Evet sevgili okur… Yine geldik o meşhur soruya:
"Evde patron kim?"
İster apartman dairesinde otur, ister Élysée Sarayı'nda yaşa…
İster minibüste seyahat et, ister cumhurbaşkanlığı uçağında.
İster kiranı zor öde, ister nükleer kodlara sahip ol…
Evin kapısı kapandığında patron kimse, dünya bile ona selam durur.
MACRON'LARDA PATRON BELLİ
Geçtiğimiz günlerde Fransız mutfağından çıkma evlilik soslu bir skandal düştü önümüze.
Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve eşi Brigitte Hanım uçağın merdivenlerinden iniyor…
Brigitte'in surat asık, belli ki kabin basıncından ziyade ev içi basınç artmış!
Hop! Küçük bir itiş… Macron bir adım geriye!
Ve sonra… MANŞET:
"Macron eşinden dayak yedi!"
Yahu yapmayın Allah aşkına.
O bir tokat değil, evli barklı bir kadının evdeki pasif agresyonudur.
Yani "git bi kenarda dur da ben öne geçeyim" jesti.
Ve Macron da büyük ihtimalle o hareketin anlamını anında çözmüştür.
Çünkü ilk değil. Çünkü tek değil.
HER EVDE BRIGITTE VAR!
Şöyle bir düşünün…
Hangimiz evde "şu bardakları kaldır artık" cümlesine dirsek temaslı bir jestle karşılık almadık?
Ya da "ben çocuğa bakıyorum, sen de çöpü at!" cümlesiyle günde üç kere yönetim devri yaşamadık?
Brigitte Hanım bir örnek sadece.
Yani açık konuşalım, her evin küçük çaplı bir Brigitte'i vardır.
Ve her Macron'un arka planında bir iç ses yankılanır:
"Patron sensin san ama önce şu bulaşıkları yıka."
CUMHURBAŞKANI MI? EVDE HİÇBİR ŞEY İFADE ETMEZ!
Bakınız:
Evde "Ben bu ülkenin cumhurbaşkanıyım" demek, iki yaşındaki çocuğun "Ben Batman'im!" demesi kadar etkisizdir.
Çünkü Brigitte'ler, evin gizli anayasasını yazmıştır.
Ve o anayasada "eşini hafifçe itme" maddesi açıkça yer alır.
O hareket değil şiddet…
O evliliğin dansı!
Bir adım o ileri gider, bir adım sen geri…
Ama finalde hep aynı melodi çalar:
"Birlikte yaşamak kol kolayken daha kolay."
Eğer hâlâ evde patron kim diyorsanız…
Küçük bir test yapın;
Akşam yemeğinde ne pişeceğine siz mi karar veriyorsunuz?
Yoksa salona girdiğinizde size "bu dizi başladı, şimdi konuşma" deniyor mu?
Cevap netse, Brigitte'yi kutlayın.
Ve Macron'a bir omuz atın…
Yalnızca "bizden biri" olduğu için!