Romatizma Yaklaşık 200 Hastalığı İçeriyor
Medical Park Uşak Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Ahmet Çayakar romatizmal hastalıklar hakkında bilgilendirici açıklamalarda bulundu.
Medical Park Uşak Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Ahmet Çayakar romatizmal hastalıklar hakkında bilgilendirici açıklamalarda bulundu.
Doktor Ahmet Çayakar romatizmanın tek bir hastalık adı olmadığını, içinde 200'e yakın değişik hastalığı barındıran genel bir tanım olduğunu vurguladı. Çayakar; "vücudumuzun kas, eklem, kemik, bağlardan oluşan hareket sistemini ve bazı durumlarda ise iç organlarımızı etkileyen hastalıklara romatizmal hastalık denilmektedir. Kabaca iki ana gruba ayırabiliriz. Birincisi iltihaplı romatizma, ikincisi ise iltihapla ilişkisiz mekanik tip. İltihap yani yangı oluşturan tipte, vücudumuz adeta kendi dokuları ile özellikle kıkırdak zarının hücreleri ile savaş yapmaya başlar. Sadece eklemleri tutması şart olmayıp diğer doku tutulumlarıyla da gidebilir. Mesela, ağırlıklı olarak kaslarımıza zarar verebilir. Sabahları uyanınca ağrı, tutukluk hissedilir ve gün içinde zamanla geçer. İltihaplı romatizmada genellikle sistemik şikayetler dediğimiz halsizlik, yorgunluk, tutukluk, ateş yüksekliği ve bazen kilo kaybı görülür. Mekanik tip ise aynı eklemi sık kullanma, zor hareketleri yapma sonucu eklem içindeki kıkırdak yapıda aşınma ve şişmanlık ile ilişkilidir. Halk arasında kireçlenme diye de geçer. İltahap yoktur. Mekanik tipte sabahları ağrı olmaz. Özellikle 50 yaş üstü kişilerde yük binmesi ile gün içinde bir veya iki eklemde ağrı olur. En sık diz, kalça ve elleri tutar."
İltihaplı Romatizmada Hangi Organlar Etkilenir?
Doktor Ahmet Çayakar; "Eklem dışı diğer organ ve dokuları tutması sonucu; göz bulguları, nefes darlığı, yan ağrısı, göğüs ağrısı, böbrek hastalıkları, ödem, tansiyon problemleri, damarlarda hasar, cilt döküntüleri, kan hastalıklarının bulguları, lenf bezi hastalıkları, nörolojik şikayetler, karın ağrısı, ve uzamış ishal gibi çok çeşitli şikayetler gelişebilir." İfadesine yer verdi.
Kimlerde sık görülür ?
Doktor Çayakar romatizmal hastalıkların kimlerde daha sık görüldüğü yönündeki aşıklamasında; "Kadınlar iltihabi romatizmal hastalıklardan daha sık etkilenmektedirler. Bununla beraber genel olarak yaş ilerledikçe sıklıkta artış görülür. Örneğin, romatoid artrit 35-40 yaş civarı başlar ve 60'lı yaşlarda zirveye ulaşır. Lupus dediğimiz hastalık özellikle doğurganlık döneminde gözlenir. Ankilozan spondilit denilen hastalık ise özellikle genç erkeklerde saptanır. Ancak çocukluk çağına has romatizmaların da olduğunu hatırlatmak isterim. Ayrıca kişinin aile öyküsü, mesleği, eklem travmalarına maruziyeti, kilosu, sigara alışkanlığı da kimlerde sık görüleceğini belirlemekte önemli faktörlerdir.
Romatizmanın sebebi belli mi ?
Romatizmanın sebebinin tam olarak bilinmediğine dikkat çeken Doktor Ahmet Çayakar; "Genetik yatkınlığı olan bireylerde çeşitli faktörlerle özellikle mikrobik, çevresel ve henüz saptayamadığımız nedenlerle tetiğin çekildiği düşünülüyor. Nedeni bilinen romatizmal hastalıklara ise mikropların oluşturduğu hastalıklar, akut eklem romatizması ve gut hastalığı örnek olarak verilebilir." Dedi.
Romatizmadan korunma
Doktor Ahmet Çayakar Mekanik romatizmadan korunma konusunda verdiği bilgilerde ise şunları söyledi; "tip romatizmal hastalıklarda; vücut anatomisine uygun zorlayıcı olmayan aktiviteler yapılması, aynı hareketin sık tekrarının aşınmaya yol açacağının bilinmesi, egzersiz ile vücut formunun korunması, ergonomik çalışma ortamının sağlanması ve fazla kiloların verilmesi önem taşır. İltahaplı romatizmanın nedeni tam olarak bilinmediğinden dolayı korunma tam olarak mümkün değildir. Ancak hastalığın tanısının erken dönemde konulabilmesi çok önemlidir. Tedaviye ne kadar erken başlanırsa, kalıcı eklem hasarı oluşumunun engellenmesi o derece başarılı olur. Ancak iltahaplı romatizmanın erken dönemde tanı alması güç olabilmektedir. Zaman içinde belirtilerde de değişiklik gözlenebilmesi ayrı bir sorundur. Bu hastalıkların teşhisinde iyi bir tıbbi hikaye ve fizik muayene vazgeçilmezdir. Uygun laboratuar testleri, radyolojik yöntemler ve gerektiğinde eklem sıvısı yada çeşitli dokulardan alınacak örneklerin tetkiki de önem arz etmektedir." - UŞAK