Türk Toplumu Temsilcileri, Gezi Olaylarını ve Yabancı Basının Tutumunu Değerlendirdi
Avrupa Ehl i Beyt Alevi Federasyonu Genel Başkanı Mansuroğlu: "Demokratik haklar vandalizmle savunulamaz" İşadamı Remzi Gür: "Demokratik ülkelerde tercihler, seçim sandığında yapılır"
YUSUF HATİP / ALİ ÖZTÜRK - Yurt dışında yaşayan Türk toplumu temsilcileri, vandalizm ile hak talep etmenin kabul edilemeyeceği görüşünü savundu.
Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı'nın (YTB) düzenlediği Yurtdışı Vatandaşlar Danışma Kurulu (YVDK) toplantısı kapsamında Ankara'ya gelen Türk toplumu temsilcileri, Gezi parkı odaklı gelişmeleri AA'ya değerlendirdi.
- "Hükümeti mevcut eylemlerle devirmek istemek ne insani ne de hukukidir"
YVDK Onur Üyesi İşadamı Remzi Gür, Gezi Parkı odaklı gelişmelerin hassas bir konu olduğuna işaret ederek, "doğruların güç kullanmadan ve başkasını rahatsız etmeden" söylenmesi gerektiğini belirtti. Gür, "Doğruyu söylerken 'doğru değil' diyenleri de dövmek hiç kimsenin hakkı değil. Devlet, 'derdiniz nedir, görüşelim' dedi. Bu da güzel bir şey. İnsanları saatlerce, günlerce rahatsız etmek, yakmak, yıkmak bana gayri insani geliyor" diye konuştu.
Son 10 yıldır Türkiye'nin istikrarlı bir şekilde ilerlediğini belirten Gür, ülkenin ekonomik anlamda 4-5 kat büyüdüğünü ve bu durumu baltalamaya çalışanlar olduğunu kaydetti. Gür, şunları söyledi:
"Bunu baltalamaya çalışmak, başkalarının kötü emellerine hizmet etmek değil midir? Demokratik ülkelerde tercihler, seçim sandığında yapılır. Sandığa gidersin, seçmezsin bu hükümeti. Fakat hükümeti mevcut eylemlerle devirmek istemek ne insani ne de hukukidir. 76 milyon insanın yaşadığı bu memlekette uyumlu biçimde geçiniyoruz. Bu huzurumuzun hiç kimse tarafından bozulmasına müsaade etmeyelim. Hakkımızı doğru yollardan isteyelim, başkalarının hakkına da tecavüz etmeyelim."
Yabancı medya kuruluşlarının Gezi Parkı odaklı gelişmelerle ilgili yayın politikalarını eleştiren Gür, bir başkasının ayıbına gülmenin kendi ayıbını görmemek anlamına geleceğini ifade etti.
"Demokratik haklar vandalizmle savunulamaz"
Avrupa Ehl-i Beyt Alevi Federasyonu Genel Başkanı Fuat Mansuroğlu, Gezi Parkı odaklı birçok üzücü olay yaşandığını belirterek, "Ben de Ankara'da incelemelerde bulundum. Çevrede kırılmış camları, zarar gören tabelaları görünce inanın çok üzüldüm. Tabii ki insanların bir şey karşısında demokratik olarak tepkilerini göstermeleri en doğal haklarıdır ama bu hiçbir zaman onlara çevredeki kamuya ve özel kişilere ait yerleri harap etmeleri, vandalizm şeklinde camları yerlere indirme hakkını vermez" değerlendirmesinde bulundu.
Mansuroğlu, Alman medyasının olayları değerlendirme biçimini doğru bulmadığını belirterek, şu ifadeleri kullandı:
"Avrupa'da bugün yaşanan ekonomik kriz tümüyle bir kenara bırakılmış, bütün Avrupa medyasının derdi Gezi Parkı olmuş. Gezi Parkı'nda 3-5 ağaç kesilmişse bile bu orada yaşayan insanların sorunudur. İstanbul Büyükşehir Belediyesi nezdinde çözülmesi gerekir. Olayların Ankara'ya, Başbakan'a uzaması bile bence doğru değil."
"Her kesimin belli sorumlulukları alarak ortak bir zeminde buluşması gerekiyor"
Fransa Rouen Üniversitesi Rektörü Cafer Özkul ise, tarafların ortak bir zeminde buluşması gerektiğine değinerek, olayların bir an önce yatışması gerektiğini anlattı. Arap Baharından sonra Türkiye'nin Arap ülkelerine "model" oluşturduğunu ifade eden Özkul, "Bu model algısının kaybolmaması için bir an önce soruna çözüm bulunması gerekiyor. Her kesimin belli sorumluluklar alarak, ülkenin çıkarları için, Türkiye'nin dinamiğini kırmamak açısından ortak bir zeminde buluşması gerekiyor" dedi.
- Ankara