Osmanlı Hoşgörüsünün Sanata Yansıması

Balkan Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Ahmet Günşen, Osmanlı'nın, hüküm sürdüğü her toprakta, farklı renklere, dinlere, dillere, sanatlara hep saygı duyduğunu söyledi.

Günşen, Balkan Araştırma Enstitüsü tarafından Türkan Sabancı Kültür Merkezi'nde düzenlenen "Osmanlı idaresindeki Balkanlar'da Ortodoks Hristiyan sanatının gelişimi" konferansı öncesinde, Osmanlı'nın Balkanlar'da bazı guruplarca "ırkçı" olarak değerlendirmesinin tarihi gerçeklerle asla örtüşmediğini belirtti.

Osmanlı'nın, hüküm sürdüğü coğrafyalara hoşgörü iklimi götürdüğünü ifade eden Günşen, şöyle konuştu:

"Osmanlı, hüküm sürdüğü her toprakta, farklı renklere, dinlere, dillere, sanatlara hep saygı duymuştur. Osmanlı'yı sömürücü olarak gösterirler. 5,5 asır kendilerini sömürdüğünü iddia edenlere bir örnekle en güzel cevabı verelim. Osmanlı, Macaristan'dan yıllık 7 bin altın vergi toplarken, yılda 21 bin altın değerinde hizmet götürmüştür.  Yani topladığının 3 katını bu coğrafyaya vermiştir. O halde Osmanlı sömüren midir, mamur eden, yüksek kültürün temsilcisi midir"

"Sanat anlayışına müdahale etmedi*

Hollanda Utrecht Üniversitesi emekli öğretim üyelerinden Prof. Dr. Machiel Kiel ise Osmanlı'nın hakimiyetindeki topraklarda yaşayan etnik grupların, milletlerin sanat anlayışına müdahale etmediğini söyledi.

Osmanlı döneminde sanatın engellendiği iddiasının doğru olmadığını belirten Kiel, şöyle konuştu:

"Kimsenin çarpıtmaması gereken bir husus varsa o da, İslam altında bir Hristiyan sanatı ve onun gelişiminden söz ederken bunun tam tersinden söz edilemez. Diğer bir ifadeyle hiçbir Hristiyan rejimi altında bir İslam sanatının gelişiminden söz etmemiz mümkün değildir." - Edirne