Uluslararası Uyuşturucu Kullanımıyla Mücadele Günü
Yaşar Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ümit Atabek, yaptıkları araştırmaların annelerin çocukları konusunda en önemli iletişim ve koruma noktası olduğunu gösterdiğini belirterek, "Tüm ailevi sorunlara karşı, anneler hala çocukla ilişkide en güvenli dayanak" dedi.
Yaşar Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ümit Atabek, yaptıkları araştırmaların annelerin çocukları konusunda en önemli iletişim ve koruma noktası olduğunu gösterdiğini belirterek, "Tüm ailevi sorunlara karşı, anneler hala çocukla ilişkide en güvenli dayanak" dedi.
Atabek, Yaşar Üniversitesi tarafından, İzmir Valiliği ve İzmir Ticaret Borsasının (İTB) desteğiyle yürütülen Madde Bağımlılığıyla Mücadele İletişim Kampanyası kapsamında, çocukları 12-18 yaş gruplarındaki 403 annenin katılımıyla yapılan anketin sonuçlarını kamuoyuyla paylaştı.
Bağımlılık riski bulunan gençleri ve ailelerini bilinçlendirmeyi hedefleyen doğru iletişim kampanyası hazırlayabilmek amacıyla anket yaptıklarını aktaran Atabek, kampanyayı hızla artan uyuşturucu tehlikesi karşısında anne farkındalığını artırmak üzerine kurguladıklarını vurguladı.
Atabek, şunları kaydetti:
"Araştırmalarımız, annenin, en önemli iletişim ve koruma noktası olduğunu gösteriyor. Tüm ailevi sorunlara karşı, anneler hala çocukla ilişkide en güvenli dayanak. Türkiye'de hızla değişen kentsel yaşamda, aile içi ilişkiler önemli ölçüde yıpranıyor ancak buna rağmen anneler çocuklarla iletişimi sürdürmede güvenebileceğimiz en önemli kişi. Bu sonuçlar, benzer sorunlarla daha çarpıcı bir şekilde karşılaşan Batılı toplumlarla kıyaslandığında, 'Türkiye'nin bir şansı' diye düşünüyorum.
Bize düşen görev, annenin tehlikenin farkında olmasını sağlamak ve bilincini artırmak."
İki aşamada gerçekleştirildi
Ümit Atabek, Prof. Dr. Gülseren Atabek, araştırma görevlileri Deniz Bilge, Göker Gülay ve Ezgi Albayrakoğlu'nun uygulayıcısı olduğu araştırmanın iki aşamada gerçekleştirildiğini söyledi.
İlk aşamada risk altındaki 12 ve 18 yaş arası çocuk sahibi 6 anneyle odak grup çalışması gerçekleştirildiğini aktaran Atabek, ikinci aşamada bu verilerden hareketle aynı yaş grubunda çocuğu olan farklı sosyoekonomik gruplardan annelere yönelik anket çalışması yapıldığı bilgisini verdi.
İTB Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli de madde bağımlılığıyla mücadeleyi, vatani görevi gördüklerini anlattı.
Anket sonuçları
403 anneyle yüz yüze gerçekleştirilen 38 soruluk anketin sonuçları şöyle:
- Katılımcıların çok büyük kısmı, madde bağımlılığıyla aile sorumluluğu arasında ilişki kuruyor.
Madde bağımlılığının giderek daha yaygınlaştığı kanaati hakim. Katılımcılar, madde bağımlılığının daha çok ailevi sorunları bulunan çocuklarda görüleceğini düşünüyor, madde bağımlısı olmayacakları konusunda ise çocuklarına büyük ölçüde güveniyor.
Annelerin, babalara göre çocuklara daha yakın olduğu düşünülüyor.
Annelerin yüzde 64,3'ü, madde bağımlılığıyla ilgili yeterli bilgileri olduğunu söylerken, bu oran sentetik uyuşturucular için yüzde 52,3'e kadar düşüyor.
Çocuklarıyla sık sık konuştuklarını belirten annelerin oranı yüzde 61,5'te kalırken, yüzde 7,6'sı ise çocuklarıyla hiç konuşmuyor ya da nadiren konuşuyor. Çocuklarının öğretmenleriyle nadiren ya da hiç iletişim kurmayan annelerin oranı ise yüzde 29,3. Annelerin gelir ve eğitim düzeyi arttıkça çocuklarının arkadaşları ve öğretmenleriyle iletişimi de artıyor.
Katılımcılar, madde bağımlılığı konusunda okul çevresini yüzde 60,8, İzmir'i yüzde 53,3 ve mahallelerini yüzde 29,5 oranında güvenilir bulmuyor.
Annelerin yüzde 83,9'u çocuklarını yakından izlediklerini, yüzde 49,9'u ise sosyal medya hesaplarını takip ettiklerini belirtiyor.
Bilgilenmede birincil haber kaynağı olarak televizyon yüzde 65'le ilk, internet yüzde 16 ile ikinci sırada geliyor. Eğitim arttıkça televizyon kullanımı azalıyor.