Suruç'taki Terör Saldırısı

CHP Konya Milletvekili Mustafa Hüsnü Bozkurt, Suruç'taki katliama ilişkin, "Hükümeti dünden beri bekliyorum, bu olay karşısında en azından milli yas ilan etme duyarlılığında görmek isteriz" dedi.

Bozkurt, partisinin il binasında düzenlediği basın toplantısında, Suruç'taki terör saldırısının insanlık suçu olduğunu belirterek, bu suçu yapanları lanetledi.

Böyle bir acı tablo karşısında, ulusal yas ilan edilmesi gerektiğini ifade eden Bozkurt, şunları kaydetti:

"Kamunun her alanına sayısız atama yapmakta beis görmeyen bu hükümet, maalesef 300 gencin İstanbul'dan otobüslerle Suruç'a hareket edip, orada basın açıklaması yapacağı çok önceden belli olmasına rağmen ve bundan 15 gün önce Suriye sınırından 8 veya 15 DAEŞ üyesi canlı bombanın Türkiye'ye giriş yaptığını, kalabalık yerlerde canlı bomba eylemlerinin yapılabileceğinin herkes tarafından bilinmesine rağmen, o 300 gencin arasına karışan bir canlı bombayı fark edememiştir ve bu acı olay meydana gelmiştir, önlenememiştir."

Amacının bu vahim olay karşısında siyaset yapmak olmadığını dile getiren Bozkurt, ölen gençlerin bu vatanın evlatları ve gençleri olduğunu, Türkiye'nin, verilen kayıp karşısında sağcı, solcu, dindar, ateist, partili ayrımı yapmadan ocağına ateş düşen 31 ailenin acılarına ortak olduğunu kaydetti.

Bozkurt, hayatını kaybeden Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu üyesi 32 kişinin ocağına ateş düştüğünü vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Hükümeti dünden beri bekliyorum, bu olay karşısında en azından milli yas ilan etme duyarlılığında görmek isteriz. Milletçe gerçekten içimizin yanması gereken, gerçekten üzerinde çok dikkatle düşünmemiz gereken ve hiçbir parti ayırt etmeksizin ortak bir noktada buluşarak bu tür eylemlere karşı, devlet olduğumuzu göstermemizin zamanıdır. Biran önce Suriye sınırındaki giriş çıkışların denetim altına alınması ve orada yaralanan teröristlerin ülkemizde tedavi edilme haklarının önüne geçilmelidir. Sınır güvenliğimiz sağlanarak, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ciddi bir devlet olduğunu, kendi sınırlarını kontrol altına alarak kendi yurttaşlarının can ve mal güvenliğini artırmalıdır ve komşu ülkesinin iç savaşına destek olan bir görüntü vermekten kaçınmalıdır."

Suruç'taki olayların Çözüm Sürecine etkisiyle ilgili bir soru üzerine Bozkurt, "Çözüm Süreci diye bir süreç olduğunu düşünmüyorum, olmadığında da ısrarcıyım. 4 yıldır, Adalet ve Kalkınma Partisinin adına Çözüm Süreci dediği, bir görüşmeler trafiği yaşanıyor. Çözüm Süreci ile ilgili iktidar tarafından ortaya konulmuş tek bir somut proje yoktur. 4 yıldır devam eden bu süreçte iktidarın ortaya koyduğu ne bir yol haritası ne de hangi zamanda neyi yapacağına dair öngörülmüş bir program ne de o çözüm sürecinin nihai amacına dair sarfedilmiş bir şey vardır" ifadelerini kullandı.