öpülesi elleri, arayan ama artık elleri öpülesi olacak kadar yaşlansa da anne ve babasının özleminde büyüyemediğini, büyümek istemediğini anlatan nice insan tanırım.
Onlar da bir bir kaybolmaya başladı. Duygularını sarıp bohçalarına çekilip gittiler evlerimizden. Artık bayram sabahı bile, kapısı vurulmayan, zili çalmayan evlerde oturuyoruz.
Hatta o evleri de bayram arifesi boşaltıp, bayramın hiç uğramadığı tatil beldelerinde, bayramı bir deniz tatiline dönüştürenlere döndük.
Ne erken kalkan çocuklar kaldı artık, ne de bayramınız kutlu olsun diye şen şakrak bağıran o çocuklara açılan kapılar.
Bayram şekeri mi, o zaten her zaman, her yerde, herkesin elinde kıymeti harbiyesi kalmadı hiç birinin.
İçini, boşalttığınız bayramlarınızı, bir deniz kıyısında güneş tatili formunda yaşayıp içini boşalttığınız o duyguları paylaşmayın bari. Yalan söylemeyin.
Hiç birinizin o bayramları özlediği ve yaşamak istediği de yok. Bir sahilde, uzandığınız şezlongtan attığınız bir toplu mesajla, hangi çocuğunuza, yaşadığınız o bayramları ya da duyguları anlatmaya başarabilirsiniz ki. Hiç çabalamayın bile.
Hele bir de sakın ama sakın 'nerde o eski bayramlar' cümlesine sığınmayın bari o sığınağı yaşamadığınız o yalan duygular ve özlemlerle kirletmeyin.
Bugün bayram/ Erken kalkın çocuklar/ Giyelim en güzel giysileri/ Elimizde taze kır çiçekleri/ Üzmeyelim bugün annemizi.
İyi bayramlar size değil ama üzdüğünüz o mübarek annelerinize, o mezar taşını boş bıraktığınız annelerinize…
