Kripto borsaları ve güven problemi: gerçekler, algılar ve PR çalışmaları

Adnan Ateş

Adnan Ateş

Gazeteci / Ekovizyon Dergi
06.02.2025 12:11

Son dönemde Kripto para borsalarının kamuoyuna sunduğu raporlar ve basın bültenleri giderek daha fazla dikkat çekiyor. Çeşitli borsalar, prestijli ödüller aldıklarını veya belirli yayınlar tarafından "en iyi borsa" olarak seçildiklerini iddia ediyor. Bu tür duyurular ilk bakışta oldukça olağan görünebilir. Ancak, Kripto para ekosisteminde yaşanan geçmiş mağduriyetleri göz önünde bulundurduğumuzda, borsaların kullanıcılar nezdinde güven inşa etmekte zorlandıkları açıkça görülüyor.

Bugüne kadar bir anda faaliyetlerini durduran ve yatırımcılarını mağdur eden birçok borsa örneğiyle karşılaştık. Bu borsaların ani çöküşleri, kullanıcı fonlarının güvende olup olmadığına dair soru işaretlerini artırıyor. Dahası, rezerv ispatı (Proof of Reserves) sunamayan ve şeffaflık konusunda ciddi eksiklikleri bulunan platformlar, bu güvensizliği pekiştirmeye devam ediyor.

Manipülatif PR çalışmaları güveni artırır mı?

Kripto para borsalarının bir kısmı, kullanıcı güvenini kazanmak adına agresif halkla ilişkiler (PR) çalışmaları yürütüyor. Ancak, güvenilirlik yalnızca parlak basın bültenleriyle sağlanamaz. Piyasada sık sık gördüğümüz üzere, rezerv ispatı sunmayan veya fonlarının güvenliğini yeterince şeffaf bir şekilde doğrulamayan platformlar, bu tarz reklamlarla kullanıcıları ikna etmeye çalışıyor. Fakat bilinçli yatırımcılar için bu tür açıklamaların bir anlamı yok.

Özellikle Bitcoin'in güçlü yükseliş trendlerine girdiği dönemlerde, bazı borsaların kullanıcılara giriş SMS'i göndermemesi veya para çekme işlemlerini geciktirmesi gibi sorunlar yaşanıyor. Türkiye'de faaliyet gösteren bazı borsaların, her yükselişte bu tür engellemeleri sistematik olarak uyguladığına dair ciddi şikâyetler mevcut. Kullanıcı fonlarına erişim konusundaki bu kısıtlamalar, Kripto borsalarının güvenilirliğini zedeleyen temel unsurların başında geliyor.

Bilinçli kullanıcılar için Kripto borsaları güvenli bir liman değil

Kripto ekosisteminde güven, yalnızca düzenleyici çerçevelere uyum sağlamakla değil, aynı zamanda rezerv ispatı sunarak şeffaf bir yapıya sahip olmakla mümkün olabilir. Ancak bugün birçok borsa, bu temel kriterleri karşılamaktan oldukça uzak. Buna karşın, Kripto varlıklarını uzun vadeli korumak isteyen yatırımcılar için merkezi borsalara güvenmek yerine, donanım cüzdanları (Ledger, Trezor gibi) kullanmak daha akılcı bir çözüm olarak öne çıkıyor. Soğuk cüzdan kullanan bilinçli yatırımcılar, fonlarını sıcak cüzdanlarda tutmaya ve merkezi borsalara bağımlı olmaya gerek duymuyor. Bu bilinç düzeyine ulaşmış yatırımcılar için, süslü PR çalışmaları yerine somut güvenlik önlemleri ve şeffaflık daha büyük önem taşıyor.

Kripto borsaları ve güven problemi: gerçekler, algılar ve PR çalışmaları

Borsalar güveni nasıl inşa edebilir?

Kripto para borsalarının sürdürülebilir bir güven ortamı oluşturabilmesi için şu adımları atmak zorundadırlar:

Rezerv ispatını şeffaf hale getirmek

Tüm borsalar, müşteri fonlarının güvenliğini teyit edebilmek için düzenli olarak rezerv ispatı sunmalı ve bağımsız denetimlerden geçmelidirler. Denetimi kabul edip otoritelere, otoritelerin denetçilerine müsaade etmelidirler.

Para çekme kısıtlamalarına son vermek

Kullanıcıların, piyasa hareketliliğinden bağımsız olarak varlıklarını istedikleri zaman çekebilmesi sağlanmalıdırlar

SMS ve 2FA erişim problemlerini çözmek

Bitcoin yükseliş dönemlerinde erişim engeli yaşatan borsalar, güvenilirlikleri kullanıcılar tarafından artık ciddi anlamda sorgulatmakta. Bu tür aksaklıkları (SMS göndermeyerek cüzdan erişimi engellemek gibi) ivedilikle gidermeyi denemelidirler ama borsalar için oldukça iştahlı geçen bu dönemlerde SMS ve 2FA kısıtlamaları bu tür borsalar için oldukça keyifli olduğundan dolayı maalesef sık sık değil her zaman ve her yükselişte yapıyorlar. Kötü bir huy demeyecem lakin ortada ciddi kazançlar var. Tek taraflı kazanç hiç adil değil. Kullanıcıların yararına olmayan teknik oyunlar ve hileler maalesef bireyleri çok mağdur etmekte ve yükseliş dönemlerinde sahip oldukları kârı çekemeyerek yatırımlarını anlamsızlaştıran bir durumdan bahsediyoruz. Sizce bu durumda kim kârlı? Tabi ki teknik engeller ile Kripto kullanıcıları baş başa bırakan BORSALAR.

Şeffaflık politikalarını güçlendirmek

Kullanıcıları yanıltıcı PR çalışmaları yerine, gerçek verilere dayalı raporlarla bilgilendirmek ve bu bilgileri kamuoyu ile paylaşmak önemlidir.

Günümüze kadar yaşanan örnekler gösteriyor ki hiçbir merkezi Kripto para borsası kullanıcılar için mutlak güvenli bir liman değildir. Güven ancak şeffaflıkla, rezerv ispatıyla ve erişilebilirlik garantisiyle sağlanabilir. Mevcut koşullarda, birçok borsa bu kriterleri karşılamaktan uzak olduğu için yatırımcıların riskleri iyi değerlendirmesi ve bilinçli hareket etmesi kesinlikle kritik önem taşımaktadır.

Adnan Ateş

title