Türkiye'de vergi denetim sistemi, yıllardır klasik yöntemlerle yürüyordu. Ancak dijitalleşen dünya, vergi kaçakçılığıyla mücadelede de yeni araçlar gerektiriyor. Hazine ve Maliye Bakanlığı bu ihtiyaca yanıt olarak, "Kuruluş Gözetimli Analiz Sistemi" yani KURGAN adını verdiği yeni bir yapıyı hayata geçirdi.
Bu sistem, kısaca mükelleflerin tüm mali hareketlerini dijital olarak izleyen, riskli işlemleri erken aşamada tespit eden ve gerektiğinde uyarı gönderen bir analiz ağı. Amaç, denetimi sadece cezalandırıcı bir mekanizma olmaktan çıkarıp, önleyici bir sisteme dönüştürmek.
E-fatura, e-defter, banka kayıtları, sözleşmeler, hatta lojistik verileri dahi bu sistemin analizine dâhil. Kısacası, vergi incelemesi artık sadece bir müfettişin masasında değil, yapay zekâ destekli bir veri havuzunun içinde yürütülecek.
Bir Hukukçu Gözüyle KURGAN
Vergi Usul Kanunu, uzun yıllardır vergi denetimlerinin çerçevesini çizen temel kanundur. Ancak KURGAN, klasik bir denetimden farklı olarak, otomatik veri analiziyle riskli mükellefleri belirliyor. İşte tam da bu noktada hukukçuların üzerinde durması gereken birkaç önemli mesele ortaya çıkıyor.
Birincisi, masumiyet karinesi. Sistem bir mükellefi "riskli" olarak sınıflandırdığında, henüz resmi bir inceleme başlamadan o kişinin itibarı zedelenebilir. Bu durum, ticari hayatın doğrudan içinde yer alan firmalar için oldukça ciddi sonuçlar doğurabilir.
İkinci olarak, "bilmeden sahte belge kullanma" savunması. Vergi hukukunun en tartışmalı alanlarından biridir. KURGAN ile birlikte bu savunmanın artık zayıflayabileceği konuşuluyor. Eğer sistem, bir mükellefi sahte belge kullanıcısı olarak işaretlerse, ispat yükü büyük oranda o kişiye geçecektir. Bu da adil yargılanma hakkı açısından dikkatle ele alınması gereken bir durumdur.
Veri Güvenliği ve Kişisel Mahremiyet
KURGAN, binlerce şirketin ve milyonlarca vatandaşın verisini aynı çatı altında topluyor. Bu da Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında çok sıkı bir denetimi gerektiriyor. Verilerin kimlerle paylaşıldığı, nasıl işlendiği, hangi algoritmalarla analiz edildiği konusu son derece önemlidir. Unutulmamalıdır ki, dijital denetimin başarı ölçütü sadece doğruluk değil, aynı zamanda güvenilirliktir.
Mali Müşavirlerin Artan Sorumluluğu
Yeni dönemde mali müşavirlerin rolü hiç olmadığı kadar büyüyecek. Artık sadece kayıtların doğruluğunu sağlamak değil, aynı zamanda sistemin uyarılarını takip etmek, mükellefi bilgilendirmek ve gerekli düzeltmeleri yönlendirmek de onların görev alanına girecek. Bu durum, mesleki sorumluluğun hukuki boyutunu da genişletiyor.
Dijitalleşme Adaletle Dengelenmeli
KURGAN, Türkiye'nin vergi denetiminde dijital dönüşümünün önemli bir adımıdır. Ancak teknolojik gelişmeler hukuk ilkeleriyle dengelenmediği sürece, sistemin güven duygusu zedelenir.
Eğer bu sistem şeffaf bir biçimde işletilir, veri güvenliği sağlanır, mükellefin savunma hakkı korunur ve cezai süreçler orantılı yürütülürse; KURGAN vergi adaletine ciddi katkı sağlayabilir.
Ancak unutulmamalı: Hukukun amacı cezalandırmak değil, adaleti tesis etmektir. Dijital gözetim, bu temel ilkeyi güçlendirdiği ölçüde değerlidir.