Çiğdem Sidar Ceylan

Asabiyet ve Cinayet

20.07.2025 23:35
Haber Detay Image

Filmler mi gerçek hayattan uyarlanıyor yoksa hayat mı filmleri yaşama taşıyor? Sinemanın en bildik en klişe ikilemlerinden biridir. Toplum olarak devamlı cevabı iki seçenekli sorulara muhatap oluyoruz.

Bu da acınası hallerimizden, katı esnemez çatışmaya gebe durumlarımızın başında gelir. Bir çoğumuz için bir şey ya siyah ya da beyazdır. Oysa ki beyazdan siyaha binlerce farklı renk ve ton olduğunu düşünmez, siyah isek beyaza, beyaz isek siyaha düşmanızdır. Doğru ve mutlak olan biz isek biz olmayan herkes zıddımızdır ki renkler içerisinde zıddı olan sadece iki renk vardır. Kİ onlarında renk olup olmadığı tartışılır.

Bugün okuduğum ve izlediğim görüntüler üzerinden hayretlere düştüğüm bir olay var ki on yıl önce izlediğim bir filmi hatırlattı bana.

Orijinal adı Relatos Salvajes olan Türkiye'de Asabiyim Ben başlığıyla gösterilen 2013 yapımı film, altı kısa filmden oluşuyor. Her biri birbirinden bağımsız bu altı kısa filmin her biri asabiyet üzerine kurgulanmış altı hikayeden oluşuyor.

Her an insanın ayağının kayıp kendini, kin, nefret ve intikam zemininde düşüp cinnet haline girebileceğine dair izlenebilecek iyi bir film.

Yolsuzluklar ve yozlaşma içerisinde debelenen bir ülkede, çaresizlikle, öfke patlaması yaşayan bireylere ilişkin 6 kısa film.

Muhtemelen kısa bölümlerinden bazıları, sosyal ağlarda birçoğunuzun karşısına çıkmıştır. Özellikle hayatının her evresinde kendisine kazık atan bireylerin, çeşitli bahanelerle aynı uçağa binmesini sağlayıp uçağı, içindekilerle birlikte, bahçesinde oturmuş dinlenen anne babasının üstüne düşüren Pasternak'ın hikayesi.

Filmi aklıma getiren olay ise dün bir camide cemaatle namaz kılarken secdeden kalktığı anda 63 yaşındaki bir adamın, 32 yaşındaki bir psikopatın bıçaklı saldırı sonucu hayatını kaybetmesi.

Araç park etme tartışmasıyla başladığı söylenen hadisenin görüntüleri ortaya çıkınca. Nasıl bir sinir ve asabiyetle işlendiyse artık, katil maktulü secdeden kalktığı an boğazından bıçaklayıp gidiyor ama adam boğazını tutup ayağa kalkıyor sendeleyip tekrar düşüp kalkıyor.

Adam onca insanın içerisinde, dönüp yere düşmüş adamı defalarca bıçaklayıp öldürüyor.

Sebep? Park yeri tartışması.

Bir insan bu kadar mı teslim olur o asabiyete. Bir ibadethanede ibadet halindeki bir adamı onlarca insan içerisinde defalarca bıçaklayıp öldürebilecek kadar mı?

Bu asabiyetin tek kaynağı park yeri tartışması mı? Hiç sanmıyorum.

Ahlaksızlık ve tahammülsüzlüğün bu boyutlara kadar tırmanmasının üstüne ciddi bir bilimsel araştırmanın yapılması ve varılacak sonuçlara ilişkin toplumsal rehabilitasyona ilişkin çözüm önerilerinin ortaya konması gerekiyor.

Geciktirilmeden bir an evvel benzer olayların yaşanmaması için…

Yazarın Tüm Yazıları

title