Ukrayna'da mahsur kalıp tahliye edilen öğrenci yaşadıklarını anlattı
Ukrayna'da mahsur kalıp tahliye edilen öğrenci yaşadıklarını anlattı Ukrayna'dan 60 saatlik yolculuk ile tahliye edildi, yaşadıklarını "İnanılmaz acı bir manzara" olarak anlattı Savaşın devam ettiği Ukrayna'dan tahliye edilen Keşanlı tıp öğrencisi Gülce Kurt, gördüklerini anlattı.
Ukrayna'da mahsur kalıp tahliye edilen öğrenci yaşadıklarını anlattı
Ukrayna'dan 60 saatlik yolculuk ile tahliye edildi, yaşadıklarını "İnanılmaz acı bir manzara" olarak anlattı
EDİRNE - Savaşın devam ettiği Ukrayna'dan tahliye edilen Keşanlı tıp öğrencisi Gülce Kurt, gördüklerini anlattı. Savaşa tanık olan Kurt, yaşadıklarını "İnanılmaz acı bir manzara" şeklinde dile getirdi.
Rusya'nın Ukrayna'ya başlattığı saldırının ardından Ukrayna'da mahsur kalan ve tahliye edilen ve yaklaşık 60 saatlik zorlu bir yoluculuğun ardından memleketine ulaşan Keşanlı tıp fakültesi öğrencisi Gülce Kurt, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere tahliye konusunda destek olan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'na teşekkür etti.
Ukrayna'nın Harkov şehrindeki Karazin Üniversitesi Tıp Fakültesinde eğitimine devam eden Gülce Kurt, 1 ay önce Ukrayna'ya gittiğini ifade ederek, "Ukrayna-Rusya krizi gündemdeydi. Orada yerel halk ile konuştuğumuzda krizin 2014'ten beri gündeme geldiğini söylediler. Diplomatik olarak çözüme ulaşacağını düşündük. Geçtiğimiz hafta Salı akşamı Rusya Devlet Başkanı askerlerine savaş emri verdiğini açıkladı. Açıklamadan 10-15 dakika sonra Harkov patlama sesleri duyuldu. Durumu takip ettiğimiz birçok kentte patlamaların meydana geldiğini duyduk. Sabah saatlerinde halkın paralarını çektiğini, marketlerde sıra olduğunu gördük. Bunun üzerine biz de erzakımızı depoladık, paramızı çektik ve evimizde sığındık. Sirenler çalıyor, çatışmalar devam ediyor. Biz zaten Rusya sınırında, 30 kilometre mesafedeyiz. Çatışmalar ara ara devam etti. Aileme panik olmasınlar diye haber vermek istemedim. Ama mecbur kaldık" dedi.
"İnanılmaz acı bir manzara"
Savaşın patlak vermesinin ardından Keşan'daki ailesini aradığını söyleyen Kurt, "Babam ile neler yapmamız gerektiğini ve tahliyenin nasıl olabileceğini konuştuk. Hava sahaları direkt kapatıldı. Daha sonra Kiev Büyükelçiliği'nden açıklama geldi, 'En iyi tahliye planının oluşturulacağı' kaydedildi. Cumhurbaşkanımız ve Dışişleri Bakanımız otobüsü ayarladı. 'Size dönüş sağlanacak' bilgisini verdi. Sonra 60 saatlik zorlu bir otobüs yolculuğumuz başladı. Önce Ukrayna'nın en doğusundan en batısına gittik. O kadar kötü görüntüler vardı ki, panik havası, seferberlik ilan edildi, erkekler askere alınıyor, eşlerini çocuklarını bırakmak zorunda kalıyorlar. İnanılmaz acı bir manzara. Ardından Romanya'ya geçtik, Romanya'dan Bulgaristan'a ve Türkiye'ye giriş yaptık" diye konuştu.
"Burada bir üniversiteye yerleştirileceğimizi düşünüyorum"
Ukrayna'daki gelişmeleri takip ettiğini söyleyen Kurt, sözlerini şöyle tamamladı:
"Herkes canını kurtarmaya çalıştı ama bir sıkıntı daha var. Biz oraya okumak için gittik. Savaş içerisinde kaldık ve bir mağduriyetimiz var. Ülkemiz her şey ile ilgilendiği gibi bu durumla da ilgilenecek. Zaten YÖK Başkanımız da Ukrayna'da okuyan öğrenci sayısının tespiti yapılacağını söyledi. Üniversite konusunda da mağdur edilemeyeceğimizi, burada bir üniversiteye yerleştirileceğimizi düşünüyorum. Şu anda orada yaşayan Türklerin yüzde 85-90 tahliye edildi. Bu süreçte yardımı dokunan başta Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve bizi karşılayan herkese çok teşekkür ediyorum. Savaş inşallah biter. Bu savaşın kazananı yok, kaybedeni çocuklar. Orada olan görüntüler hiç hoş değil."
Kızının olduğu ülkede patlayan bombaları görünce panik yaptığını ancak yaşadığı stersi yansıtmamak için çabaladığını ifade eden baba Cemal Kurt ise zor günler yaşadıklarını ifade ederek, tahliye konusunda destek olan başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu olmak üzere herkese teşekkür etti.