Zirve Yayınevi Cinayetlerine İlişkin Dava
Zirve Yayınevinde biri Alman uyruklu 3 kişinin boğazının kesilerek öldürülmesine ilişkin davanın 105. duruşmasında, tutuksuz sanık Adil Akçay, esas hakkındaki savunmasına başladı.
Zirve Yayınevinde biri Alman uyruklu 3 kişinin boğazının kesilerek öldürülmesine ilişkin davanın 105. duruşmasında, tutuksuz sanık Adil Akçay, esas hakkındaki savunmasına başladı.
Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, tutuksuz sanıklar emekli albay Mehmet Ülger, binbaşı Haydar Yeşil, İnönü Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim görevlisi Ruhi Abat, Adil Akçay, Adem Gedik, Murat Göktürk, Mehmet Çolak ve Abdullah Atılgan ile adli kontrol kararıyla elektronik kelepçe takılan sanıklardan Emre Günaydın, Salih Gürler ve Abuzer Yıldırım hazır bulundu.
Duruşmaya, Zirve Yayınevinde 8 yıl önce öldürülen 3 kişiden biri olan Alman uyruklu Tilman Ekkehart Geske'nin eşi Suzanne Geske ve kızı Miryam Geske de katıldı. Elektronik kelepçe takılan sanıklardan Hamit Çeker'in Elbistan Adliyesinden, Cuma Özdemir'in ise Darende Adliyesinden video konferans sistemiyle dahil olduğu duruşmada, müdafi ve müdahil avukatlar da yer aldı.
Sanıklardan Emre Günaydın, Salih Gürler, Abuzer Yıldırım ve Cuma Özdemir, esas hakkındaki savunmalarını hazırlayamadıkları gerekçesiyle ek süre talebinde bulunarak, adli kontrol kararlarının alanının genişletilmesini istedi. Hamit Çeker ise esas hakkındaki savunmasını hazırladığını ve yazılı olarak mahkemeye göndereceğini söyledi.
Tutuksuz sanıklar Emre Günaydın, Salih Gürler, Abuzer Yıldırım 7 Haziran genel seçimlerinde oy kullanmak için mahkeme heyetinden izin çıkarılmasını talep etti.
Adil Akçay ile Adem Gedik esas hakkındaki savunmalarını hazırladıklarını, Haydar Yeşil, Murat Göktürk, Abdullah Atılgan, Ruhi Abat ve Mehmet Çolak de çeşitli sebeplerle esas hakkındaki savunmalarını hazırlayamadıklarını belirterek, ek süre istedi.
"Bu paralel çetenin şerefi, onuru, haysiyeti kalmamış"
Söz alan Ruhi Abat, kendisine yönelik onur, şeref cellatlığı yapanlardan hesap sorulmasını istediğini belirterek, "Basında öğrendiğimiz UYAP kayıtlarına kim girdi? Nasıl girdi? Neleri değiştirdi? Amacı neydi? Bunların öğrenilmesini istiyorum. Bu paralel çetenin şerefi, onuru, haysiyeti kalmamış" diye konuştu.
Malatya'da bir bakanın dinlendiğini iddia eden Abat, "Özel telefonlarla hangi savcının talebi hangi hakimin izniyle hangi bakanın telefonu dinlendi. Bunu şimdi açıklamayacağım. Bu paralel çetenin Malatya hücresinin halen çok aktif olduğunu, bu mahkemeye baskı yapılıp yapılmadığından emin olmak istiyorum. Benim hayatım bu kadar ucuz değil. Benim mahkeme dışında gidecek başka yerim de yok" dedi.
Abat, daha önce duruşmanın hem tanığı hem de sanığı İlker Çınar tarafından duruşmaya eklenen flash bellek ve hard diske ait bilirkişi raporlarının alınmasını talep etti.
Duruşmada, esas hakkındaki savunmasını yapmaya başlayan Adil Akçay ise Türkiye'nin 81 ilindeki MİT, emniyet ve jandarmanın aşırı sağ faaliyetlerden sorumlu personeli ne yapmışsa kendisinin de aynısını yaptığını iddia ederek, "Misyonerlikle ilgili bilgiyi sadece Malatya İl Jandarma Komutanlığı toplamamıştır. 43/-2-3-4-5-6-7 klasörlerdeki il emniyet komisyon toplantı tutanakları incelendiğinde, misyonerlikle ve diğer aşırı sağ gruplarla ilgili emniyetin jandarmadan çok daha fazla bilgi topladığı görülmektedir. Bunu emniyeti suçlamak maksadıyla söylemiyorum. Görev gereği topladığını izah etmeye çalışıyorum" ifadelerini kullandı.
Duruşmaya öğleden sonra devam edilecek.