Sendikalardan Ortak Açıklama
Türk Enerji-Sen Çan Temsilcisi Bahri Sarıtepe, Türk Sağlık-Sen Çan Temsilcisi Ahmet Uçar ve Türk Eğitim-Sen Çan Temsilcisi Mustafa Engin, sendika yasasının çıkarılmamasının sorumlusunun hükümet olduğunu savundu.
Türk Enerji-Sen Çan Temsilcisi Bahri Sarıtepe, Türk Sağlık-Sen Çan Temsilcisi Ahmet Uçar ve Türk Eğitim-Sen Çan Temsilcisi Mustafa Engin, sendika yasasının çıkarılmamasının sorumlusunun hükümet olduğunu savundu.
Sendika temsilcileri yaptıkları ortak basın açıklamasında, kamu görevlilerine toplu sözleşme hakkı tanıyan referandumun üzerinden 17 ay, toplu sözleşmeyle ilgili kanun taslağının tartışıldığı 3'lü danışma kurulu toplantılarının üzerinden 6, taslağın Bakanlar Kurulu'na gönderilmesinin üzerinden 3, tasarının taslak haline gelip, alt komisyona gönderilmesinin üzerinden ise 1 ay geçtiği bildirildi.
Buna rağmen 2 milyon 600 bin kamu görevlisi, 1 milyon 800 bin memur emeklisi, sayıları yüz binleri bulan dul, yetim, şehit yakını ile gaziler, 45 bin 4/C'li ve aileleriyle birlikte toplam 20 milyon insanı doğrudan ilgilendiren toplu sözleşme kanun tasarısının bir türlü TBMM Genel kuruluna gelemediği belirtilen açıklamada, "İlkleri yapmakla övünen iktidar, bir ilke daha imza atmış ve tarihinde ilk defa memurlar zamsız maaş almışlardır. Şimdi ise bu durumun sorumluluğunu sendikaların üzerine atarak vatandaşlarımızın tepkisinden kurtulmaya çalışmaktadır" denildi.
Kanunun TBMM alt komisyonuna bir ay önce geldiği ve komisyonun sadece bir kere toplandığına işaret edilen açıklamada, "Yasanın gecikmesine neden olarak sendikaları gösteren iktidar, komisyonun toplanmamasından da sendikaları mı sorumlu tutacaktır-" ifadelerine yer verildi.
Açıklamada, şöyle denildi:
"Sosyal Güvenlik Kanunu'nda değişikliğe giden, milletvekili maaşlarını artıran tasarıyı 15 dakikada oylatan hükümet, MİT Kanunu olarak bilinen kanunu bir gün içinde meclisten geçirip, ertesi gün de Cumhurbaşkanı tarafından onaylanmasını sağlayabilmiştir. Dolaysıyla eğer hükümet tasarıyı meclisten geçirmek istiyorsa, elini bağlayan yoktur. Hükümetin işi sürüncemede bırakması nedeniyle 3 aydır zamsız maaş alan, 9 aydır maaşları enflasyon karşısında sürekli eriyen memurlarımız, elektrik, su, doğal gaz faturalarını geç ödediğinde, vergilerini bir ay geciktirdiğinde gecikme bedeli ödemek zorunda kalmaktadır. Hükümet, 20 milyon vatandaşımızın ümitle beklediği kanunu adalet ve demokratik ilkelerden dışarı çıkmadan, bir an önce yasalaştırmak zorundadır. Aksi takdirde, suçu sendikalara ve bürokratlara atarak, 20 milyon vatandaşımızın ahından kurtulacağını sananlar büyük yanılgı içindedirler."
- ÇANAKKALE