Papa, Artık Dini Lider Pozisyonundan Çıkmıştır"

METİN GİRGİN - Türkiye Azerbaycan Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Bilal Dündar, Papa Franciscus'un 1915 olayları hakkındaki sözlerine ilişkin, "Papa, din adamının çok ötesinde siyasi bir kişi olarak karar vermektedir. Hatta kişisel bir karar değil, uzaktan kumanda ile yapılan baskılarla kararını açıklamış bulunuyor. Papa, artık bu alanda dinin gereklerini tam anlamıyla halka benimseten, anlatan bir dini lider pozisyonundan çıkmıştır" dedi.

Dündar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Papa'yı yanlı bir politika izleyerek 'soykırımı kabul ediyoruz' gibi ilkesel olmayan bir duygu ve düşünceyle hareket ettiği için kınıyorum. Bu içinden gelen duygu ve düşünce değildir, baskıyla söylüyor. Papalık makamını zedeliyor, inandırıcılığını yitiriyor" diye konuştu.

Din adamının dostluktan, barıştan ve iyi bir gelecekten yana duygu ve düşüncelerini paylaşması gerektiğini belirten Dündar, "Yoksa 100 sene önceki olayı ısıtıp ısıtıp toplumu çatışma içine sokan bir insan olmamalıdır. Din barıştır, insanlarda sevgiyi, saygıyı arttırır ama görüyoruz ki Papa, din adamının çok ötesinde siyasi bir kişi olarak karar vermektedir. Hatta kişisel bir karar değil, uzaktan kumanda ile yapılan baskılarla kararını açıklamış bulunuyor. Papa, artık bu alanda dinin gereklerini tam anlamıyla halka benimseten, anlatan bir dini lider pozisyonundan çıkmıştır" ifadelerini kullandı.

Ermenistan'ın tamamen kendisini baskı altında tutan devletlerin politikası gereği "sözde soykırım" iddialarını gündeme getirdiğini dile getiren Dündar, "AP, 'tarihi arşivleri açın' diyor" Bunlara 'günaydın' demek lazım. Türkiye yıllardır arşivlerini zaten açmış. Ermenistan arşivlerini açmıyor. Türkiye, 'gelin beraber tarih komisyonu kuralım' dedi. Ona da yanaşmıyorlar" diye konuştu.

Türkiye'nin hem Ermenistan'ın hem de Azerbaycan'ın bağımsızlığını tanıyan ilk ülke olduğunu hatırlatan Dündar, 1992'de Ermenistan'ın, Rusya'nın desteğiyle Azerbaycan topraklarının yüzde 20'sini işgal ettiğini, Azerilere karşı soykırımı uyguladıklarını belirtti.

"Ermeniler, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmaktan gurur duyuyor"

Ermeniler ve destekçilerinin, sözde soykırımın propagandasını yapmak için milyarlarca dolar harcadığını, Ermeni Diasporası'nın harcadığı paranın neredeyse birkaç devletin bütçesine denk geldiğini belirten Dündar, şunları söyledi:

"Ermeniler ve destekçileri bu olayı sürekli yayarak dünya çapında bir çalışma içindeler. Biz de pek umursamadık. 'Büyük devletiz, biz birşey yapmadık' gibi bir öz güven içinde davrandık ama karşı tarafın savını çürütecek gerçekleri de dile getirmekten uzak kaldık. 2001'de Kocaeli Üniversitesi'nde yayınlanan bir kitaba göre, 2001 yılına kadar Ermeni ve destekçileri, Ermeni soykırımıyla ilgili 650 bin kitap yazmış. Türkiye'de ise bu konuda yazılan kitap sayısı 35'tir. Aradaki bu farka baktığımız zaman adamların on yıllardır bunun hazırlığını yaptıkları, bilinçli bir güzergah içinde hareket ettikleri görülüyor. Toplumumuzu bilinçlendirmek lazım. Geçmişini bilmeyen geleceğini de bilemez. Gerçek anlamda belgeler incelendiği zaman, hakikaten gönül rahatlığı ile Osmanlı İmparatorluğu döneminde vatandaşımız olan Ermenilere soykırım yapılmadığı görülür."

Dündar, Ermenilerin Türkiye'de yaşamaktan memnuniyet duyduğunu dile getirerek, "Burada mutlular, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmaktan gurur duyuyorlar. Avrupa Parlamentosu'nun 1915 olaylarıyla ilgili kararı, kabul edilebilir değil. Avrupa'nın ve birçok devletin Haçlı zihniyetiyle değil, gerçek anlamda tarihi değerlendirmelerini alkışlarız. Haçlı zihniyetiyle, ön yargıyla, yalan dolana katkıda bulunuyorlarsa, bunu da kınamak lazım" ifadesini kullandı.