Şanlıurfa'nın Geleneksel Yemekleri Tarihi Konaklarda Sunuluyor
Şanlıurfa, tarihi konakların eşliğinde sunulan geleneksel yemekleri ile ziyaretçilerine unutulmaz bir gastronomi deneyimi sağlıyor. Şef Ali Keskin, bölgenin unutulmaya yüz tutmuş lezzetlerini yeniden canlandırarak, şehrin mutfak kültürünü yaşatmaya çalışıyor.
(ŞANLIURFA) – Tarihi taş işçiliğiyle bezenmiş konaklarda pişen geleneksel yemekler, Şanlıurfa sokaklarını lezzet kokularıyla sarıyor. Gastronomi kenti Şanlıurfa, hem tarihi zenginliği hem de otantik mutfağıyla ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim yaşatıyor.
Şehrin taş işlemeli konakları, yalnızca mimarisiyle değil, içerisinden yükselen yöresel tatlarıyla da dikkati çekiyor.
Şanlıurfalı şef Ali Keskin, 600 yıllık tarihi bir konakta pişirdiği yöresel yemeklerle hem geleneksel tarifleri yaşatıyor hem de ziyaretçilere eşsiz bir gastronomi deneyimi sunuyor. Keskin, 300'ü aşkın yemeğe kattığı özel yorumlarla Şanlıurfa mutfağına yeni bir soluk getirdiğini belirterek şunları söyledi:
"Benim Şanlıurfa'ya ayrı bir sevgim var. Beni çok yerden çağırdılar, özellikle Avrupa'dan teklifler aldım ama ben bu güzel lezzetlerin unutulmasını istemedim. Dolayısıyla bunu en güzel şekilde kendi şehrimde yapmak istedim. Şanlıurfa'nın 400 çeşide yakın yemeği var, ancak bunların yapımını ve sunumunu gerçekleştiren çok az yer kaldı. Ben burada 600 yıllık bir konakta bu güzel yemekleri, hikayeleriyle birlikte misafirlerimize takdim ediyorum."
"Has aşı, marul dolması, miftahi tas kebabı artık başka yerde yok"
Unutulmaya yüz tutmuş birçok yemeği yeniden canlandırdıklarını anlatan Keskin, şöyle devam etti:
"Miftahi tas kebabımız var, artık herhangi bir restoranda sunulmuyor. Has aşımız, marul dolmamız başka yerde yok. Bu yemeklerin hepsi çok güzel hikayelere sahip. Her biri unutulmuş, unutulmaya yüz tutmuş yemeklerimiz. Yılın 12 ayında her ay farklı yemeklerimiz var; bu ay mesela su kabağı ve bamya aşımız öne çıkıyor. Şanlıurfa, her ay farklı bir lezzete sahip olan bir şehir. Bu tarihi konakta hem yemeklerin hikayesini hem de lezzetini misafirlerimize sunmak bizim için büyük bir mutluluk."
Tarihle iç içe bir gastronomi kenti
"Tarihin sıfır noktası" olarak kabul edilen Göbeklitepe'ye ev sahipliği yapan Şanlıurfa, sadece arkeolojik zenginliğiyle değil, mutfak kültürüyle de öne çıkıyor. Borani, lahmacun, tepsi kebabı, şıllık tatlısı, çiğköfte, söğülme, patlıcan kebabı ve isot reçeli gibi yaklaşık 50 tescilli yemek, şehrin kültürel mirasını sofralara taşıyor.
Taş işçiliğiyle inşa edilmiş konakların pencerelerinden süzülen yemek kokuları, Urfa sokaklarında dolaşanlara hem tarih hem de lezzet dolu bir deneyim yaşatıyor.












