Türkiye’de teknolojinin yeni adımı “5G”
Burak Ertuna
1950'li yıllarda öncülüğünü ABD'nin yaptığı, bilgisayar geliştirme uygulamalarında kullanılmak üzere, uzaktan veri alış verişini gerçekleştirilebilecek bir servis arayışı içine girildi. 1960 ve 1970'li yıllarda haberleşme ağlarının çeşitliliği artırılmıştır. İnsan yaşantısını haberleşme açısından daha kolay hale getirmek amacıyla, taşınabilir cihazlar üretilmiş ve bilgiye her an her yerde ulaşılabilmesi için kablosuz iletişim kanalları tasarlanmıştır.
21. yüzyılda siyasi, ekonomik, askeri, sosyal ve sağlık gibi birçok alanda internetin kritik öneme sahip olduğunu biliyoruz. Gelişen teknolojilere ayak uydurabilmek için, her geçen gün insan beyninin hızlı, pratik ve çok yönlü çalışması gerektiği gibi, internet hızının da bu yönde artması gereklidir. Bir zamanlar kullandığımız 2G seviyesindeki hızlar, geliştirilen bilgisayar ve telefonlarda artık görevini yerine getiremez olmuş ve akabinde 3G teknolojisi hayatımıza girmiştir. Tıpkı 2G örneğinde olduğu gibi, Ar-ge çalışmaları konusunda zamanın en büyük yardımcısı olan 3G'nin de rafa kaldırılma vakti gelmiştir. Hayatımıza girdiğinden bu yana, sistemlerin işleyişini üst seviyelere çıkarmasıyla adından söz ettiren 4G ve 4.5G teknolojisi, insanlığın geleceğini kolaylaştırdığı gibi aynı zamanda da tehlikeye atacak yeni bir sistemin öncüsü kabul edilmektedir.
Dünyamızda her şey hızlanıyor. Ulaşımda yüksek hızlı trenler, ses hızını aşan uçaklar, daha hızlı otomobiller… İnsanoğlunun yeni gereksinimi HIZ! Peki, bunun dezavantajı yok mu? Elbette var. Daha hızlı hareket eden araçlar, bir engelle karşılaştıklarında, normal hızda ilerleyenlere göre daha büyük yıkıma uğrarlar ya da uğratırlar.
5th Generation, 5'nci Nesil kısaca 5G olarak isimlendirilen, normalden daha yüksek frekanslarda işlem yapılmasını, bunun sayesinde birçok sektörde 4.5G'ye göre en az 100 kat daha fazla bağlantı hızı sağlayabilecek bu sistemden bahsedelim.
Şimdiye dek kullanmadığınız bir internet hızı düşünün. Mobil cihazımızda, bilgisayarımızda öylesine seri veri akışı oluyor ki, istediklerimizi çevrimiçi ortamda anında yapabiliyorsunuz. Tüm bu güzel gelişmelerin yanında bir anti-gelişme yaşanabileceği aklınıza gelir mi? Bazı araştırmacılar 5G teknolojisinin kullanıldığı ülkelerde sağlık açısından olumsuz sonuçlar doğurmaya başladığını, kesin etkisinin ise uzun vadede görüleceğini söylemektedir. Buna karşın Dünya Sağlık Örgütü (WHO) böyle bir etkinin oluşmayacağı ve sistemin güvenli olduğu yönünde açıklamalar yapmıştır. Bir başka endişe, bu kadar hızlı veri alışverişi sırasında bilgilerin, belgelerin güvenliği konusudur. 4G ve öncesindeki sistemlerde veri akışı küçük mikroçiplerle ve denetlenebilir yapılarla gerçekleştirilmekteydi. 5G ile birlikte, yazılım konusunda gelişmiş bir teknoloji hayatımıza girdi. Çok daha fazla internet protokolü ile dağıtım yapılmaya başlandı ve denetleme-kontrol mekanizmalarının geliştirilmesi ihtiyacı duyuldu. Yeni yazılımlar yardımıyla, bu hızın güvenliği kontrol edilebilir duruma gelmiştir.
Çağın gereği teknoloji, teknolojinin gereği hızdır. İnsan, çağa ayak uydurabildiği düzeyde gelişir. Bu teknolojinin ülkemizde kullanılması elzemdir. Ülkemizin geleceğine ve teknolojimize sahip çıkılmalıdır. Gelişmiş ülkelerin gerisinde kalmamak adına bu tür gelişmeler takip edilmeli ve desteklenmelidir.