Radyoaktif Cihazın Hastanede Kaybolduğu İddiası
Tuncay Bekar - Trabzon Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yöneticisi Prof.Dr.Ekrem Algün, hastanelerinden kaybolduğu iddia edilen kanser tedavisinde kullanılan sezyum içeren cihazın envanterlerinde olmadığını söyledi.Prof.Dr.Ekrem Algün, AA...
Tuncay Bekar - Trabzon Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yöneticisi Prof. Dr. Ekrem Algün, hastanelerinden kaybolduğu iddia edilen kanser tedavisinde kullanılan sezyum içeren cihazın envanterlerinde olmadığını söyledi.
Prof. Dr. Ekrem Algün, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bir gazetede yayımlanan haberde, sezyum (Cs-137) içeren ve kanser tedavisinde kullanılan bir teleterapi cihazının 1983 yılına kadar o dönemde adı Numune Hastanesi olan Trabzon Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde kanser tedavisinde kullanıldığı ve hastane envanterinde yer almasına rağmen kaybolduğunun ifade edildiğini hatırlattı.
Hastanelerine yıllar önce ek bina yapılırken bu cihazın inşaat yapılacak alana daha önceden gömüldüğüne ilişkin söylentiler çıktığını ifade eden Algün,
"Türkiye Atom Enerjisi Kurumu'nun (TAEK) bilgisi doğrultusunda yapılan kazılarda böyle bir cihaza rastlanmadı. Hastanemiz envanterinde de sezyum içerikli cihaza ilişkin bir kayıt yok" dedi.
Prof. Dr. Algün, hastanelerine 1966'da kanser tedavisinde kullanılmak üzere kobalt (Co-60) ve sezyum (Cs-137) içeren 2 cihazın alındığını duyduklarını belirterek, şöyle devam etti:
"Hastane kayıtlarında Sezyum cihazıyla ilgili kayıt yok ama anlatılanlara göre 1966'da Kobalt ve Sezyum içeren cihazlar alınmış ama bunlar o günün koşullarında çalıştırılamamış ve bu cihazların bulunduğu bölüm kapatılmış. Hatta o dönem insanlar bu bölümün çevresine yaklaştırılmamış. Sonra 12 Eylül darbesi olmuş. Darbeden bir süre sonra Samsun'a onkoloji merkezi kuruluyordu. Sezyum
(Cs-137) içeren cihaz Samsun'a götürülmüş olabilir."
Kanser tedavisinde kullanılan kobalt (Co-60) cihazının aynı dönemde Samsun'a gönderildiğini ve bunun kayıtlarının bulunduğunu söyleyen Prof. Dr. Algün,
"Kobalt cihazı sonra Samsun'dan İstanbul'da Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne nakledilmiş" dedi.
Prof. Dr. Algün, sezyum cihazının akıbetini bilmediğini ifade ederek,
"Belirli bir süre sonra TAEK'den bu cihazların düşümü yapılıyor. Daha büyük olan kobalt cihazının düşümü yapılmış ama seyyar olan sezyum cihazının düşümü yapılmamış. Muhtemelen 1983 yılında Samsun'daki onkoloji ünitesine taşındıktan sonra ya Samsun'da bir şekilde yok edilmiş ya da diğer cihazlarla Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götürülmüş" şeklinde konuştu.
-Sezyum cihazı, Trabzon'daki kazıda bulunmadı-
Trabzon'daki Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin ek binasının yapıldığı alana gömüldüğü ileri sürülen sezyum içerikli cihazın bu alandaki kazıda bulunmadığını vurgulayan Algün, "Muhtemelen 1983 yılında Samsun'daki onkoloji merkezine gönderilen cihazlardan biri. Aradan yıllar geçti. Samsun'daki hastanede de bu konuda bir bilgi olacağını sanmıyorum. Ben 1983 yılında liseyi bitirip üniversiteye yeni başlamıştım. Şu anda hastanemizde çalışan radyasyon onkoloğu arkadaşlar da genelde 1980'li yıllarda doğmuş" dedi.
Prof. Dr. Ekrem Algün, kobalt cihazı ve kaybolduğu ileri sürülen sezyum cihazının Numune Hastanesi'ne yeni cihazlar geldiği için gönderildiği iddiasının da doğru olmadığını ifade ederek, "Söz konusu cihazlar o dönem çalıştırılamamış. Muhtemelen 30 yıl önce Trabzon'dan çıkmış sezyum cihazından söz ediliyor. Ama hastane envanterinde böyle bir cihaz yok. Ayrıca bizim radyasyon onkolojisi biriminin devamı olarak Samsun'da bir merkez kurulmadı. Biz Trabzon'da başka cihazlar aldık ve başka yerde onkoloji bölümü kurduk" ifadesini kullandı.
Yayıncı: Murat Kaban - TRABZON