Haberler
Kahramanmaraş'ta 4.1 şiddetinde deprem

6 Şubat depremlerinde ağır kayıplar veren ilimiz bir kez daha sallandı

Halep'te taarruz başlatan Esed karşıtı Heyet Tahrir Şam 32 bölgeyi ele geçirdi

Rejim karşıtı grup 32 bölgeyi ele geçirdi, 10 bin sivil evlerini terk etti

Kreş tartışmaları sorulunca İmamoğlu fena patladı: Cami yaptım imam vermediler

"Cami yaptım imam vermediler, karakol yaptım ortada polis yok"

Türkiye'yi sarsan 'sahte dolar skandalı' büyüyor

Piyasaları altüst eden olayda detaylar ortaya çıktı

Tatlı Krizine Girmenin Sebepleri

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Uzman Diyetisyen Serkan Tutar, tatlı krizinin zaman zaman herkesin başına gelebileceğini söyledi.

Uzman Diyetisyen Serkan Tutar, tatlı krizinin zaman zaman herkesin başına gelebileceğini söyledi. Tutar, "Kriz geldiği anda hiçbir şey göze görünmez ve tatlı olan ne varsa yenmeye başlanır. Bu durumla ancak tatlı krizine girme sebebini bilirseniz baş edebilmeniz mümkün olabilir" dedi.

Uzman Diyetisyen Serkan Tutar, sürekli polemik haline getirilen "ekmek tüketin veya tüketmeyin" konusunin beslenme sisteminin dengesini ayarlayan temel etmen olduğunu ifade ederek, "Gün içerisinde yeterli seviyede ekmek tüketmeyen bireylerin tatlıya olan düşkünlükleri bilinmektedir. Eğer yeterli seviyede ekmek tüketmezseniz vücudunuz sizden eksik kalan karbonhidrat gereksinimini karşılamak için tatlı tüketmenizi isteyecektir. Burada önemli olan diğer bir konu ise doğru ekmek hangisidir? Günümüzde çok fazla ekmek çeşidi olması nedeni ile sadece çavdar veya buğday ekmeği tüketin deyip geçmek çokta doğru bir hareket değildir. Aldığınız ekmek çavdar veya buğday ekmeği olduğunda kıvamının sert ekmek olmasına dikkat etmelisiniz. Aksi halde tükettiğiniz çavdar veya buğday ekmeğinin beyaz ekmekten çokta farkı kalmayacaktır" diye konuştu.

"Hareketsiz bir yaşam tarzınız varsa ve bu hareketsiz yaşam tarzınıza vücudunuz adapte olmuşsa ekstra enerji sarfiyatı olduğu günler vücudunuz sizden geçici olarak tatlı isteyecektir" diyen Uzman Diyetisyen Serkan Tutar, açıklamasını şöyle sürdürdü; "Ama bu tatlı krizleri anlık olduğunu unutmamalısınız. Eğer sporu veya hareketli bir yaşam tarzını benimsediyseniz zaten bu tarz krizleri yaşamazsınız. Kan şekerinin gün içerisinde dengeli olması çok önemlidir. Eğer kan şekeriniz gün içerisinde dengeli değil de dalgalı olarak seyrediyorsa ani kan şekeri düşmesi sonucu vücudunuz sizden tatlı isteyecektir. Kan şekerinin düşmesini engelleyen temel etmen ise gün içerisinde ara öğün yapmanızdır. Ama ara öğünlerinde saat düzenine dikkat etmelisiniz. Aynı ana yemeklerde olduğu gibi belirli saat aralıklarında mümkün olduğunca protein veya yağ içeriği olan ara öğünler bir sonraki ana öğünde daha az besin tüketmenizi sağlayacak aynı zamanda tatlı krizi yaşamanızı da engelleyecektir.

Toplum olarak bizim temel karbonhidrat kaynaklarımız, ekmek, çorba, pilav- makarna, hamur işi ve tatlıdır. Bu sıralama en sağlıklı olandan en sağlıksız olana doğrudur. Önemli olan sizin karbonhidrat olarak bunlardan hangisini tercih ettiğinizdir. Eğer ekmek, çorba, pilav veya makarna tüketirseniz gün içerisinde vücudunuz sizden tatlı istemeyecektir. Ama bu gıdalar belirli miktarlarda tüketilmezse o zaman tatlı krizi yaşamanız kaçınılmaz olacaktır.

Anlamsız yere tatlı krizleri yaşıyorsanız ya insülin direnciniz vardır ya da gizli şeker hastası olma riskiniz yüksektir. Ana yemekten bir saat sonrasında canınız ciddi seviyede tatlı istiyorsa, gün içerisinde anormal tatlı krizleri yaşıyorsanız en kısa zamanda insülin ve kan şekeri seviyenize baktırmanız gereklidir. Eğer buna çözüm bulmazsanız tüketmiş olduğunuz tatlı miktarı her geçen gün artacak ve yaşamış olduğunuz sağlık problemleri riski yükselecektir."

Tatlı için en basit anlatımın "İnsanın yedikçe yiyesi geliyordur" şeklinde olduğunu kaydeden Uzman Diyetisyen Serkan Tutar, "Çünkü siz vücudunuza basit şeker yüklediğinizde ertesi günü vücudunuz bunu sizden yeniden isteyecektir. Burada irade devreye bir sonraki ana öğünde daha az besin tüketmenizi sağlayacak aynı zamanda tatlı krizi yaşamanızı da engelleyecektir.

Toplum olarak bizim temel karbonhidrat kaynaklarımız, ekmek, çorba, pilav- makarna, hamur işi ve tatlıdır. Bu sıralama en sağlıklı olandan en sağlıksız olana doğrudur. Önemli olan sizin karbonhidrat olarak bunlardan hangisini tercih ettiğinizdir. Eğer ekmek, çorba, pilav veya makarna tüketirseniz gün içerisinde vücudunuz sizden tatlı istemeyecektir. Ama bu gıdalar belirli miktarlarda tüketilmezse o zaman tatlı krizi yaşamanız kaçınılmaz olacaktır.

Anlamsız yere tatlı krizleri yaşıyorsanız ya insülin direnciniz vardır ya da gizli şeker hastası olma riskiniz yüksektir. Ana yemekten bir saat sonrasında canınız ciddi seviyede tatlı istiyorsa, gün içerisinde anormal tatlı krizleri yaşıyorsanız en kısa zamanda insülin ve kan şekeri seviyenize baktırmanız gereklidir. Eğer buna çözüm bulmazsanız tüketmiş olduğunuz tatlı miktarı her geçen gün artacak ve yaşamış olduğunuz sağlık problemleri riski yükselecektir. Tatlı için en basit anlatım "İnsanın yedikçe yiyesi geliyordur". Çünkü siz vücudunuza basit şeker yüklediğinizde ertesi günü vücudunuz bunu sizden yeniden isteyecektir. Burada irade devreye girmektedir. Eğer 3-4 gün boyunca basit şekerli besin tüketmezseniz tatlı krizlerinizin azalması gereklidir. Azalmıyorsa yine ilk adresiniz doktor olmalıdır.

Bu dönemde vücut tatlıyı hormonal olarak ister. Bu nedenle daha normal bir seyirdir. Bu tür durumlarda çok fazla tüketmek yerine belirli miktarlarda beslenme programınıza eklemek regl dönemini daha sıkıntısız atlatmanızı sağlayacaktır. Hatta bu dönemde tatlı krizlerini kuru meyveler ile çözmeniz en sağlıklı seçim olacaktır." şeklinde konuştu. - ERZURUM

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Yerel
title