Türkiye, Irak ve Suriye Sınırında Güvenliğini Sağlamalıdır"
KOÜ Uluslararası İlişkiler Bölümü Başkanı Prof. Dr. Çomak: "Türkiye'nin 910 kilometrelik Suriye sınırı ile 3 4 kilometrelik Irak sınırında güvenliğini sağlaması önemli. Sınır ötesi operasyona girmekten daha çok, tampon bölge dahil, kendi sınır güvenliğimizi tesis etmemiz gerekir" "Türkiye, egemen bir devlettir.
METİN GİRGİN - Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) Uluslararası İlişkiler Bölümü Başkanı Prof. Dr. Hasret Çomak, Irak ve Suriye'deki terörist örgütlerden Türkiye'ye yönelebilecek saldırıların bertaraf edilmesini öngören Başbakanlık Tezkeresi'nin Mecliste kabul edilmesine ilişkin, " Türkiye'nin 910 kilometrelik Suriye sınırı ile 3-4 kilometrelik Irak sınırında güvenliğini sağlaması önemli. Sınır ötesi operasyona girmekten daha çok, tampon bölge dahil, kendi sınır güvenliğimizi tesis etmemiz gerekir" dedi.
Çomak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Ortadoğu'nun çok bilinmeyenli bir denklem olduğunu, farklı çıkarların olduğu ortama kontrolsüz girildiğinde, çıkılmasının çok zor olacağını söyledi.
Küresel terörün yoğun olduğunu, devletlerin terörü ve teröristleri desteklememesi, hiçbir zaman uluslararası hukukun dışına çıkmaması gerektiğini vurgulayan Çomak, "Eğer siz terör örgütünü desteklerseniz, 'hukuk dışına çıkmış, meşru hareket etmemişsiniz' demektir. Devletler küresel teröre karşı daha iyi işbirliği içerisinde, uyumlu, ahenkli çalışarak, terörün üstesinden gelmek için adımlar atmalıdır. Eğer bir devlet, terör örgütüne destek vermişse aynı terör örgütü ona da yönelebilir. Bunun en iyi şahi ABD'dir" şeklinde konuştu.
"Savaşların nedeni, enerjiye sahip olma isteğidir"
Dünyadaki bütün ülkelerin ekonomilerinin enerji odaklı olduğunu, ekonomilerin gücünü enerjiden aldığını belirten Çomak, şöyle devam etti:
"Ortadoğu bölgesi ve Akdeniz, dünyanın en zengin doğalgaz ve petrol rezervlerine sahip. Biz de bu bölgede aktör ülkeyiz. Bütün savaşların, silahlı çatışmaların çıkmasının temel kaynağı ve odak noktası enerjiye sahip olma isteğidir. Bugün enerjinin yanında su, önemli bir faktördür. Biz Müslüman bir ülkeyiz. farklı denklemlerin, çıkarların olduğu bir ortamda, girmeniz bizi daha da zor duruma düşürebilir.
Türkiye, egemen bir devlettir. Egemen devlet olarak, NATO, AB ittifakı içinde bile olsak, öncelikle, milli çıkar ve menfaatlerimizi korumamız gerekir. Türkiye, bundan 20 yıl- 30 yıl önceki Türkiye değildir. Türkiye, her geçen gün bölgesinde önemli güç olan ülkedir. Bizim ABD ve NATO ile hareket etmemiz gerekir ancak bu ittifak, milli çıkarlarımıza uygun olduğu sürece yapılmalıdır. Ulusal çıkarlarımıza aykırı ABD yaklaşımını veya NATO'nun politikasını desteklememiz söz konusu olamaz."
"Küresel terör tehdidi artıyor"
Küresel terörün gittikçe arttığına dikkati çeken Çomak, Türkiye'nin, güvenlik birimleri ve onun dışında kalan bütün kurumlarının küresel teröre karşı duyarlı olmaları gerektiğinin altını çizdi.
Kurumların kendilerini yeniden revize etmeleri, bu tür tehditlere karşı hazırlıklı olmaları gerektiğini vurgulayan Çomak, "Silahlı kuvvetlerinin de emniyet güçlerinin de yeniden yapılanması gerekir. Siber saldırılar da bir çeşit terörist saldırıdır. Bu konuda da ciddi önlemler alınması gerekir" diye konuştu.
Sınır ötesi operasyona da değinen Çomak, "Türkiye'nin 910 kilometrelik Suriye sınırı ile 3-4 kilometrelik Irak sınırında güvenliğini sağlaması önemli. Sınır ötesi operasyona girmekten daha çok, tampon bölge dahil, kendi sınır güvenliğimizi tesis etmemiz gerekir" değerlendirmesinde bulundu.
Musul Başkonsolosluğunda rehin alınan Türk vatandaşların yurda getirilmelerinin önemli başarı olduğunu aktaran Çomak, bu başarının tartışılmasının söz konusu bile olmadığını ifade etti.
Çomak, rehinelerin kurtarılması sürecinde Türkiye'deki yetkili makamların, koordinasyon ve eşgüdüm içinde çalıştıklarını belirterek, "Esas şey, böyle bir olayın önceden olabileceğini kestirebilmek, bu konuda istihbari değere sahip bilgi edinebilmek ve operasyona sebep olabilecek olgunun önüne geçebilmektir. Türkiye, ABD'nin IŞİD'e karşı kurduğu ittifakta yer alsaydı, rehinelerin can güvenliğinde sıkıntı olabilirdi. Rehine süresi uzayabilirdi. Katliamlar başlayabilirdi" görüşünü paylaştı. - Kocaeli