Başıboş Köpek Sorunu
Çiğdem Sidar Ceylan
Sahipsiz köpeklere yönelik düzenlemeleri içeren 17 maddelik 'Hayvanları Koruma Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi' TBMM Genel Kurulunda kabul edildi. Aylardır gündemde olan ve kamuoyunda başıboş köpek yasası olarak bilinen yasa çok tartışıldı. Ülkemizde pek çok alanda görülen 'bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olma' belki de en çok bu konuda belirgin bir şekilde ortaya çıkıyor. Peki yönetenler neden bu kanunda bir değişiklik yapma yoluna gitti.
Güvenli Sokaklar ve Yaşam Hakkını Savunma Derneğince hazırlanan Başıboş Köpek Sorunu Raporundan derlenen bilgilere göre, Türkiye'de yaşayan yaklaşık 5 milyon sahipsiz köpek doğrudan veya dolaylı yollardan insanların ölmesine ve yaralanmasına neden oluyor. Raporda, son 2 yılda Türkiye'de 50'si çocuk, 107 kişinin köpek saldırılarında hayatını kaybettiği ifade ediliyor. Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü verilerine göre de Türkiye'de kuduz riskli temas sayısı 2023'te 438 bine ulaştı. Özellikle köpek dışkısından bulaşan ve çok ağır cerrahi maliyetleri olan "kist hidatik" hastalığı 2005-2019 arasında 8,8 kat arttı. ABD, İngiltere, Fransa, Almanya, Hollanda, Çek Cumhuriyeti, İrlanda, Finlandiya, Japonya, İsveç, Norveç, Kanada ve Avustralya gibi ülkelerin dışişleri bakanlıkları, resmi internet sitelerinde Türkiye'ye gidecek vatandaşlarına "saldırgan başıboş köpekler" ve "kuduz" riski hakkında uyarılarda bulunuyor.
Durum bu ve maalesef çok vahim. Öncelikle sorunun varlığını kabul etmek gerek. Her konuda olduğu gibi toplum bu meselede de ikiye ayrıldı. İfrat ve tefrit noktasındayız. Türkiye'de başıboş köpek sorununun olduğunu kabul etmeyen, yaşanan ölüm ve yaralanma vakalarını görmezden gelen ve sesi çok çıkan bir kesim, alınacak her türlü tedbire karşı çıkıyor. Diğer taraftan başka bir kesim de hiç vakit kaybetmeden tüm başıboş köpeklerin itlaf edilmesi gerektiğini söylüyor. İnsan hayatı ve güvenliğinin söz konusu olduğu böyle önemli bir konuda bile "particilik" yapılıyor. Konuyu gündeme taşıyan iktidar olduğu için muhaliflerin önemli bir kısmı konu hakkında bilgi sahibi olmadan eleştirirken, iktidar yandaşı medya ise hararetle sanki Türkiye'nin en önemli sorunu buymuş gibi sürekli konuyu birinci gündem yapıyor. Aslında bu sorunu çözmek zor değil. Akıl ve sağduyumuzu dinleyerek ama vicdanı da bir kenara bırakmadan yapılması gerekenler yapılmalı. Amerika'yı yeniden keşfetmeye gerek yok. Bu konuda dünyanın gelişmiş ülkelerinde alınan tedbirleri, yapılan işlemleri uygulamak en doğrusu. 2024 yılında hala kuduz vakalarını, hayvan saldırılarında ölenleri konuşmak bu ülkenin ayıbı, harekete geçmek mecburiyetindeyiz.