Trabzon'daki Ayasofya Müzesi'nin İbadete Açılması Tartışması

Trabzon'da Ayasofya Müzesi önünde toplanan bir grup, müzenin kilise ya da camiye dönüştürülmemesi, mevcut statüsünün korunması için gösteri yaptı.

Fatih Mahallesi'ndeki Ayasofya Müzesi'nin müze olarak kalmasını isteyen ve aralarında mahalle muhtarı Zeki Batar ile gazeteci Ahmet Şefik Mollamehmetoğlu'un da bulunduğu gruptakiler, "Tüm inançlara saygı duyalım", "Ayasofya'ma dokunma" yazılı dövizler açtı.

Mahalle muhtarı Batar, burada yaptığı açıklamada, 50 yıldır müze olarak kullanılan Ayasofya'yı günde 25-30 otobüs dolusu yerli ve yabancı turistin ziyaret ettiğini söyledi.

Batar, mahallede 2 cami olduğunu, ihtiyaç duyulması halinde yeni cami yapabilecek güçlerinin de bulunduğunu belirterek, Ayafofya Müzesi'nin amacı dışında kullanılmaması gerektiğini söyledi.

Gazeteci Mollamehmetoğlu da 13. yüzyılda Trabzon merkezli bir devlet olan Kommenoslar döneminde yaptırılan Ayasofya'nın Hristiyan mimarisi ve sanatının yanı sıra Selçuklu ve Anadolu sanatının izlerini de taşıdığını söyledi.

Fatih Sultan Mehmet'in Trabzon'u fethinden sonra cami olarak kullanılmasına başlanan Ayasofya'nın o günkü koşullarda ihtiyaç olduğu için cami olarak kullanılmasının normal olduğunu anlatan Mollamehmetoğlu, "Bugün artık böyle bir ihtiyaç yoktur. Trabzon yüzyıllar içinde kendi camilerini yapıp imar etmiştir" dedi.

Ayasofya Müzesi'nin, 1958-1962 yılları arasında restore edilip müzeye çevrildiğini belirten Mollamehmetoğlu, şunları kaydetti:

"İleri sürüldüğü gibi vakıf eserlerinin korunması söz konusu ise bu eserin en iyi biçimde korunması için bugünkü statüsü en uygun olanıdır. 800 yıllık Ayasofya ne kilise ne de 5 vakit namazın kılınabileceği cami olamayacak kadar eski, korunmaya muhtaç, üzerinde titrememiz gereken anıtsal bir müzedir" şeklinde konuştu.

Gruptakiler, açıklamanın ardından dağıldı.

Muhabir: Tuncay Bekar

Yayıncı: Murat Kaban - TRABZON