Uşak'ta "Her Yönüyle Organ Bağışı" Konferansı
Uşak İl Sağlık Müdürlüğü'nce Organ Nakli Konusunda Sağlık Çalışanlarını ve Sivil Toplum Örgütlerini Bilgilendirmek Amacıyla "Her Yönüyle Organ Bağışı" Konulu Panel Düzenlendi. Panele Konuşmacı Olarak Katılan Ege Üniversitesi Organ Nakli Koordinatörü Dr. Ata Bozoklar, Türkiye'de Organ Bağışı Yetersizliğinin Mevzuattan Ziyade İdari Bir Sorundan Kaynaklandığını Söyledi.
Uşak İl Sağlık Müdürlüğü'nce organ nakli konusunda sağlık çalışanlarını ve sivil toplum örgütlerini bilgilendirmek amacıyla "Her Yönüyle Organ Bağışı" konulu panel düzenlendi. Panele konuşmacı olarak katılan Ege Üniversitesi Organ Nakli Koordinatörü Dr. Ata Bozoklar, Türkiye'de organ bağışı yetersizliğinin mevzuattan ziyade idari bir sorundan kaynaklandığını söyledi.
Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlenen panelde Uşak'ın organ bağışının arttırılması amacıyla pilot il seçilmesi gündeme geldi. Vali Kayhan Kavas'ın gündeme getirdiği pilot il teklifini Dr. Ata Bozoklar destek olacakları sözünü verdi. Panele Uşak Valisi Kayhan Kavas, Cumhuriyet Başsavcısı Burhan Çobanoğlu, İl Sağlık Müdürü Dr. Ali Taşçı, Devlet Hastanesi Başhekimi Dr. Ömer Faruk Azal, sağlık çalışanları ve sivil toplum örgütü temsilcileri katıldı. Panele konuşmacı olarak katılan Dr. Ata Bozoklar, Türkiye'deki donör ve organ bağışında gelinen noktayı ve batılı ülkelerdeki uygulamaları anlattı. Bozoklar, gelişmiş ülkelerde canlılardan alınan organ nakillerinin yüzde 4 seviyelerinde olmasına karşın Türkiye'de bu oranın yüzde 75 seviyelerinde olduğuna dikkat çekti. Türkiye^deki bu yüksek oranların organ mafyası söylentilerini ortaya çıkarttığını ifade eden Ata Bozoklar, " Organ mafyası ülkemizde yaygın olarak var olduğu sanılan bir olgudur. Batılı ülkelerden de yüzde 75 seviyelerdeki canlı nakillere bakıldığında Türkiye'nin organ mafyası cenneti olduğu akla gelmektedir. Ancak bu söylentiler gerçek dışıdır"dedi.
Türkiye'de organ bağışıyla ilgili batılı anlamdaki çalışmaların 1997-1998 yıllarından itibaren organize edilmeye başlandığını ifade eden Bozoklar, bundan önceki yıllarda organ bağışıyla ilgili çalışmaların bireysel çabalarla yürütüldüğünü söyleyerek "Yanlış hedefler belirlendiği için ilk organ naklinin gerçekleştirildiği 1974'den 1997'ye kadar bu alanda somut hiçbir şey yapılmadı. Beyin ölümünün bildirilmesi, donör bakımı ve organların taşınması merkezi bir organizasyon gerektirmektedir. Bunun 1997-1998 yıllarında fark edilerek organ naklinde bir sıçrama yaşandı. Türkiye'de 40 bine yakın diyaliz, 3 bin civarında karaciğer, bin civarında da kalp hastası organ bekliyor ve bu rakamlar her geçen yıl artıyor. 40 bin böbrek hastasına şimdi hemen nakil yapılsa ülke her yıl 1 milyar dolar kazanır. Hastaların yaşam kalitesi de artar. Bu nedenle organ bağışı mutlaka artırılmalıdır" diye konuştu.
Ege Bölgesi'nin donör bulmak ve organ temin etmek konusunda son yıllarda önemli bir konumda yer aldığını da belirten Ata Bozoklar, "Organ bekleme durumunda kalma olasılığı, yakınlarından birinin organlarını bağışlama durumunda kalma olasılığından daha yüksektir. Bin donör, 4 bin organ, 4 bin hayat demek. Bunu başardığımız yıl 4 bin kişi daha fazla yaşayacak. Ölmemiş bir insana öldü demek bilimsel, hukuki ve vicdani açıdan ne kadar büyük bir suçsa, ölmüş bir insana zamanında öldü diyememek de aynı derecede büyük suçtur. Organların değerlendirilmesi için bir sürü iş yapılması gerekiyor. Buradaki eksiklerimiz nedeniyle bağışlanmış pek çok organı kaybedebiliyoruz. Ölen kişinin organ bağışı kartı olsa bile ancak yakınlarına sorularak organları alınabilir. Türkiye'deki uygulama bu şekilde. Noterden tasdikli vasiyetname de bıraksanız hiç kimse yakınlarınıza sormadan organlarınızı alamaz. Organ bağışı konusu sosyo ekonomik gelişmişlikle tezat bir durum ortaya çıkıyor. Yıllarca eğitim ve kültür düzeyi zayıf olan vatandaşların organ bağışı yapmaktan kaçındığını dinsel tereddütlerin de bunu etkilediğini sanıyorduk. Ancak yaptığımız araştırma sonunda sosyo ekonomik açıdan zayıf olan kesimin entelektüel olarak adlandırılan eğitim ve yaşam düzeyi daha yüksek kesimlere oranla daha fazla organ bağışı yaptığını gördük. Organ bağışındaki en büyük engel koordinasyon, kurumsallaşma ve hekimlerin yeterince bu işe önem vermemesinden kaynaklanmaktadır. Eksikliği kendimizde aramamız gerekiyor"şeklinde konuştu.
Uşak Valisi Kayhan Kavas toplantıdan sonra organ bağışında donör alımlarının arttırılması amacıyla Uşak'ın pilot il seçilmesini önerdi. Vali Kavas, küçük bir il olmaları nedeniyle kontrolünde kolay olacağını ifade ederek "Bugün bir karar alalım ve pilot uygulama için hemen çalışmalara başlayalım. Cumhuriyet Başsavcılığımız, İlçe Kaymakamlarımız, sağlık çalışanlarımız ve sivil toplum kuruluşlarımızı bu konuda bilgilendirmekle işe başlayalım. Bu konuda ben her türlü kolaylığı göstereceğim"dedi.
(KY) 10.05.2008 11:25 TSİ