Unesco İşbirliğinde
UNESCO Toplumsal Cinsiyet Eşitliği İhtisas Komitesi ile işbirliğiyle hazırlanan ’Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Eğitim Çalıştayı’nda konuşan Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, "Artık kadınsız demokrasi olmayacağını, kalkınma olmayacağını hepimiz biliyoruz" dedi.
UNESCO Toplumsal Cinsiyet Eşitliği İhtisas Komitesi ile işbirliğiyle hazırlanan 'Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Eğitim Çalıştayı'nda konuşan Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, "Artık kadınsız demokrasi olmayacağını, kalkınma olmayacağını hepimiz biliyoruz" dedi.
Mühendislik Fakültesi Konferans Salonunda düzenlenen çalıştayın açılış konuşmasını yapan Gaziantep Üniversitesi Kadın Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi (GÜKAMER) Müdürü Yrd. Doç. Dr. Sibel Bayıl Özkan, Gaziantep Üniversitesinin 50 bin öğrencinin yaklaşık 21 bininin kadın, 29 bininin erkek olduğunu vurgularken, bunun yüzde 41'lik bir orana tekabül ettiğini kaydetti. Özkan, "2017 yılından itibaren gerek Yükseköğretim Kurumu, gerekse Rektörümüz Prof. Dr. Ali Gür'ün öngörüleri doğrultusunda merkezi daha da aktif hale getirmek amacıyla kadın çalışmaları ivme kazandı" şeklinde konuştu.
UNESCO Toplumsal Cinsiyet Eşitliği İhtisas Komitesi adına konuşan Prof. Dr. Gülriz Uygur da, UNESCO'nun hedeflerinden birisinin toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamak olduğunu hatırlatarak, "Bu anlamda UNESCO, Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ile ilgili yapılan çalışmalara destek veren başlıca kurumlardan birisidir. Bu çalıştay bizim için çok önemli. 2015 yılında Yükseköğretim Kurumlarında toplumsal cinsiyet eşitliği tutum belgesini yayınladık. Bu tutum belgesinin hedeflerinden birisi de bütün üniversitelerde toplumsal cinsiyet eşitliğine ilişkin çalışmalar yapmaktır. Bu anlamda YÖK'ün bu tutum belgesini hayata geçirmek bakımından da çalıştay çok önem taşımaktadır" ifadelerini kullandı.
Türkiye ve dünyanın mimarları kadınlar
Toplumların genellikle bütün katmanlarıyla toplumsallaştığı ve farkındalık oluştuğu zaman gelişebileceğini belirten Gaziantep Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali Gür ise, eğer toplumun bir bireyinin, bir kısmının kenarda tutulup üzeri örtülüp bir kısmı öne çıkarılıyorsa bu toplumun kısmi olarak gelişebildiğini bir süre sonra da patlama noktasına gelebileceğini ifade etti. Türkiye toplumuna bakıldığında özellikle Türkiye ve dünyanın mimarlarının kadınlar olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Gür, "O mimarları ahlaklı, vatanperver ve aynı zamanda da estetik ve semantik anlamda yetiştirecek olan yine bir anne bir kadındır. Çoğu zaman biz bunu unutuyoruz ve gelenekselleşmiş örfi adetlerimizden dolayı da sanki bu bizim inançsal yapımızdan kaynaklanıyormuş diyerek bir ötekileştirme var. Bunu çok iyi düşünmemiz lazım. Eğer kadınlar toplum içerisinde yeterince yer alırsa ve imkanlar verilirse hem detaycılık, hem estetik hem de romantik açıdan toplumlar ciddi atılım kazanabilir. Erkekler açısından baktığımızda da biraz daha sonuç odaklı baktıkları için detaylardan daha ziyade sonuca odaklanırlar. Kadın ve erkeğin bir toplumda birlikte çalıştıklarını hayal ederseniz estetik, romantik ve sonuca odaklı netice getiren bir yapı oluşur. Benim önerim; toplumda cinsiyet rol modellerimizi iyi tanımlayalım. Kişinin kaldıramayacağı yükleri fazla yüklemeyelim. Ama her insanın da yapabileceği işleri mutlaka onunla birlikte tanımlayalım ve bu çalıştaylar neticesinde de en azından eşit toplumlar içerisinde katmanlarda yer almalarını sağlayalım" ifadelerine yer verdi.
"Kadınsız demokrasi ve kalkınma olmaz"
Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin ise konuşmasında, özellikle kadın ve erkek üzerindeki adaletin tesis edildiği bir kalkınma modelinin oluştuğu, meseleye daha teknik, daha bilimsel, dünyaya entegre ederek eylem ve söylem birliği içerisinde bakıldığında belirtti. Şahin, "Bu pencereden bakıldığında, bugün neredeyiz, Ülkemizde, şehrimizde neredeyiz? Dünya ne yapıyor, üniversitemizde daha neler yapılması gerekiyor? Bu meseleler çok önemli çünkü artık kadınsız demokrasi olmayacağını, kalkınma olmayacağını hepimiz biliyoruz. Bilim ve teknoloji çağının yaşandığı kısaca "3k" devrimi dediğimiz kas, kafa döneminin başladığı artık kafanın, aklın, bilim ve teknolojinin konuşulduğu rekabetin bunun üzerinde konulduğu bir dünya düzeninde toplumun yarısının aklını, potansiyelini, ehliyetini, liyakatini, kapasitesini yok saydığımızda hiçbir hedefe ulaşamayız. Dolayısıyla kadın-erkek eşitliği meselesi hak ve adalet olduğu kadar bir kalkınma meselesi, bir hedefe ulaşma meselesi olarak görüyoruz. Özellikle Cumhuriyetimizin 100.yılında dünyanın onuncu ekonomisi olma hedefi hepimiz için toplumdaki her bir fert için çok kıymetli. Bu hedefe ulaşabilmemiz için yapmamız gerekenler içinde en temel mesele de kadın hakları meselesini iyi bir şekilde topluma özümsetmek. Bu çalıştay da bizim için yol haritası olacak" sözlerine yer verdi.
Çok sayıda akademisyenin katıldığı çalıştay, Prof. Dr. Hülya Şimga Toplumsal Cinsiyet Kavramı konulu sunumuyla devam etti. İki gün süren çalıştayda, Prof. Dr. Aylin Görgün Baran tarafından Toplumsal Cinsiyet Eşitliği, Prof. Dr. Güzin Yamaner Toplumsal Cinsiyet Rolleri, Prof. Dr. Berna Arda Toplumsal Cinsiyet ve Tıp, Prof. Dr. Gülriz Uygur Toplumsal Cinsiyet ve Hukuk, Yrd. Doç. Dr. Şenay Leyla Kuzu Türkiyede "Erkeğin Toplumsal İnşasını Tartışmak, Prof. Dr. Feride Acar Üniversitelerde Toplumsal Cinsiyete Dayalı Ayrımcılık Türleri, Prof. Dr. Mine Tan Toplumsal Cinsiyet, Eğitim ve Akademik Yaşam, Prof. Dr. Yıldız Ecevit tarafından da Üniversitelerde Toplumsal Cinsiyet Eşitliğinin Ana akımlaştırılması konularında sunumlar gerçekleştirilecek. - GAZİANTEP