Uludağ Ekonomi Zirvesi"
Uluslararası Yatırım Uzmanı Faber: "Gelecekte Türkiye gibi bir ülkede, daha çok doğuya, Çin'e doğru bir yönelim olacağını tahmin ediyorum" "Şu an ABD ve Avrupa merkezli olsa da dünya, gelecekte Çin merkezli olacak.
Uluslararası Yatırım Uzmanı, "The Gloom, Boom & Doom Report" Editörü ve Yayıncısı Marc Faber, "Gelecekte Türkiye gibi bir ülkede, daha çok doğuya, Çin'e doğru bir yönelim olacağını tahmin ediyorum" dedi.
Bursa Valiliğinin, Capital ve Ekonomist dergilerinin iş birliğiyle düzenlediği "Uludağ Ekonomi Zirvesi"nde, "Girişim 2023: Yeni Girişimler Hangi Sektörlerden Gelecek?" başlıklı kapanış sunumunu yapan Faber, ekonomik tüketimin, sermaye harcamalarından oluştuğunu söyledi.
Ar-Ge'ye yatırım, eğitim, altyapı ve fabrikaların inşaatının sermaye ile elde edildiğini belirten Faber, "Tüketimin payı ne kadar yüksek olursa sermaye oluşum oranı da o kadar düşük olacaktır. Toplumlar, sermaye harcamaları sebebiyle zengin oluyorlar, tüketim sebebiyle değil" ifadesini kullandı.
Faber, 2000 yılından sonra ABD'nin ticari açığının artmasıyla Çin'in ticari fazlasının büyümeye devam ettiğini dile getirerek, "Artık ekonomik büyüme yok ABD'de. Çünkü burada aşırı tüketim var ve Çin'deki yatırımlar, ABD'ye ihracat yapmaya başladı. Dolayısıyla buradaki FED'in vermek istediği itici güç, ABD ekonomisi, kaydı. Yükselen ekonomilere kaymaya başladı tabii, bu yükselen ekonomiler içinde Türkiye de var. Burada çok hızlı bir büyüme kaydı ortaya çıktı" diye konuştu.
Ham petrol talebinin, batı dünyasında düşerken, yükselen ekonomilerde arttığına işaret eden Faber, "Türkiye gibi yükselen ekonomilerde son birkaç yıldaki borsa piyasa performansları çok iyi olmasa da yükselen ekonomilerin tipik olarak hane halkı durumunun 20 yıl öncesine göre daha iyi olduğunu söyleyebilirim. Bunu, ABD hane halkı için söyleyemem. ABD'nin yüzde 0,2'si daha iyi durumda 20 yıl önce karşılaştırıldığında ama ortalama bir hane halkı durumuna baktığımızda, durum daha kötü" değerlendirmesinde bulundu.
"Dünyadaki metallerin yarısını Çin tüketiyor"
Amerika ve Avrupa'da "Bütün dünya bizim tüketimimize bağlı" diye düşünüldüğünü söyleyen Faber, "Bu çok saçma" dedi.
Çin'in 1999'da toplam metal tüketiminin yüzde 5 oranında olduğunu hatırlatan Faber, "Şu anda Çin'in metal tüketimi payı, yüzde 47. Yani dünyadaki metallerin yarısı Çin tarafından tüketiliyor" ifadesini kullandı.
Faber, para basmayı Çin'in icat ettiğini belirterek, "Çin ekonomisi, ABD ekonomisinden çok daha önemli, global ekonomi ve yükselen ekonomiler için. Çünkü ABD ekonomisi, ya yüzde 2 büyür ya da yüzde 2 küçülür. Bu, büyük etkiye sahip olmaz. Çin ekonomisine daha dikkatli bakmak lazım" ifadelerini kullandı.
Çin için stratejik açıdan bakıldığında her zaman için demir, petrol ve bakıra erişimin son derece önemli olduğunu ifade eden Faber, şöyle devam etti:
"Bununla ilgili bir şey yapmaları lazım. Bir bölge belirlediler. Güney Kore ve Japonya'ya karşı gelecekte bu tarz kaygılar olduğunda, ekonomik güç kaymaları olduğunda, batıdan doğuya uluslararası gerilimler artacaktır. Bu konuda şüphe yok. Savaşa dönüşür mü dönüşmez mi, bunu kimse bilemez fakat ekonomik savaşa neden olacağı aşikar. Para birimi savaşlarına, gerilimlere neden olabilir. Bunlar, batının problemleri. Aşırı borç, Türkiye'de yok. Türkiye'de en azından bunlar yok, avantajlı durumda. Batı, nüfus olarak da çok avantajlı durumda değil."
"Dünya, gelecekte Çin merkezli olacak"
Faber, yükselen ekonomilerde "aşırı borç büyümesi" olduğuna dikkat çekerek, aynı zamanda yükselen ekonomilerde Çin'e bağlılığın yüksek olduğunu, büyüme oranlarının düştüğünü, su yetersizliği gibi durumların ortaya çıktığını bildirdi.
FED'in para bastığını, buna rağmen faiz oranlarının yükseldiğini kaydeden Faber, "FED, bono piyasasının kontrolünü kaybetti, yakında hisse piyasasının kontrolünü de kaybedecekler. Burada bir düşüşe geçilirse bono piyasası artışa geçecek. Burada 10 yıllık getiriler, yüzde 2,2'ye yükselebilir" diye konuştu.
Avrupa Birleşik Devletleri'nde 1987-2013 yıllarında yüzde 20'lik bir ekonomik iyileşmeyle en yüksek büyümenin kaydedildiğini anlatan Faber, şöyle dedi:
"Gelecekte Türkiye gibi bir ülkede, daha çok doğuya doğru, Çin'e doğru bir yönelim olacağını tahmin ediyorum. Şu an ABD ve Avrupa merkezli olsa da dünya, gelecekte Çin merkezli olacak. Türkiye, Avrupa'ya çok fazla ihracat yapıyor ama çok fazla büyüyeceğini düşünmüyorum Avrupa-Türkiye ilişkilerinin. Çin'in ihracatı, Çin'den ithalat, Çin'e ihracat, Çin yatırımı, Çinli turistler gelecek. Bayılmıyorum Çin'e ama size gerçekliği aktarmaya çalışıyorum."
Zirvenin son sunumunun ardından düzenlenen kapanış töreninde, katılımcılara teşekkür belgeleri ve plaketleri takdim edildi. - Bursa