Tıp Öğrencisinin Eşi Tarafından Öldürülmesi Davasında Karar
İstanbul Üniversitesi (İÜ) Cerrahpaşa Tıp Fakültesi öğrencisi eşini tabancayla öldürdüğü iddiasıyla yargılanan Hüseyin Güneş Özmen, Yargıtay'ın bozma kararından sonra yeniden görülmeye başlanan davada ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına...
İstanbul Üniversitesi (İÜ) Cerrahpaşa Tıp Fakültesi öğrencisi eşini tabancayla öldürdüğü iddiasıyla yargılanan Hüseyin Güneş Özmen, Yargıtay'ın bozma kararından sonra yeniden görülmeye başlanan davada ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı.
İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, tutuklu sanık Hüseyin Güneş Özmen ile taraf avukatları katıldı.
Sanık Özmen'in avukatı Kamil Ata, olayın tasarlayarak işlenmediğini öne sürerek, "haksız tahrik" hükümlerinin uygulanması gerektiğini ve ayrıca müvekkili hakkında takdiri indirim nedenlerinin de uygulanmasını istedi.
Son sözü sorulan sanık Hüseyin Özmen, eşiyle kendi rızası ile evlendiğini belirterek, şunları söyledi:
"Eşim İstanbul Tıp Fakültesi'nde öğrenciydi. Bu sırada eşim okuluna devam etti. Hamile kaldıktan sonra Burdur'a yanıma geldi. Eşimin ailesinin hareketleri sebebiyle evliliğimiz olumsuz etkilendi ve eşim evden ayrıldı. Eşimin ailesi, çocuğu istemeyince babam çocuğumu bana getirdi. Burdur Asliye Hukuk Mahkemesi de çocuğumun velayetini bana verdi. Ancak eşim, İstanbul'da tekrar dava açmış ve bu mahkemede çocuğun anneye verilmesine karar verilmiş. Bu nedenle çocuğumu benden aldılar.
Ayrı kaldığımız dönemde eşimin okuldaki bir hocasıyla ilişkisi olduğunu öğrendim. Bu nedenle anlaşmalı olarak boşanmak istedim. Bu konuyla ilgili konuşmak için eşimin yanına gittim. Hem bu durumu sordum, hem de çocuğumu görmek istedim. Eşimin de bana 'özel hayatım seni ilgilendirmez, kiminle yatıp kalktığım da seni ilgilendirmez, seni süründüreceğim, çocuğumu da bir daha göstermeyeceğim' şeklindeki sözleri üzerine hiddetle olayı gerçekleştirdim."
Olay yerinden kaçmadığını, polise teslim olduğunu söyleyen sanık Hüseyin Özmen, "Pişman olduğumu her fırsatta dile getirdim. Bir an kızgınlık sebebiyle olay meydana geldi. Ayrıca olaydan sonra psikolojik tedavi de gördüm" dedi.
Müdahil avukatları da olayın kasten tasarlayarak işlendiğini savunarak, sanığın "tasarlayarak adam öldürmek" suçundan cezalandırılmasını istediler.
Mahkeme heyeti, sanığın suçu tasarlayarak işlediğinin sabit olmadığını, kasten öldürme eyleminin ise sabit olduğunu belirterek, sanık Hüseyin Özmen'i ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı.
Heyet, sanığın sosyal ilişkileri, olaydan sonraki ve yargılamadaki davranışlarının olumlu olarak kabul edilmediğinden takdir indiriminin uygulanmasına yer olmadığına hükmetti.
-Davanın geçmişi-
2005'te evlenen Cerrahpaşa Tıp Fakültesi 5. sınıf öğrencisi Ayşe Özmen ile Burdur İl Jandarma Komutanlığı'nda muhabere astsubayı Hüseyin Güneş Özmen, geçimsizlik nedeniyle boşanma aşamasına gelmiş ve ayrı yaşamaya başlamışlardı.
Ayşe Özmen'in eğitim gördüğü fakülteye 22 Şubat 2008'de gelen Astsubay Özmen, tabancayla eşini öldürmüştü.
İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanan Hüseyin Güneş Özmen,
"tasarlayarak adam öldürmek" suçundan, suçun işleniş biçimi, suç konusunun önemi ve kastın yoğunluğunu göz önüne alarak ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmıştı.
Bu kararı Yargıtay 1. Ceza Dairesi, sanığın öldürme eylemini tasarlayarak gerçekleştirdiğinin belirlenemediğini kaydederek, hükmün "kasten öldürmek" suçundan kurulması gerektiği görüşüyle bozmuştu.
- İSTANBUL