Sürdürülebilir moda
Beyza Gemci
Sanayi devrimiyle ortaya çıkan hızlı modayla beraber doğal kaynakların geleceği düşünülmeden kullanılması, kirletilmesi ve onlara zarar verilmesi günümüzde bilinçli tüketicilerin çevreye karşı sorumluluk bilinci üstlenerek sürdürülebilirlik kavramını dillendirmeye ve çeşitli sektörlerden bu anlayışa uygun üretimleri talep etmeye başlamışlardır.
Sanayi devriminden sonra hızlanan moda ve tekstil endüstrisinde, yavaş hareketiyle birlikte sürdürülebilirlik kavramı da zamanla ortaya çıkmıştır.
Sürdürülebilir moda; etik moda ya da ekolojik moda olarak da adlandırılabilir. Sürdürülebilirlik; çevre dostu bir yaklaşımdır. Adında ekonomik kaygılar uyandırsa da salt ekonomik kaygılara karşı gelişen bir kavram değildir.
Sue Thomas'a göre "sürdürebilirlik; çalışanlar, tüketenler, hayvanlar, toplum ve çevre üzerinde pozitif tesiri bulunan tasarımcı, tüketici veya üretim biçimlerine işaret eder." (2008,583)
Gilman (1992) sürdürülebilirliği "Sürdürülebilirlik, toplumun, ekosistemin ya da devam eden herhangi bir sistemin ana kaynakları tüketmeden belirsiz bir geleceğe dek işlevini sürdürmesidir" şeklinde tanımlamıştır. (Sustainability By Robert Gilmanfrom)
"Sürdürülebilirlik" kavramından ilk kez, 1972 yılında yayımlanan "Büyümenin Sınırları 2" adında bir raporda söz edilmiştir. Bu raporla beraber 'sürdürülebilirlik' kavramı Birleşmiş Milletler'de tartışılmış ve destek görmüştür.
Sürdürülebilir modanın amacı; sektörde kullanılan ve çevreye/insanlara zarar veren kimyasalların, çevre dostu ürünlerle değiştirilmesini sağlamaktır. Böylece, gelecek nesiller ve diğer tüm canlılar için yaşanabilir bir dünya meydana gelecektir. Aynı zamanda dünyanın sınırlı kaynakları gereksiz yere harcanmamış ve karbon ayak izi azaltılmış olacaktır.
Sanayi Devrimi öncesinde tekstil endüstrisinin gelişmişliğinin az olması, malzemelere zor ulaşım nedeniyle alınan kıyafetler uzun süreli olarak kullanılıyordu. Tamir ve onarım yoluyla giysilerin ömrü uzatılıyordu. Lakin günümüzde imkanların oldukça gelişmiş olması ve erişilebilirlik nedeniyle tamir ve onarım önemini kaybetti. Bu nedenle kavramın bir diğer amacı ise, "Sürdürülebilirlik" destekleyicileri olan tüketicilerin bu kavram doğrultusunda üretilen kıyafetleri tercih etmesidir.
Moda ya da diğer sektörler arasındaki sürdürülebilirlilik kavramı açısından ortak bir nokta vardır ki o da: çevreye zarar vermeyen uzun ömürlü ürünler tasarlayıp satışa sunmak ve geleceğe yaşanabilir bir tabiat bırakmak. Çevreye zarar veren sektörlerden biri olan tekstil/moda endüstrisinden bazı markalar son yıllarda bu kavrama destek vermek amaçlı özel koleksiyonlar çıkarmaktadır.
Bu markaların ortak özellikleri organik-doğal kumaşlar kullanmalarıdır. Kullandıkları materyallere örnek olarak: Mantardan üretilen vegan deriler, keten kumaşlar, örümcek ipeği, geri dönüştürülmüş plastikler, pamuklu kumaş artıkları, hayvan yünleri, kenevir içerikli kumaşları verebiliriz.
Sürdürülebilir yaşam hedefinde olan tüketicilere ise sıklıkla yapılan öneriler şunlardır:
1. Daha az enerji tüketmeleri
2. Mümkün olduğu sürece araç yerine bisiklet ya da yürüyüşü tercih etmeleri
3. Kağıt israfını azaltmak için dijital dönüşüme önem vermeleri
4. Kullan at ürünler yerine uzun ömürlü ürünleri satın almaları
5. Plastik poşet kullanmamaları
6. İhtiyaç fazlası alışveriş yapmamaları
Sizin de böyle bir yaşam ve geleceğe daha yaşanılır bir dünya bırakma hedefiniz varsa bu önerilere göz atabilirsiniz.